''cheers darlin'' ve ''9 crimes'' şarkısını dinlemekten ve klibini izlemekten asla bıkmayacağım, sesinde sakileştirici etkisi taşıyan adam!
çok başka, çok.
en iyi ruh halinizle dinleseniz bile sizi depresyona sürükleyebilir bu adamın şarkıları. muhteşem gitar ezgilerine sahiptir şarkıları. konserlerinde bir irlandalıya yakışır şekilde içer ve duygulu şekilde okur şarkılarını.
damien rice dinleyen insanın iyi bir müzik zevki vardır emin olun. tek dileğim popüler olmaması ve ergenler tarafından bokunun çıkarılmamaması.
damien rice'ı da tumblr malzemesi yaparlarsa cidden kaldıramam sanırım.
iki albüm yaptıktan sonra ortalıkta gözükmeyen yakışıklı / karizmatik müzisyen. bir damien vardı ne oldu ona diye az önce hayıflanmış bir yığın insan hayal ettim. sonra konu yeni albüm için bir 10 yıl daha bekleyip beklemeyeceğimize geldi. falan filan...
sözlerini bilmediğim,söylediklerini anlamadığım halde beni ikna edip,kimi zaman gitmeye çekindiğim kimi zamanda tam olmak istediğim yerlere götürebilecek etkiyi taşıyan o sanatçı.
yeni albüm haberiyle sevindirmiş, bilmem kaç yıldır abi sen nerelerdesin dedirmiş müzisyen. aradan geçen onca zamana, soğuttuğumuz araya rağmen yine de güzel bi haber bu.
sol frame de ismini görünce heyecanlandıran zat-ı muhterem. şöyle bir lafı vardır kendisinin: keşke şu halimde olmasaydım da (şöhret, popülerlik falan diyor) lisa hannigan'la bu sorunları yaşamasaydım ya da yaşasaydım bile şuan hayatımda olsaydı birlikte nefes alıp verseydik...
buna benzer şeyler... bir röportaj, bir arkadaş hikayesinden daha inandırıcı... hakikaten demiş bunları, romantik adam.
it takes a lot to know a man dinleyip, kendisine aşık olmamak için zorlanırsınız. şarkının içinde geçen yağmur seslerinden dolayı yeni favorimiz olmuştur.
kim ne anlatırsa anlatsın aşılmaz bir debuta sahip müzisyen. öyle bir debuttur ki o tadından yenmez. 2 ve 3. albümlerde başarılıdır ama ilk albüm ayarında değildir.
cheers darlin şarkısıyla beni benden alan adamdır kendileri.. şarkının hikayesini okuduktan sonra parçalandım duygulandım.. işte hikayesi;
Damien abimiz sürekli takıldığı barda bir kadınla çarpışır, bu sefer elindeki kitapları düşürme durumu yok, sadece özür dilemek babında bir içki ısmarlamak ister. Birer kadeh şarap içerler. ilk kadehler bittiğinde kadın kalkmak ile kalkmamak arasındayken Damien bir kadeh daha ısmarlamak ister, kadın kem küm içinde kabul eder, derken muhabbet ilerlemeye başlar ve birer kadeh daha içilir. O sırada Damien abimiz gizliden gizliye saati kontrol ediyor ve eğer 15 dakika içinde kalkarsa son otobüsü yakalayabileceğini biliyor. Fakat muhabbet arasında aynı yerde, en azından aynı otobüsle gidilecek yerde oturduklarını öğrenmiştir kadının. Fırsat bu fırsat, bir kadeh daha içersek otobüsü ikimiz de kaçırırız, eve kadar beraber yürürüz düşüncesi içine girer ve saatten bahsetmez kadına. Birer kadeh daha içilir, Damienın sigarası da bitmiştir lakin kadından otlanıyordur. Otobüs saati geçtiğinde Damien saate bakar aaa tüh otobüs de kaçtı ne yapacağız der. Ve kadın der ki sorun değil, erkek arkadaşım gelip alacak beni işte o an Damien yıkılır ama çaktırmaz ha tamam o zaman ya deyip tuvalete gider. Geldiğinde ise kadın masaya üç tane sigara bırakıp gitmiştir. Damien ise hemen eline aldığı peçeteye bu şarkıyı yazar.
