Sergei Prokofiev, Romeo ve Juliet balesinin muazzam bir bölümü...
Bölüm başladığında insanın içindeki intikam duygusuna şöyle bir dokunuyor ve size içinizdeki gücü hissettirip derin bir nefes aldırıyor. ister istemez gözlerinizi kısıyor ve belki yumruklarınızı da sıkıyorsunuz...
bir ara sizi acaba diye düşündürdükten sonra yeniden o mütiş duyguyu harekete geçiriyor.
Uzun zamandır kafamda çalan şeydi tişikkirler route 66. Dehşetengiz! Bu kelime iyi özetliyor. Korkunç karanlıklar, intikam, kararsız sakinlik, birden yumuşama, anlaşılmazlık, belirsizlik, tekrar kıskançlık, nefret, kötülükler. Umarım güzelce anlatabilmişimdir bu prokofiev eserini. Romeo juliet balesinden bir bölümdür. R.wagner-die Walküre(the ride of Valkyries) biraz da arvö part-tabula rasa dır bu eser. Dinleyen insanlar elbet ki sıradan değildir. Keşfedin... Haklılığımı göreceksiniz. iyi müziğe yönelin, onu bulun ve hep takip edin. *