henüz 2. bölümündeyim ve rahatlıkla söyleyebilirim ki marvel ve dc dizilerinin en iyisi olmuş. ana karakterin coollugu, dövüş sahneleri, iyi oyunculuklar, zamanında giren flashbackler ve güzel kurgu akıp gidiyor ekranda.
beğendiğim bir dizi, lakin dikkatimi çeken bir şey var oda matt murdock*'ın 12 bölüm boyunca http://www.imdb.com/media...68/tt3322312?ref_=tt_ov_i bu maskeyle oradan oraya koşuştururken, milleti pataklarken, dizideki bir insanoğlunun da ''ağa sen nasıl görebiliyorsun kar maskesinin içinden'' demeyişi..
marvel karakterleri içerisinde black bolt ile beraber en çok sevdiğimdir. nedenini bilmiyorum sebepsiz bir sempati sanırım. ben affleck ile soğumuştum daredevil' den. şimdi dizisinin yapılmış olduğunu öğrendim derhal izleyeceğim.
Marvel, resmi olarak Jon Bernthal'ı Daredevil'ın 2.Sezonun da Punisher olarak göreceğimizi açıkladı.Bir haber ancak bu kadar güzel olabilir.Frank Castle sahalara iniyor.
Jason statham in kendi filmlerinde ünlendigini, dizilerde ise doğru düzgün oynamadigini göze alirsak iyi bir dizi oyuncusu olacağini düşünmüyorum. Gelse fena olmazdi tabi de.
Teknik olarak yukarıda bir dizi. Baş kahramanımız doğa ustu yetenekler yerine gelişmiş duyulara sahip ve yer yer bu yeteneklerin bizde oluşturduğu bunu nasıl yapıyor sorularını cevaplamaya çalışıyorlar. Benim gibi süper kahramanlara ilgisi olmayan birini bu şekilde kazandılar. Bunlar hoş ama görüntü yönetmenliği ve atmosfer dizinin bende kredi kazanmasına yetti arttı.
dizi mantık çerçevesine oturtulmaya çalışılmış ve kısmen başarılı olduğu da söylenebilir.
kahramanımız doğaüstü duyulara sahip olabilir ama dayak yiyebiliyor, yaralanıyor ve yoruluyor.
ben arrow'u da izlemiş biri olarak daredevil'i daha çok sevdiğimi söyleyebilirim. peki ama neden?
arrow karakterlerin fiziksel çekiciliklerini aşırı kullanıyor. hikayenin tahmin edilebilirliği çok yüksek.
daredevil karakterlerin fiziksel özelliklerinden çok psikolojik yönlerine daha fazla yer veren, karakterlerin gelişimi ve değişimini hikayenin tabanına oturtarak aktaran efso bir dizi.
Her bölümü bir film edasında geçen, güzel diyalogları olan enfes bir dizidir. Gerek dövüş sahneleri, gerek karakter uyumları göze sırıtmayan adeta sizi içine çeken bir yapımdır. Agents of shield, Gotham ve The Flash'ı da izleyen biri olarak; üstlerini çizen ve istenirse nasıl da kaliteli bir iş ortaya konuluru garantilemiştir. Henüz izlemediyseniz şanslısınız. Zira 2. sezonu izlemek için sabırlı olmalısınız.
2. bölüm
Nakavt olduğunda bile kazanabilirsin. Yere nasıl çarptığın önemli değil, nasıl kalktığın önemlidir.
Bazen bir yumruğun, yola çıkmadan nereye gideceğini bilirsin.
4.bölüm
Geçmişin taşlara kazınmış olduğunu söylerler ama değildir. Dumandır. Kapalı bir odada sıkışmış, dönen ve değişen bir duman. Geçen yıllar ve hüsnükuruntu ile zarar görmüştür. Ama ona olan bakış açımız değişse de bir şey hep aynı kalır. Geçmiş, hiçbir zaman tamamen silinemez. Hep bir izi olur. Yanan bir odunun kokusu gibi.
9.bölüm
Sanat, mobilya değildir. Ne arıyor olduğunuzu bilseydiniz dekorasyon yapmış olurdunuz. Sanat size hitap etmeli, sizi hareketlendirmeli.
12.bölüm
Dağın tepesine yaklaştıkça rüzgarın şiddeti o kadar artar.
başarısız desen değil başarılı desen gönül razı değil diye tanımlanabilecek yeni marvel kahraman dizisi. ben bu yazıda daha çok aklıma takılan şeylerden bahsedip diziyi yereceğim. kimse alınıp gücenmesin. ileride yazacaklarım ağır spoiler içerir, 1. sezonu bitirenlere tavsiye olunur;
şimdii nereden başlasam bilemiyorum. öncelikle benim büyük heyecanla beklediğim wilson fisk karakteri ile başlayayım öyleyse. kim ne derse desin ben w. fisk'i oynayan oyuncuyu yakıştırdım role. oyuncunun elinden fazlası gelmesdi çünkü bir kere senaryo kötü. koskoca king of the crime, koskoca kingpin; ne yaptığından bir haber küçük bir çocuk gibi yansıtıldı. adam bir kadına aşık oluyor, bir anda dünyayı unutuyor, işinden bir haber. adamlarını takır takır öldürüyolar, yarısını bizzat kendisi öldürüyor(o da ayrı bir şenlik) vb... sonra aşık olduğu kadın ne derse onu yapıyor, imaj değişikliğine gidiyor halka açılıyor falan filaan... olmamış.
ayrıca, bir sahnede çinli kadının ingilizce konuşmasına şaşırılıyor. bu durumu da anlamam namümkün. tabi konuşacak kadın, wesley denen herif(w. fisk'in yancısı), çinli kadın ve patronu konuşurken hep tek taraflı çeviri yapmıştır. Bu kadın ingilizceyi çatır çutur anlıyor da bir konuşamıyor mu? espiri katalım demişler, bu da olmamış.
ah bir de şu gazeteci adam var ki evlere şenlik... bu adam, tam bir moron olan sekreter sarışın kızın peşine takılıyor kendilerince araştırma filan yapıyorlar, baronu yıkacaklar... tamam çok güzel çalışın da, azıcık da kafanızı çalıştırsanız keşke. gazeteci adam tutturuyor gazetede haber yapacağım diye. wilson fisk'in her yerde adamı olduğu belli, daha ne demeye etrafa yayarsın ki, koskocaa internet senin hizmetinde patlat bombayı orada bak nasıl yayılıyor. illa gazetede basacağım dersen işte böyle götünü kesiverirler.
sekreter kız tam bir embesil. yanına gazeteciyi de almış, elini kolunu sallayarak w. fisk'in annesini ziyarete gidiyor. sonra da ziyarete gittiğimizi öğrenmişler mıy mıy mııyy. haddi caanım! yani w. fisk annesini oraya bırakmış ve unutmuş olabilir çünkü ya da hemşireler filan sizi göremez çünkü odaya ışınlandınız... bu ihtimaller hiç düşünülmeden eyleme geçiliyor. wesley'in mallığından dolayı kız ucuz atlatıyor tüm bu aptallığını. ardından bir de wesley'i öldürüyor sonra hırkasının koluyla masayı şöyle bir silip gidiyor. olan kime oluyor, doğru bildiniz, gazeteci adama!
şimdilik aklıma gelen ayrıntılar bunlar. bir de açtım baktım imdb'den 9.2 puan almış, zamanla düşer o puan. benim kanaatimce dizinin puanı en fazla 7.5'tir. o da başroldeki adam ve nobu'nun hatırına. diziye bir gerçekçilik katmaya çalışmışlar ama başarılı olmamış. nitekim, breaking bad ve house gibi dizileri devirmiş insanların bu diziyi beğenmesi tam bir çelişkidir. Söz konusu dizileri izledikten sonra daredevil, göze embesilshow gibi görünecektir.
klasik marvel hayranlarını ortaya çıkarma turnüsolü. arrow v2 benim nazarımda. biraz spoiler buradan sonrası.
neden böyle: zoraki izliyorum bir inanç bir ışık bekliyorum her bölüm. arrow da en azından my city kavramını benimseyiş olayının sağlam temellere dayandırıldığını düşünüyorum. matt'in daredevil oluşunun bir eğitmenle başlaması adamın bildiğimiz 10 yaşındaki çocuğu alıp bir fikir bile aşılamadan senin bir boğaza yapışman lazım hayatta kalarak diye onu savaşçıya çevirmesi my city olayını açıklamıyor pek. keşke bu şehrin yozlaşmasıyla ilgili daha uzun ve net flashbackler verselerdi. düşmanı belleme neden karşıt bir görüşte olduğunu anlatmak için daha iyi olurdu. adam karşısındakinin kim olduğunu bilmeden bir savaş açtı neye dayandırdığını bilmiyoruz nereye gidecek bilmiyoruz. tam bindik bir alamete gideriz kıyamete olayı yani. aksiyon sahneleri de bakın bizim adamımız normal bir insan gibi dayak yiyor demeye getirildiğinden baya uzun. işin o kısmını takdir ediyorum fakat adamımız normal bir adam değil görmediği halde gelen yumruğu saniyeler öncesinden farkedebiliyor. refleksleri über olanın bir insanın bu kadar da dayak yemesine hacet yok. olacağı varsa olur ikinci sezon onayını almış ama bakalım. marvel snei sinemada daha çok seviyoruz demek istiyorum.
bu arada diziyi flash versusyla açıklamak biraz yersiz. flash'ın yetenek kazanımı, yeteneğini kullanma şekli * ve düşman olarak bellediği insanlar* tamamen farklı bir zeminde.
marvel'ın göremeyen fakat diğer tüm duyuları insanüstü çalışan süperkahramanı. filmini çoğunluk* beğenmemiştir ama ben çoğunluk değilim yani beğendim. ben affleck'ın daredevil performansı ile michael clarke duncan'ın kingpin performansı çok iyiydi dövüş sahneleri de aynı şekilde muazzamdı.
dizisine başladım 1. sezon bitmedi ama 8 bölüm izledim ve biraz dizinin üstüne düşününce fark ettim ki wilson fisk'i oynayan Vincent D Onofrio olmasaydı diziye devam etmezdim. foggy karakteri de iyi iş çıkarıyor olduğu sahnelerde gülüyorum ama daredevil diğer adıyla matt murdock'ın olduğu sahneler beni öyle heyecanlandırıp hayran bıraktırmıyor charlie cox ne yazık ki role çok oturmamış bence. neyse ki wilson fisk muazzam canlandırılıyor da onun olduğu sahnelerin hatrına dizi izlenebiliyor. resmen kötü adamı sevdirttiler bize.*
usta işi flashback dönüşleri ve maceranın aynı çizgide ilerlediği, güzeller güzeli rosario dawson ve matt murdock' un ortağının renklendiren karakterler arasında öne çıktığı başarılı yapım. vincent d' onofrio da dedektif robert goren' in ardından bu dizide üstlendiği rolle çok yönlülüğünü ve yeteneğini ispatlamıştır.
arrow çok saçma ve boştu. okla takılan abimiz her bölüm 3-5 kişiyi dövüyor. karşısında kimse duramıyordu. en güzlü oydu, en kral oydu. en süper kaslı oydu. gram rekabet yoktu. senaryoda yoktu. öyle döve döve gidiyordu adam. bir süper kahramanı güzel yapan en az kendi kadar tehlikeli rakiplerdir. o yüzden geçiyoruz bunu. sıkıntıdan ölmemek için zor tuttum kendimi.
flash. çocukça. hiçbir esprisi yok. evet bildiğin ciddiyet yoksunu çocuk işi.
daredevil...filminide çok sevmiştim. abartıya kaçmamıştı. bu da aynı öyle, rekabet dibine kadar var. ağzını yüzünü dümdüz ettiler elemanın. zorluk, zeki bosslar, olaylar, senaryo... her şey var lan.
dövüş mekanikleri 10 numara. tek ve en büyük eksiği o filmlerde olan sesleri duyma efektleri. onlarda olaymış daha iyi olurmuş bence.
gelmiş geçmiş en iyi en kral süper kahraman dizisi olmuş bu kısacası. her şey yerinde. abartılı işler yok.
adamın giysisi bile karizma lan, yüzünü bir bezle kapatmanın bu kadar karizma gösterebileceğini bilmezdim.
2. sezon inşallah gelir. inşallah böyle muhteşem bir diziyi the defenders diye sıçındırık bir avengers çakmasına satmazlar.
hala izlemediyseniz,hayatınızın ciddi bir bölümü eksik bir şekilde yaşıyorsunuz.uzun uzun düşündüm.dikkatlice izledim,inceledim.yıllardan beri daredevil ve çizgi romanlarının hayranı biri olarak,herşeyin muazzam olduğunu düşünüyorum.hikayeden tutun,senaryonun tıkır tıkır işleyişine,aksiyon sahnelerindeki gerçeklikten karakter-oyuncu uyumuna.kendi kategorisinde tarihin en iyi dizisi bile olabilir.abartmıyorum,inanın.
2.sezonun gelip gelmeme durumu biraz karışık.defenders durumundan ötürü,sadece bu 1 sezonluk dizi şeklinde de olabilir.fakat bu kadar tutulmuş,beğenilmiş(ki bu gün geçtikçe kat kat artacaktır),böylesi güzel bir dizinin,çizgi romanındaki hikayelerin çokluğunu ve güzelliğini de ele alırsak,devam etmesi de muhtemel.ki devam edecektir yüksek ihtimal.daredevil çizgi romanlarına bakıyorum,tüm hikayelerini gözden geçiriyorum.ve diziye,oyunculara,senaryoya,yapımcılara bakıyorum.bunlara güvenim sonsuz.daredevil'ı çok çok iyi bir şekilde yansıtacaklardır.hadi hayırlısı diyelim.