okumaya başlayınca önce çok karışıkmış gibi gelen, ama ondan sonra ağırlığına ve ifade tarzına alışmaya başlayınca idrak edilmeye başlanan ve aslında acayip saran bir eser.
ama anlayabilmek için ekonomik kuramlar konusunda az çok bir bilgiye sahip olmanın, anlatılanları anlamak adına önemli bir avantaj olduğu söylenebilir.
bir çok çakma komünist tarafından bir şahesermiş gibi gösterilen lakin içinde anlatılanların sıradan şeyler oldugu kitap. lan bilmedigimiz ne var o kitabın içinde sırf sürekli sanal alemde görüyorum diye meraktan alıp okumaya çalıştım 10uncu sayfaya gelmeden bıraktım adam bana deger ilişkisi yok bilmem keten pantolonu şu fiyata satarsan edebiyatı yapıyor bu ne lan ben zaten bunları biliyorum bilmedigim bişey söyle. az biraz ekonomiden anlayan adam ne anlatıldıgını bilir.
Jean Hyppolite bu konuya farklı bir yerden değinmiştir ve demiştir ki "Hegel'in Fenomenoloji'sini okumuş olmadan Kapital'i okumak kaçınılmaz bir şekilde bir dizi yanlış yoruma götürecektir." burada da okuyucuya ya da anlamaya çalışan kişiye uzun ve zorlu bir yolun açık olduğunu -daha türkçesi "götünüz yemiyorsa başlamayın aga"- demiştir. bu durumda hegel idealizmini köküne kadar eleştiren das kapital okunmadan önce bir de hegel neymiş ne değilmiş öğrenmek gerekiyor.
marx'ın sonrasında edebiyatla uğraşmak istediğinden bir an önce bitirmek istediği ama buna ömrünün yetmediği dev eseridir.
kendisinin de en başında dediği gibi mevcut ekonomi politiğin eleştirisidir ve bilimsel bir eserdir.
genellikle ergen dinciler tarafından dikkatlerden kaçan husus eserin ekonomi politik eleştiri olmasıdır, yani marx'ın yazdığı kutsal bir kitap değildir lakin dinciler farkında olmadan onu fetişleştirmektedirler o ayrı konu tabii...
maddeden yola çıkarak hazırlanmış kapitalizme anti tez olarak sunulan tek eser. mortage krizinin ağırlaştığı günlerde antikapitalist çevrenin tozlu raflardan tekrar indirdiği, arap baharı gündeminden sonra ise ellerinden bırakamadığı kehanet gerçekleşiyor mu, kapitalizm son nefestemi sorusuna cevap aranan rehberdir.
ufuk genişletmek için, farklı düşünmek için, beyin fırtınası yapmak için okunması gereken kitaptır. ayrıca başlayıp bitiremediğim kitaptır. zaten o kitabı bitirebilecek olsaydım okulu uzatmazdım.
en çok emek verilen kitaptır. en azından marx'ın, 22 yaşında yazmaya başlayıp, 49 yaşında matbaaya vermesini göz önünde buludurduğumuzda, kutsal kitaplardan bile değerli olduğunu görürüz. incil'den, sonra en çok çevirilen ve satılan kitap olması, ayrıca japonlar'ın, çizgi roman, çin'lilerin, müzikale çevirmeleri herşeyi anlatıyor sanırım.