güzel bir haluk levent şarkısı. hala şarkı sözlerinin kopyalanıp yapıştırılmaması da ilginçtir ki bu da bana nasip olmuştur.
Dünyalara değişemem sandığım
Bahçelerden çiçekleri çaldığım
Onun için ateşlere yandığım
Bir zalimin ihanetiyle yandım
Dağlar, dağlar
Geceleri benim için kim ağlar
Bu gece ben ölmezsem ölmem ölmem hiç bir vakit
Dağ gibi bir yiğide kıydı geçti sanki vakit
Ne demeli şu zalime kal bu gece kal yada git
Azrail'im şu canımı al bu gece al yada git
Güvendiğim şu dağlara kar yağdı
Ayrılık pusuda kaldı gün saydı
Azrail'im şu canımı alsaydı
Bir zalimin ihanetiyle yandım
Dağlar, dağlar
Geceleri benim için kim ağlar
Bu gece ben ölmezsem ölmem ölmem hiç bir vakit
Dağ gibi bir yiğide kıydı geçti sanki vakit
Ne demeli şu zalime kal bu gece kal yada git
Azrail'im şu canımı al bu gece al yada git
bir dagıt tepesine cıkıp , hele bizim köydeki gibi birde kaya buldunmu agaclardan yüksekce vede oturdunmu üstüne,hele denizide görüyorsan alevle bir cigara , birde dertli bi türkü tuttur.
Çekmece'den Maltepe'den ileri
Gitmemiş Sâdâbâd çelebileri
Alem tepesine Alemdağ derler...
Böyle bilmiş böyle yazmış eserler.
Dağlar var karanlık, dağlar var beyaz.
Korka korka eteğinden öper yaz;
Ağrıdağ, Babadağ, Gâvurdağ, Ilgaz
Kubbelerdir...dolaşır, aşılmaz.
Tendürük'te, Kop'ta Palandöken'de
Kurtların payı var gelip geçende...
Ki alırlar vermek istemesen de!
Dağlar var, tahtından inmeyen sultan
Dağlar var, yapılmış bundan, buluttan...
Dağlar var ki Bingöl, Binboğa, Süphan,
Medetsiz'ler, Mor'lar, Nur'lar, Yıldız'lar;
Karalar, Kızıllar, Bozlar, yağızlar...
Karla dolar 'imdat' diyen ağızlar;
Yollar kesen, haraç alan dağlar var.
Bolkarda çamların sakızı damlar...
Ve bir yıldız düşer, tutuşur çamlar...
Bir kızıl şehrâyin olur akşamlar...
Tacı olan, tahtı olan dağlar var.
Tüter Sarıçiçek, burcu burcudur,
Akşamlar ya mor, ya turuncudur.
Ve kışın dünyanın öbür ucudur...
Sarkarken Cudinin karları dal dal
Bağdaş kuradursun yollara Karhal!
'Ferman padişahın, dağlar bizimdir;'
Dedi yerde bir kurt, gökte bir kartal.
Dönmez misiniz ey yolda kalanlar;
Yolcular, garipler, garip çobanlar;
Allahüekberde tekbir alanlar?
Ovalar, konaklar, yollar aşırı
Birbirini selamlayan dağlar var.
Dağlar var, batının yangınında kor...
Dağlar var; adları Nemrut, Balahor...
Kayışdağ kim, alemdağ kim oluyor?
Lakin ufukları görünce yoksul
Dağ yerine kubbe yapmış istanbul;
Kurşun şamdanlarda mumlar fildişi...
Ki pırıltıları sularda pul pul.
Bu ışıklı gökkubbenin altında
Birkaç dakikaları bile kalmış olanlar
Yüzlerce yıl yaşayacakmış gibi
Koşuşturup duruyorlar
Ve uzakta, binlerce yıllık suskunlukta
Dağlar, bu telaşçı kalabalığa bakarak
Donup kalmışlar haşin ve kederli
Sanki birkaç dakikaları kalmış gibi yaşayacak
ahmet kaya'nın "şarkılarım dağlara" albümüne adını veren bir kız çocuğunun ismi.
gülten kaya'nın anlatımına göre "dağlar" ahmet kaya'nın bir arkadaşının kızıdır. ve ahmet kaya bir gün ona, çok sevdiği kızının adını bir albümünde kullanacağını söyler. ve sonuçta da ortaya o albüm çıkar; şarkılarım dağlara...
cevdet bağca'nın simurg albümünde yer alan şahane ezgidir. sözleri alır götürür, bilinmezde bırakır, dönüp durursun...
öyle bir gülümse ki
gülüşün tutuklansın
bakışın yasaklansın
dağlar;
dağ olmaktan utansın
gülersen
gülersen
mardin'de deyrul zeferan'da
vaftiz olur bütün çocuklar
fırat dicle'sine kavuşur
Şattül arap çöl olur
gülersen
ağrı'da ishak paşa sarayı'nın gölgesinde
ahmede xani mezarında gülümser
gülersen
iğdır'da meçeli bir kayısı ağacı çiçek açar
açar bahçesinde gülleri annemin
gülersen
erzurum'a bahar gelir
mardin kapı şen olur
gülersen
gece siyabend'e kavuşur yıkılır nemrut'lar
gülersen
annemin gözbebeklerinde ülkem de güler
misal
(bkz: canik dağları)
(bkz: toroslar) vs vs
bunlar sıra dağlara örnek birde volkanik dağlar vardır.
(bkz: nemrut)
(bkz: erciyes)
(bkz: ağrı) vs vs.
ayrıca hiç komik değil cadeau.
Çekmece'den Maltepe'den ileri
Gitmemiş Sâdâbâd çelebileri
Alem tepesine Alemdağ derler...
Böyle bilmiş böyle yazmış eserler.
Dağlar var karanlık, dağlar var beyaz.
Korka korka eteğinden öper yaz;
Ağrıdağ, Babadağ, Gâvurdağ, Ilgaz
Kubbelerdir...dolaşır, aşılmaz.
Tendürük'te, Kop'ta Palandöken'de
Kurtların payı var gelip geçende...
Ki alırlar vermek istemesen de!
Dağlar var, tahtından inmeyen sultan
Dağlar var, yapılmış bundan, buluttan...
Dağlar var ki Bingöl, Binboğa, Süphan,
Medetsiz'ler, Mor'lar, Nur'lar, Yıldız'lar;
Karalar, Kızıllar, Bozlar, yağızlar...
Karla dolar 'imdat' diyen ağızlar;
Yollar kesen, haraç alan dağlar var.
Bolkarda çamların sakızı damlar...
Ve bir yıldız düşer, tutuşur çamlar...
Bir kızıl şehrâyin olur akşamlar...
Tacı olan, tahtı olan dağlar var.
Tüter Sarıçiçek, burcu burcudur,
Akşamlar ya mor, ya turuncudur.
Ve kışın dünyanın öbür ucudur...
Sarkarken Cudinin karları dal dal
Bağdaş kuradursun yollara Karhal!
'Ferman padişahın, dağlar bizimdir;'
Dedi yerde bir kurt, gökte bir kartal.
Dönmez misiniz ey yolda kalanlar;
Yolcular, garipler, garip çobanlar;
Allahüekberde tekbir alanlar?
Ovalar, konaklar, yollar aşırı
Birbirini selamlayan dağlar var.
Dağlar var, batının yangınında kor...
Dağlar var; adları Nemrut, Balahor...
Kayışdağ kim, alemdağ kim oluyor?
Lakin ufukları görünce yoksul
Dağ yerine kubbe yapmış istanbul;
Kurşun şamdanlarda mumlar fildişi...
Ki pırıltıları sularda pul pul.
haluk levent yerine servet kocakaya'dan dinlenmeli, haluk levent'in o isyankar sesinin yerine servet kocakayanın daha bi teslim olan, çaresizliği anlatan bir sesi var ki; bu şarkıyada o yakışmakta.