genelde bir baba mantalitesidir. çocuğunu güçlü kılabilmek, gerçeklerle yüzleştirebilmek belki bir ders verebilmek için, okuldan eve bir gözü mor gelen çocuğun diğer gözünü itinayla morartmaktır. temel olarak çocuğa verilmek istenen ders gözünün gördüğü hiçbir şeyden korma olsada çocuğun gelişiminde önemli sorunlara yol açabilir. zira bu durum toplumda agresif bireyler yaratır, gazetelerin üçüncü sayfalarına potansiyel insanlar yetiştirir. eğer çocuğunun güçlü olmasını istiyorsan, onun eğitimine daha çok katkıda bulun ki *örgütlere nefer olacağına, vatanına milletine faydalı olsun.
bir bokscu ya da bir uzakdogu sporu ustasının cocugunun, dısarıda herhangi birisi tarafından dayak yemesi sonucu adımı kirlettin diye evde de aynı muameleyi gormesi eylemi olabilir. adam yıllarca didinip yaptıgı kariyerini cocugu yuzunden yerle bir olmasını yediremeyibilir sonucta. son olarak şiddete son.
her annenin yaptığı tehdittir ve dayak yiyen ya da düşen çocuk gerçekten de evde tekrar dayak yer. bu olayın çeşitlerinden bir tanesi de "o bacağını kır, diğerini de ben kıracağım." şeklindedir.
psikolojisi bozulacak çocuktur, seneler sonra büyüdüğünde o ana-baba o çocuktan hayır beklemesin, çevresi hiç beklemesin, hele hele memleket hiç beklemesin...
neden kendini dövdürdün, o da senin gibi bir çocuk değilmiydi, sen bu kadar acizmisin, mantığını güden bir anne baba eylemidir. üzüntülerindendir yoksa.
aslında haklılardır da. anne babalar çocuklarının, hayatta ezilmemelerini isterler. kendileri yokken, onlara başkalarının zarar vermelerinden korkarlar.
çocuk dayağını yemiştir eve gelir babası sorar ne olduğunu bıdıbıdı...
-vaay gerizekalı bitane bile vuramadın mı?,
-bıdıbıdı...
-....(çat çut küt)
akabinde ikinci kez dayak yiyen çocuk ağlamaya başlar
-ağlama lan hayvan
-ühüüüüüüüüüüüüü........
-vay gerizekalı bak hala ağlıyo
-daha güçlü bir ühüüüüüüüüüüüü
-....( daha çok çat çut küt)