mektubuma başlarken ömrümden çaldığın yıllar için, genç yaşımda saçlarıma aklar düşürdüğün, gençliğimi katlettiğin için, yayında ve yapımda emeği geçen anne babana en kalbi duygularla selam eder, nasıl böyle bir hata yaptıklarını da merak ederim.
bak arkadaşım, bak canım kardeşim, bak arkadaşım diyorum, kardeşim diyorum !
sana o kadar laf hazırladım ki, nerden başlasam inan bilmiyorum ama öncelikle şunu belirtmek isterim, ispanya'da 27 gol attığına dair rivayetler dolaşıyor ortada, inanmıyorum. gözlerimin içine bakarak bile o golleri atmış olsan yine inanmazdım. gözlerim, beynim, hafızam aksini iddia etse ve sana inanmam için bana psikolojik baskı yapsaydı emin ol onları da silerdim bir kalemde, açık ve net!
alex de souza gibi mülayim, sırtına vurup ağzından lokması alınacak kadar efendi bir adamı zıvanadan çıkarmayı nasıl başardın merak ediyorum.
semih şentürk gibi senden katbekat daha kaliteli bir golcünün yedek kulübesinde oturma sebebi olduğun yetmezmiş gibi, bir de cinnet getirme sebebisin, bu nasıl iş, senin nasıl bir dünyan var da ben buna dahil olamıyorum onu da anlamadım.
biliyor musun senden önce mateja kezman diye bir adam oynardı bizim takımda, onu da pek beğenmezdik ama yerine gelen adam sen olunca onu bile arar olduk. doğru söyle, sırp mafyasının adamı mısın ? "vay be kezman iyi adammış" dedirtmek için mi giydin o formayı ?
biliyor musun galatasaray'da da hakan şükür diye bir adam vardı, yıllar yılı biz buna şaban pabucu yarım çık dışarıya oynayalım diye takıldık, onun ahı mısın sen ? nerden tuttun bizi ?
biliyor musun danyalım guizam kötü karakterler var ?
bi bok bilmediğine adım gibi eminim, bu mektubu da küçük emrahvari kaşlarınla okuduğunu da adım gibi biliyorum, bu mektubu okuduktan sonra bile ömrümüzden tırpanlayacağın yılların sona ermeyeceğini de biliyorum.
sana yazdığım mektubun suya yazılmış bir yazıdan ibaret olduğunu bilmiyorum sanma, uzattıkça uzatmak istiyorum, belki bu mektubu okurken sakatlanırsın da kurtuluruz senden bir süreliğine, gülme ulan gülme ! boşa kürek çektiğimin farkında değilim sanma, gol kaçırdıktan sonra ellerin belinde çaresizce bakıyorsun ya hani etrafa, inan guizam aynen öyleyim işte ! düşün ne hallere koydun beni be babacım, ha yazık günah değil mi lan bana !
mektubuma burada son noktayı koyarken, sana yeşilçamın en efsanevi repliklerinden biriyle yalvarmak istiyorum, belki insafa gelirsin, belki acırsın bize.
galatasaraylı olmama rağmen dünkü lille maçında beni çileden çıkarttığın için vicente calderon, nou camp, bernabeu gibi ispanyol stadyumlarının sana geçmesini istiyorum ve ezeli rakibimiz fenerbahçenin yakasından düşmeni sabırsızlıkla bekliyorum. semihe acı bari lan.