coelecant, bulunan fosillerine göre değişmemiş görünen ve günümüzde yaşayan bir balıktır. ancak, bu balığın hiç değişmediğini söylemek için yeterli bulgu yoktur. fosil, genel anatomisi hakkında fikir verirse de, organları ve biyokimyası hakkında yeterli bilgi vermez. onun milyonlarca yıl sonra hiç değişmemiş olduğu anlaşılsa bile, bu durum onun içinde yaşadığı nişin değişmemiş olmasına bağlı olurdu. ortamın değişmediği denizel ortamdaki evrimin duraklayacağı düşünülebilir. zaten evrim, çevresel etkenlerin ve değişikliklerin uyum sağlayabilerek hayatta kalmayı başaran canlılarda yarattığı değişimleri irdeler.
öte yandan başka bir kanıt, darwin'i kesinlikle haklı çıkaran tiktaalik rosea adı verilen ara geçiş formu balıktır. fosili kanada'da bulunan balığın, ayak haline gelmiş yüzgeçleri vardır. hayvansal hayatın sudan karaya ve balığın sürüngene dönüşümünün ilk adımı, ara geçiş formudur. (bkz: tiktaalik)
milyonlarca yıllık insanımsı kemiklere uygulanan teslerde(insanımsı demek zorundayım oylesıne bır kemıgın insana ait olması olası bir durum değil fotograflardan gördüğüm üzere)mitekondriyal dna yapıları bugunkü mitekondriyal dnalarla eşleşme göstermiştir.
yani bu demek oluyor ki ortak atadan gelmişiz.
2010da okuduğum bir kitapta ve bilimsel yeterliliğine inandığım bir araştırmacının kaleminden okumuştum.koelakant'a gelene kadar evrim 4 koldan çürütülüyor.
kulak asmayınız, yobaz yaygarasından başka bi'şey değildir. içeriğini akp denilen islami terör örgütüne satan trt'nin, iktidarı daha rahat yalayabilmek için başvurduğu bir blowjob yöntemidir. evrim teorisi dünyanın hiçbir yerinde türkiye'de olduğu kadar bitirilmeye çalışılmıyor. -acaba neden- o kadar birikimsiz ve temelsiz sallıyorlar ki, hala da bitiremediler. öyle ya; bilimin bile kabul ettiği evrimi çürütmek, adnan oktar'a kaldıysa daha çok beklersin şakirt türkiye... biz, "allah'ı bitiren çamur" diyor muyuz?