bugün

iktidar medyasının sürekl kanlı darbe senaryoları üreterek toplumda gerilim ve panik yaratması: herkesin birbirinden kuşkulanması, birbirini darbeci gibi görmeye başlaması.
türkiye gibi en son darbesi 287 yıl önce yapılmış, ordu göreve tezahüratları hiç yapılmamış, e-muhtıralar verilmemiş, en ufak siyasi olaydan sonra genelkurmay başkanının ağzına bakılmamış antimilitarist bir ülkede hükümetin yediği halttır.

darbe kiiim türkiye kim?
konuşulması bile asırlardır sapasağlam ayakta duran ve alem-i cihana örnek teşkil eden türk demokrasisine hakarettir, sanki çok partili döneme girildikten sonra her 10 yılda siyasete müdahaleler yapılmış, sanki ordunun canı sıkıldığında çıkıp darbe yapmış, sanki silahlı kuvvetler iktidarları beğenmediğinde çıkıp muhtıralar yayınlamışlar, sanki bu ülkede başbakanlar asılmış, nur topu gibi yepyeni anayasalar düzenlenmiş, sanki...

efendiler, hanımlar, romalaılar, pakistan değil burası ! darbe yapan insanlar bir de çok büyük bir marifetmiş gibi cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtulmazlar, burası türkiye !

darbeymiş, darbe mi ? o da ne ! milletin aklını bulnadırmayın acayip acayip terimlerle, darbeymiş, biz bilmeyiz öyle darbeli marbeli kelimeler !
"ülkede darbe tehlikesi yoktur, zira darbeye gerek yoktur. ya da şöyle söyleyelim: birincisi, ülkenin ekonomik göstergeleri, sınıf mücadelesinin düzeyi, darbeyi gerektiren bir seyir izlemiyor. ikincisi, bugüne kadar olduğunun tersine, olası bir darbenin, abd'den, ab'den ya da başka bir ülkeden uluslararası bir destek bulması olanaksız. böylesi bir dış destek olmadan askeri bir darbenin olma olasılığı çok zor, hatta imkansız. üç beş generalin emekli olmadan önce darbe yapalım mı yapmayalım mı diye konuşması darbe koşullarının oluştuğunun göstergesi değildir. burada asıl ilginç olan, sanki ülkede, 'demokrasiyi tehdit eden bir darbe' tehlikesi varmış da ona karşı mücadele ediliyormuş havasının yaratılması. şunu da eklemek gerekir ki, bugün darbe olsa, eskilerden farklı olarak askeri yönetim, birkaç yıl içinde iktidardan gitmeyecek, muhtemelen çok daha uzun bir süre yönetimde kalacaktır. başka bir ilginçlik, 12 Eylül'den hemen sonra darbe şakşakçılığı yapan kimi gazetecilerin şimdilerde demokrasi sevdalısı, darbe karşıtı oluvermeleri."

(bkz: mustafa kemal coşkun)