demokrasi kavramının bir kez daha gözden geçirilmesine sebep bir aziz nesin'lik vaka.
demokrasi aşkıyla yanıp tutuşan(!) medyamız, 3 temmuz'dan beri mısır meydanlarında toplanan mursi yandaşlarına "darbe karşıtları" diyor. evet, şeklen darbe karşıtlarıdır. peki, "darbe karşıtları" denenler, demokrasi aşkıyla mı yanıp tutuşuyor? demokrasi sevdalıları mı hepsi? sanmam. uzun süre terör örgütü olarak anılan ve geçmişinde çok sayıda suikast olan hilafetçi, şeriatçı bir oluşumun, müslüman kardeşlerin sempatizanı hemen hemen hepsi.
bu "darbe karşıtlarının" ülkemizdeki uzantıları da "kahrolsun demokrasi geliyor hilafetin sesi" diyor. yahu bu nasıl iş? mısır'daki "darbe karşıtlarının" demokrasiyle uzaktan yakından ilgilerinin olmaması bir tek bana mı garip geliyor?
lafa gelince demokratik icraata gelince gerici olan zihniyettir. bunlar için yalnızca kendi görüşlerinin savunulması ve dile getirilmesi demokrasi, diğer bütün muhalif sesler terördür. bunların ağa babaları zamanında darbe yapan askere mehdiyeler düzerken şimdi 28 şubatı bile darbe olarak nitelendirip yönlendirme yapmaktadır.
