Herşeyin ne anlama geldiğini ya da nasıl yorumlanacağını bilmemek daha iyidir, aksi takdirde olayları kendi akışına bırakmaya korkarsınız. Psikoloji, gizemi ve büyü niteliğini yok eder. Anlamlardan konuşmak beni çok rahatsız ediyor. Çünkü anlam çok kişisel birşeydir ve herkese göre değişir...
20 Ocak 1946 doğumlu ABD'li yönetmen.
Aynı zamanda ressamdır.
1977 yapımı Eraserhead filmiyle tanınmıştır.
1997 yılında çıkan Lost Highway filmiyle ünü
doruğa ulaşmıştır.
Anlatım tekniği ve rüyaları bol kullanması
sebebiyle bilinçdışı yönetmeni olarak nitelendirilmiştir.
Film Noir akımının öncülerindendir.
"Her şeyin ne anlama geldiğini ya da nasıl yorumlanacağını bilmemek daha iyidir. Çünkü aksi takdirde olayları kendi akışına bırakmaya korkarsınız. Psikoloji gizemi ve büyü niteliğini yok eder. Anlamlardan konuşmak beni çok rahatsız ediyor. Çünkü anlam çok kişisel bir şeydir ve herkese göre değişir."
"Hayat bu kadar karmaşıkken filmlerin net, kesin ve basit olması gerçekten uzaklaşmasıdır" diye über bir açıklaması olan ilginç yönetmen.
Mullholand Çıkmazı filmini istersen 20 kere izle; yarısının kahramanımızın rüyası, diğer yarısınında gerçek hayatı olduğunu araştırmadan anlayamazsın.
sinemanin salvador dalisidir. filmlerini klasik yoldan anlamlandirmak hata olur.
klasik sinema dilindeki sebep sonuc ilişkilerini ve olay örgülerini, zaman ve mekan kavramlarını tamamen kendi bilinçaltı çağrışımlarına göre işler.
derki ;
“herşeyin ne anlama geldiğini ya da nasıl yorumlanacağını bilmemek daha iyidir, aksi takdirde olayları kendi akışına bırakmaya korkarsınız. psikoloji, gizemi ve büyü niteliğini yok eder. anlamlardan konuşmak beni çok rahatsız ediyor. çünkü anlam çok kişisel birşeydir ve herkese göre değişir...”
filmleri genelde bir izlemede anlaşılmaz olan yönetmen. Bunu bilinçli yaptığını açıklamıştı da.
"Hayat bu kadar karmaşıkken filmlerin çok net konular içinde dönmesi beklenemez"
--spoiler--
"Karanlıkta kaldığınızda, düşüncelerinizi bulup çıkarmaya başlıyorsunuz. Eğer korkularınız harekete geçerse, bir bilim adamı bile olabilirsiniz."
--spoiler--
saçları ultra beyaz yönetmen. elektronik müzik icra ettikten sonra çizdiği resimleri de sergilemiştir. on parmağında on marifet. yakında bir gurme olarak bile karşımıza çıkabilir.
David Lynch Filmlerini ne sanat için ne de halk için yapar Filmlerini sadece Kendisi için yapar yani bir nevi sinema onun Mastürbasyonu Zaten filmlerimi anlamaya uğraşmayın demiştir. Eraserhead bence Bir deha olan Üstadın kendi ruh dünyasının Kaotik bir yansıması. Filmi izlerken Resmen boğuluyorsunuz hatta Kapatan çok kişi var Çünkü filmin rahatsız edicilik boyutu Eraserhead > x5 a Serbian film düşünün o kadar rahatsız edici. Filmi izleyip hakkında çıkarım yapanlar belirtirse sevinirim. Film hakkında profesyonel birçok yazı mevcuttur... Üstadım Sürreal Film yapıyorsun bari Mind fuck olayına girme ! https://galeri.uludagsozluk.com/r/1480117/+
Mulholland drive ve lost highway filmleri ile başladığım ve diğer filmlerini de izleyeceğim, kafası farklı çalışan yönetmen. Izlediğiniz zaman hikayet tam anlayamayabiliyorsunuz internetten bakmadan ama sizi içine çeken birşeyler olduğunu görüyorsunuz.
sanat, yaşamın aynası değildir. belki bazen öyledir, ama sanat ile yaşam illaki aynı düzlemde buluşmak zorunda değildir, en anlamsız görünen sanat yapıtı bile dikkatlice çözümlendiğinde öznesine göre anlam üretecektir. sanat yapıtı yaşayan bir şeydir, mutlak anlamı yoktur. sinema ardışık öyküler anlatmak zorunda değildi. yaşamın kendisi gerçekten de sandığımız gibi düzçizgisel ve anlaşılır mıydı? yaşamdaki sorunlarımızı çoğu zaman ya çözemediğimiz ya da anlamlandıramadığımız gibi sanat yapıtları da bu karmaşık psikolojiyi bir şekilde peliküle aktarmalıydı. postmodern sanat yapıtları okuru veya izleyiciyi de yaratım sürecine çağırırlar. metni ya da filmi yeniden yazmamız/çekmemiz istenir. david lynch filmleri de böyle filmlerdir işte.
