kawhi-derozan takasının bi parçası olarak sessiz sakin geldi, muazzam bir uyum yakaladı. ha ellerinin ayarı bi tık yukarıda olsa toronto gsw' yi süpürür müydü? muhtemelen ama yine de bu adamlar isimsiz adamlar kardeşim. heriflerin min clause adamı cousins. sen bunlara greenle cevap vermeye çalışıyosun, verdin de. muazzam savunması, ritmik pasları ve tecrübesiyle bu şampiyonluğun kilit adamlarından.
11 haziran 2013 san antonio spurs miami heat maçı'nda 27 sayı, 4 ribaund, 2 top çalma ve 2 blokla oynamıştır. bununla birlikte 9'da 7 ile de üçlük attığını hatırlatmak lazım. göstermiş olduğu performans hem şaşırtıcı hem de etkileyici.
bence d.green burada şuta mental olarak hazır değil. üzerine 5 kişi de gitse liderin -yani bu durumda lebronun- topu kullanacağını düşünüyor. çünkü o şampiyonluk topu. akıl almaz bir anda lebron un pasıyla topu ellerinde bulunca da tuğlayı gönderiyor.
bu topun girmeme sebebi pasın aşırı iyi olması.
şimdi buradan aklıma gelen bir şeyi kendime not almak istiyorum. psikolojide buna bi isim verilmeli belki de vardır ben bilmiyorumdur. buradan psikologlara ve insan davranışı analiziyle uğraşanlara sesleniyorum. bu davranışa bir isim koyun.
bir ekipte eğer biri çok iyiyse, ekibin diğer parçaları potansiyellerinin tamamını ortaya koymaz ve o iyi olanın kendilerini taşıyacağına inandığı için gevşer. tetik düşürür. zihnen uyur.
mesela ben çok iyi cs oynarım. bir maçta ilk 5 rounddan 15 adam vurdum diyelim. takımın diğer istatikleri 4-3-2-1 olsun. sonraki 5 roundda mutlaka geri düşeriz yüksek ihtimalle benim her şeyi sırtlama girişimlerimle oyunu ayakta tutma çabamla sonuçlanır takım uyanmazsa kaybederiz.
yada bir savaşta güçlü olanın malubiyeti ki tarihte örnekleri çoktur. güçlü taraf imkanlarına ve üstünlüklerine o kadar güvenir ki gevşer. bu gevşeme yenilgi getirir.
insan grupları bir lider etrafında birleştiğinde ilk başlarda yükselen bir performans eğilimindeyken zamanla ''ya nasıl olsa x kişi var o halleder'' moduna geçer. bunun önüne geçmek için insanın iplerinin sıkı tutulması ve bunun da ceza(korku) sistemiyle yapılması gerekir.
bakınız jordan. d.green şu şutu 98 bullsta kaçırsa mj bu adamın içinden geçerdi. herkesin içinde o kadar aşağılardı ki insan içine çıkacak yüz bırakmazdı. hatta vurabilirdi. çünkü jordan takımını sahada korkuyla yönetiyordu fakat sorumluluğu her zaman üzerinde tutuyordu.
lebron ise büyük tevazuyla ''keşke daha iyi bir pas atabilseydim.'' diyerek sözlü olarak sorumluluğu üstleniyor gibi duruyor ama bu serinin 5. maçı ve sahada all-arround karar merkezi bir lebron yok. belki yaşından.
aksi gibi liderliğini baskı altında pekiştirmeye başlayan bir jimi butler var. lebronun takımının başarı grafiği düşüş eğilimde olduğu gibi butler ın ekibinin ki, butler ın yarattığı umut ve inançla yükseliş eğilimi gösteriyor.
bunun psikolojide bir ismi var mı acaba. yoksa şey diyelim mi? jcma effect.