Dışarıdan her ilişki mükemmeldir. çünkü hiçbirimiz, ne yaptığımızı bilmediğimizi itiraf edemeyiz. Çocuklar her şeyin dışarıdan kusursuz göründüğü bu aşk dünyasında büyüyünce 18 yıl sonra gençliklerinde ilk kez bir yetişkin olduklarında korkarlar, yine de yetişkin olmak için bazıları yanlış kişiyi (yanlış parçayı) alıp yapbozu tamamlamaya çalışırken uymadıklarını kabul etmez.
'Bu parçalar çıksın, bu hobi, bu fikir gereksiz, annem mi? Memeli kaltak! Bana artık ne faydası var?'
Bu kişiyi hayatımıza zorla sokarız çünkü elimizin boş kalmasından iyidir. Beş yıl sonra, tanımadığın bu yapboza bakıp dersin ki
bu sürtüğün burada ne işi var?
Belki mükemmel insanı bulursun. Tanışırsınız, çıkarsınız. seni güldürür, onu güldürürsün. Elbet gülüşüne bayılırsın. Aynı şeyleri seversiniz, tuhaflıklardan hoşlanır. Harikadır. Seni tamamlar!
3 ay boyunca. Her ilişki üç ay boyunca mükemmeldir. Sebebi de şu: 3 ay sonra anlarsın ki, kimse bir yapboz parçası değildir. Dünyadaki herkes, sizin kadar derin ve karmaşık bir bireydir. Yani o da hayatının son 20 yılını, kendi yapbozuyla geçirmiştir. Tıpkı senin gibi. Yapbozuna uyması için aniden elde ettiği her şeyden vazgeçmesini bekleyemezsiniz. Tıpkı, onunkine uyman için her şeyden vazgeçmeni istese sinirleneceğin gibi. Ama şimdi, birbirinizi sevdiğiniz ve ilgi duyduğunuz için, birlikte yapboz yaparsınız. Hepimiz bunun sinir bozucu olduğunu biliyoruz. Ama yaparsın çünkü aşıksındır ve ilgi duyarsın. Belki birkaç yıl harika geçer, 'sen bu parçamı seviyorsun, ben senin bu parçanı.' aynı şeyi seviyoruz, evet!
Ama zaman eşittir başarı demek değildir. Biriyle beş yıldan fazla süre geçirip tüm eğlencenin ardından, yapboza baktığında farklı resimler için çalıştığınız görebilirsiniz. Farklı şeyler istediğinizi anlarsınız. Ve o anda kendine sorman gereken çok zor bir soru vardır.
1) Hayatımın son beş yılını boşa harcadığımı itiraf edebilecek miyim?
2) Hayatımın geri kalanını boşa harcayacak mıyım?
Evliliklerin yüzde 55'i boşanma ile sona eriyor. 30 yaşından önce başlayan ilişkilerde yüzde 80'i bulabiliyor. Bunlar ameliyat istatistiği olsa kimse bu riske girmezdi. Ama bu aşk ve ahmakça, bu yüzden ameliyat masasına yatıp, 'belki bu kez için için ölmem' deriz.
Benim kuşağım, yaşamlarının sonraki aşamasına geçmeye o kadar takmış ki, şu anki hayatlarından vazgeçmeye razılar. Romantizm fikrini romantikleştirdik ve bir kansere dönüştü. insanlar, aşkın kendisine; beraber oldukları kişiden daha aşıklar.
Aşkı bulmak imkansızdır, demiyorum. tek söylediğim istatistiksel olarak bulamadığımız.
jigsaw isimli şovunda belli bir süre sonra ilişkinizde karşı tarafın ölmesini isteyebileceğinizden bahsediyor. hatta bunu yapmayı bile düşünebileceğinizden çünkü iki tarafa da duygusal zarar vermeden ayrılığı sağlayabilecek en yegane yolun bu olduğunu söylüyor. bunu dinledikten sonra düşündüm de, ulan gerçekten bazen birlikte olduğum kişilerin kaza eseri ölmelerini bekliyorum. ilişkiyi bir konuşma yapıp bitirmeye göre en zararsız yol bu gibi geliyor. düşünsenize, eşinizin sevgilinizin ölmesi en zararsız ayrılık yolu gibi geliyor. bunu tek düşünen kendim olduğunu sanıyordum. ortak payda da buluşabildiğim insanların olduğunu öğrenmek çok iyi oldu. özet ile daniel sloss kara mizahı ile gerçekleri kanıksayıp, gerçeklere gülebilen insanlar için güzel bir komedyendir. netflix içerisinde bulunan 2 adet gösterisinin izlenmesi tavsiye edilir.
Uzun zamandır izlenildiğinde baymayan, esprileri ve anlatıları farklı kültür ve coğrafyadan olsa dahi size ulaşabilen, inanılmaz yetenekli stand-up beyi.
Netflixte iki art arda gösterisi var, açın izleyin, en olmadı listeye ekleyin bi.
Jigsaw ve X şovları kusursuz. Özellikle Jigsaw da ki puzzle kısmı o kadar iyiydi ki adama hayran oldum. Mimikleri, hal ve hareketleri, anlattığı olayları hikayeleri yaşayışları falan seyir zevkini çok arttırıyor. 2 tane şovu var şu anlık daha fazla gelmeli tadı damağımda kaldı.