prof ümit özdağ, yılmaz özdil gibi yazar ve akademisyenlerin tezidir.
darbe girişimi olayı sonunda olanlarla başkanlığa giden yoldaki benzerlikten dem vurmuşlar. haklılık payı da yok değil yazdıklarında.
bugün en az askeri okullar kadar imam hatiplerden de fetocular çıktı peki ama neden askeri okullar kapatılırken imam hatipler kapatılmadı?
biri iktidarın arka bahçesi diğeri milliyetçilerin arka bahçesi olduğu için olmasın?
ayrıca şu var, darbe girişimi olaylarından sonra bu süreç en çok kimin işine yaradı, kimin oyu yükseldi ve kim başkanlık yolunda önemli bir gelişme sağladı?
darbe girişiminin gerçek olduğuna şüphemiz yok. fetönün devlette yayıldığına da. ancak devletin bir terör organizasyonunu hele ki bu kadar etkin düşman oldukları bir dönemde görmemesi çok soru işaretine sebep oluyor. belki de darbe çoktan anlaşıldı ama kontrollü bir şekilde müdahale edilmedi ve mağduriyet edebiyatı yaratılarak bunun sorumlusu olarak askeriyenin görülmesi sağlandı. oysa bunları yapanlar askeriyenin içindeki bir kısım fetöcüydü.
darbe olayları sonrasında askeri okullar, hastaneler kapatıldı. eminim buna en çok sevinenler de amerikalılar ve avrupalılar olmuştur. bir ülkenin ordusunun o ülkenin yöneticilerinin eliyle pasifleştirilmesine bakarak bizle dalga geçiyorlardır eminim.
postalcı akademisyen ve yazarların iddiası. he yani ak parti kendi kendisine tezgahladı bu olayı demek istiyorlar. ordu zaten fetö'nün eline geçmiş, orgeneral düzeyinde fetöcü çıkmış, hangi askeriye'den bahsediyor bunlar? şehit olan 241 vatandaşımız umrunda değil bunların varsa yoksa darbeci ordularına zarar gelmemesi. reziller.