fakat abi, böyle bir eylemi planlayacak olsan ancak bir ülkeye savaş açmak için yaparsın.
örneğin, abd'nin ırak'ta kimyasal silahların olduğunu iddia ederek ırak'ı işgal etmesi.
kendi uçağını vurursun, sonra da "yunanistan uçağımızı vurdu bu savaş sebebidir" deyip, seferberlik ilan edersin.
ha, o mevzu da hikayedir. neden mi? vereceğim iki örnek ile hikayeyi anlarsınız.
ilki 8 ekim 1996'da!
bu tarihte pilot yüzbaşı nail erdoğan'ın yönetimindeki f-16 uçağımız ile yunan pilot thanos grivas yönetimindeki mirage-2000 uluslararası hava sahasında it dalaşına girmiş ve bu it dalaşı sonucunda f-16 düşmüş, pilotumuzun naaşı ise ege'nin derinliklerine gömülmüştür. yaklaşık 14 sene geçmesine rağmen de çıkarılamamıştır. çok ciddi iddialara göre de yunan pilotun uçağımıza kilitlenip simultane atış yapmamış, kilitlendikten sonra gerçek atış yapmıştır. ayrıca thanos grivas da havacılık jargonunda "x'e ait uçak düşürdüm" anlamı taşıyan bayrak çizdirme eylemini yapmış ve "türk uçağı düşürdüm" manasına gelen uçağının burnuna bir türk bayrağı çizdirmiştir.
8 ekim 1996 tarihini dikkatinize celbederim. o tarih, 54. hükümet'in yani refah-yol hükümeti'nin göreve gelişinin üstünden 3,5 ay geçmişti. bugünün akp'sine göre çok daha radikal dini anlayışı olan ve bunu açıkça dile getiren refah partisi iktidara gelmişti. böyle bir olay olmuştu fakat ilginçtir, fiili bir darbe olmamıştır bu olaya bağlı olarak. 28 şubat süreci de bu uçak düşmesi olayından bağımsızdır. kaldı ki, refah-yol hükümeti 28 şubat kararlarından tam 4 ay sonra kendi iradesi ile istifa etmiştir. ayrıca dönemin hükümeti uçağımızın düşmesine bağlı olarak olaydan sonra yunanistan'a yönelik hiçbir girişimde bulunmamıştır.
bir diğer tarih 23 mayıs 2006'da bir yunan uçağı uluslararası hava sahasında f-16 uçağımıza alttan ve arkadan çarpmak suretiyle düşmesine neden olmuş bu olay sonrasında türk pilot yaralı kurtulmuş, yunan pilot hayatını kaybetmiştir. dönemin dışişleri bakanı abdullah gül "bu konuda ne yapacağımızı tüm dünya görecek" diye artistlik yapmıştı, vecdi gönül de benzer artistlik kokan açıklamalar yapmıştı. "artistlik" diyorum çünkü 5 ay sonra bu olay olalı 4 sene olacak ve hiçbir şey olmadı bu sürede. bırak dünyayı biz bir şey göremedik. sadece basit bir nota verildi, yunanistan da bu notayı reddetti.
bu olayı abdullah gül ve vecdi gönül başta olmak üzere çoğunuz unutmuşsunuzdur. özür dilerim, bende fil gibi hafıza olduğundan bu olayları hatırlıyorum.
o dönemde de bir darbe girişimi olmadı.
yani 2 defa uçak düşmüş, hatta 1 tanesi ciddi manada "düşürülme" kokan aslında savaş sebebi olan bir şekilde düşürülmüş üstelik yunanistan ile aramızın en cafcaflı olduğu zamanlarda olmuş o zamanlar bile bir şey olmamış.
o zaman her savaş uçağı düştüğünde darbe planı yapılsın?
yurdumun unutkan gençleri de "kendi uçağımızı vuracaktık ve darbe yapılacaktı" masalına inanırlar. lan iki defa yunan uçakları sebebiyle uçağımız düşmüş, bir tanesinde pilotumuz şehit olmuş ve naaşı yaklaşık 500 metre derinlikte kalmış bir mezarı bile olmamış, 2 olayda da aynı zihniyetten 2 farklı parti iktidarda, 2 olayda da ciddi bir devlet basiretsizliği ortada ilgili ülkeye en ufak yaptırım uygulanamamış, böyle bir şey yapılacak olsa, kendi uçağımızı düşürmeye gerek yok fırsat(!) ayağına kadar gelmiş, her şey ortada o zaman yaparsın mantıken değil mi? elini kirletmeden, şüphe çekmeden?
yani hacı abi tüm bunlar ortadayken, bunları iyi bilen bir ilkokul çocuğunun bile götüyle güleceği bir iddiadır bu.
lan düz mantıkla bir de sen düşün bakalım, 2 uçağının düşmesine neden olmuş bir devlet var, hükümetin bir şey yapamamış ve sen hiçbir şey yapmamışsın. o zaman bir şey yapmayan sen, kendi uçağını düşürüp mü bir şey yaparsın?
yine basit mantıkla belirteyim, kendi uçağımızı vurmaya gerek yok, ege'ye silahsız kalkan uçaklarımız silahlı kalkar, girer it dalaşına taciz eder, yunan uçakları her daim dolu olduğundan sana atış yapmasını sağlarsın, atlarsın uçaktan, sonra da başlarsın kaos pompalamaya.
bakın darbe olsun ve yapılsın demiyorum fakat ben yapacak olsam düz insan olarak bile bu kadar rahat çeşitli planlar üretebilirim kaldı ki, bu adamlar savaş uzmanı sizce bu kadar mantıksız ve basit mi olur?
abd'nin kendi kulelerini patlattırdığı düşünüldüğünde gayet de abartı olan mevzu.
elma ile armudu toplamaya çalışmak da komik.
ikiz kuleler vurulunca abd'de yönetim mi değişti? iktidar mı değişti? yoksa bu afganistan ve ırak'a girmeye mi altyağı yarattı?
dedik ya böyle bir eylem darbe yapmak için değil, verilen örneklerde de olduğu gibi başka bir ülkeye açılacak savaş açmak için yapılır. savaşı açarsın, bu olayla da o savaşa kamuoyu desteği sağlarsın.
savaş uçağı düşürülerek iç savaş eşiğine getirilen tek bir ülke dahi yoktur.
bu ülkede bir yunan uçağı, bir uçağımızı "ateş açarak" düşürdü ve toplumda infial yaratmadı ancak uçağımız düşürülecek ve ülke iç savaşa sürüklenecek.
akla ve izana uymamaktadır, neresinden tutarsanız elinizde kalmaktadır bu iddia.
bir sürü "somut" örnek sunuyoruz adamın tek savunması şu, "bu ülkede cuntacılar neler yapmadı, her şey beklenir"
diyorum ki, böyle bir niyet olsa, uçak düşmesi olayı konusunda teknik arıza sebebi ile düşme değil, direkt olarak uluslararası sorun olacak şekilde adamın eline 2 defa fırsat gelmiş hele bunlardan 1 tanesi de bu çalışmanın yapıdığı 5 mart 2003'ten 3 yıl sonra gerçekleşmiş. bir uçağımız yunan uçağının sebep olduğu bir olay sebebiyle düşmüş ve "hiçbir şey" yapılmamış. adam diyor "her şey beklenir" nedir bu paranoya hala çözebilmiş değilim.
26 mayıs 2006'da düşen uçağımız için "ne yapacağımızı tüm dünya görecek" diye "artistlik yapan" adamların neden kedi gibi pustuğunu sorgulayamazlar, "her şey beklenir" mavalı ile savunurlar.
ayrıca yine ilgili seminerin yapıldığı tarihten hepi topu 4 ay sonra çuval olayı gerçekleşmiş ve ilginçtir bırakın darbeyi, muhtırayı tsk, hükümet'e en ufak tepki koymamıştır. hükümet de nota verilecek mi sorusuna, "ne notası?" cevabını vermiştir askerinin onurunu koruma eylemi(!) olarak.
helal vallahi, olayla alakalı örnek veremeyerek genel anlamlı laflarla süper analizler yapıyorsunuz gençler.
yönetim gücünü kaybetmemek için yaşanan adli olaylardaki "ölü" sayısını sınırlı tutmak kadar aşağılık bir girişim.
yanlış anladınız beyler, tayyip amca yapmaz öyle düzenbazlık. öncekileri kastettim ben... yoksa ki haşa "ikinci bir peygamber gibi" olan bir adam yapar mı hiç?