yakınlarımın katılmak durumunda bırakıldığım düğünleri hasebiynen bol bol maruz kalıp üzerine düşünme fırsatı bulduğum, sözlerini anlamakta zorluk çektiğim şarkıdır.
işte tam bu kısımda ciddi mânâda asabım bozuluyor. sanırsın bir anda halayın ortasında başı çeken dayılar sivil narkotik. sanırsın bana ahlâk büro. sanırsın basılmış düğün. nası asabım bozuluyor yav. olm neden eller havaya? zaten millet birbirini çiğnamış halaya duracam diye. halil emminin 43 numara sivri burun ayakkabısı saplanmış bacağıma. halime teyze desen takmış çivi gibi topukları sokup duruyor yandan ayağıma ayağıma. neden eller havaya? kesmiyor muyuz seni abi? eller neden havaya??? olmuş mu o cümlelerin devamına o söz. sakinim neyse.
Düğünlerin olmazsa olmazı cıngılıdır.
Gelin olmasa olur, damat olmasa da olur amma ve lakin damat halayı mutlaka olmalı.
Çalmayan çıstak çıstakçı, oynamayan konuk yoktur...
Olmazsa olmaz dedirtir. Damat halaysız düğün düşünemiyorum. Halay olsun yeter bana gerçi. Bir de oynayamayanları, adımları karıştıranları izlerken daha keyiflidir. Aslında adımları karıştıranlar daha çok eğleniyor gibime gelir hep. Düğün olsa da oynasak.