robert plant'in vokalinin muhteşem olduğu bir led zeppelin şarkısı.ortasında gitar, davul ve basın ayrı ayrı şov yaptığı bir solosu vardır ki dinlediğim en iyi birkaç solodan biridir. jimmy page'in soloyu arşeyle attığı bir versiyonu vardır.
soul of a woman was created below diyerek beni benden alan, içinde biraz çelişki barındıran şarkıdır. baştan yok aslında öyle bişey diyor sonradan seni seviyorum bebeğim diye damardan giriyor. ya aslında gerçek aşk da böyle değil midir?
en güzel baby denilen şarkılardan biridir. ayrıca;
(bkz: robert plant) (niye kimse yazmamış bu abimizi?)
(bkz: since i ve been loving you)
ben buna şarkı diyenin *.matematiksel bir şey bu çok bilinmeyenli denklem gibi anlayamıyorum page insanmı plant insan mı. nerden gelmiş bunlar arkadaş.
sersem gibiymişim uzun süredir,karmakarışıkmış kafam,yalan bu
bir kadın istemiştim seni hiç ummamıştım
bir sürü insan konuşup durur ama pek azı bilir
aşağılarda yaratılmıştır kadının ruhu
yaraladın,kırdın beni yalanlarınla
dolan dur tatlım,tanrım, nasıl da geçmişler kendilerinden
tatlı küçük sevgilim, nerelerdeydin bilmiyorum
seveceğim seni, bebeğim, işte yine buradayım
her gün çok çalıştım üç kuruş getirebilmek için eve
sevmek istiyorum seni yavrum ama sen itiyorsun beni
nereye gittiğini bilmiyorum
bilmiyorum nerelerdeydin
tatlı küçük sevgilim, seni tekrar istiyorum
sersem gibiymişim uzun süredir,karmakarışıkmış kafam,yalan bu
bir kadın istemiştim seni hiç ummamıştım
takma kafana güzelim, ne derlerse desinler
bakalım yine ötecek misin, faturanı kestiğimde
1970'lerin amerika'sını ve o dönemki lise gençliğini başarıyla yansıttığı için amerikalılar tarafından pek beğenilmiş gençlik filmi.
1970'leri amerika'da yaşamayan, hatta o yılları görmeyen bizler için ise bugünkü yavşak amerikan toplumunun, yavşak gençlik günlerini göstermiş filmdir. akılları fikirleri seks ve alkol olan, ot çekip kafayı bulan, geleceğe dair ne bir planı, ne de kaygısı olan bir grup yavşağın hikayesini anlatır.
günümüz yavşak türk gençliği ile bir çok paralellik göze çarpar. amerikan gençliğinin bu vaziyette olduğu o yıllarda*, sağ veya sol belli bir ideoloji için canını ortaya koyan, idealleri ve hedefleri olan bir gençliğe sahip olan güzel ülkemizde, genç nüfusun o günlerden bugünlere nasıl geldiğini düşünürsünüz.
valla ben filmi izlerken bu düşünce bir türlü aklımdan çıkmadı. filmin de pek bir olayı yoktu zaten. müziklerinin keyfini çıkarırken bir de baktım başladığı gibi yavşak bir şekilde bitmiş.