bizde iki tane olan değer. ikisi de birbirinden iyidir. özellikle küçük dayım aradaki yaş farkı azlığı nedeniyle beni büyüten, küçüklüğümde oynatan, büyüdükçe eğriyi doğruyu gösteren kişidir.
Aramda 15 yaş bulunan seksenli yılların çocuğu doksanların delikanlısı beraber balığa gittiğim her türlü mevzuyu konuştuğum danıştığım efendiligini örnek aldığım canpare insan.
Ankara'da yaygın olarak seslenme biçimi olması şaşırtıcı, ulan yolda yürürken kampüste herkes birbirine dayı diyor ve işin enteresan tarafı bir tek ben garipsiyorum.
Annenin erkek kardeşidir.
Fıstığım değil de çoğu zaman prensesim der bana. Çok severim kendisini. Onun da en az benim onu sevdiğim kadar beni sevdiğini biliyorum. Bazen der ki ben yeğenimi gerçekten seviyorum. Bu cümlesi beni havalara uçurmaya yetiyor. Ya bir insan bir insanın her hareketine her sözüne her davranışına hayran olur mu? Olur. Ben hayranım. Sıkıntılarımı ona saatlerce anlatsam bile sıkılmaz. Beni dinler çözüm bulmak için elinden geleni yapar. Onu anlatacak daha çok cümlem var da bu kadar yeter.
nefret ettiğim kişi.
hayatımın içine sıçtı bir yerde kendisi.
şu an karşımda oturuyor tipini siktiğim ama; son kez!
yarın taşınıyorum.
onu bir daha görmeyeceğime and içerim!
Yılda birkaç kez karşılaştığım bir dayım var.
Haremi var adamın mübarek. Karısıyla boşanma evresinde. iki tane sevgilisi var. Yengemden dört çocuğu,sevgilisinden bir çocuğu var. Diğeri de yakında doğurur Heralde. Tipsizin de teki.
iki sevgilisi ve dayı dediğimiz kişi birlikte yaşıyorlarmış galiba. Sonra kadınlar neden eziliyor edebiyatı yapıyoruz. Böyle kadınlar ve adamlar oldukça daha çok konuşuruz biz.
Sadece çocuklarına üzülüyorum. Babalarıyla arada bir oturdukları içki masasından başka paylaştıkları,birlikte oldukları başka bir şey yok.
Dayı annenin kardeşi ama bizde annemle ve teyzemle alakası olmayan kişilik.