kafasinda kovboy sapkasi üstünde takim elbise araba olaraktan pikap yahut pezeven cadillac'i (buz mavi olacak) dolasan insanlardir. gerci bu türlerin köküne kiran girmiştir ama bagdat caddesinde bir kac numunesi kalmistir.
(bkz: 12 Eylül)'ün tüyler ürpertici bilançosuna rağmen darbe'den sekiz hafta sonra gazetecilerin birinci sayfalarında bir manşet dikkat çekiciydi;Katili öğrenmek için aranacak telefon numaraları; yazılıydı manşetlerde. Ama maalesef bu öldürülen masum insanların katili değil TRT;de gösterilen Dallas dizisindeki JRın katilini afişe etmeye yönelik bir girişimdi. Verilen numara aranması halinde dizinin kahramanı JRı kimin vurduğu öğrenilebilecekti. Can Dündar'ın yorumuna göre, kanlı bir iç savaştan on binlerce insanını toprağa gömen ülke, bir askeri darbeden iki ay sonra ekran başına geçmiş, kendi evlatlarının değil, JRın katilini soruşturuyordu.
Ve o günden sonra Türkiyede birçok şey böyle süregitti. Kendi acılarından, sorumluluklarından ve sorunlarından kaçan insanlar onlara ait olmayan ve asla olmayacak olan yaşamları izleyerek teselli buldu. Talep bu yöndeydi ve arzı yapıldı ya da arzı arzulayacak talepkarlar yaratıldı. Sonra her şey buna göre gelişti: duyarsızlaşma, magazin, reklâmlar, tüketim kültürü, asimilasyon, tembellik, yozlaşma..
Tek suçlu JR (halk arasındaki tanımla Ceyar) değildi elbet, o, belki de bir kaçıştı ve kendinden sonra gelecek olanların ilkiydi, öncüsüydü. (Bu bağlamda Ajda Pekkan da en az JR kadar suçludur. 1980 Eurovisionda "Petroil" şarkısı ile temsil ettiği Türkiye sadece 3 ülkeden puan alabilmiştir; Avusturya, Fas ve italya. Bu üç ülke dışındaki tüm dünya halklarından nefret etmemizi sağlayan bu yarışmada oy vermediğimiz halde birinci olan irlanda yerine Türkiye birinci olsa; bu uluslar arası aşağılık duygusunu yıllar önce yenebilecektik belki de)
"Dallas" seksenli yıllarda adeta uyuşturucu etkisi gösteren bir dizi olmuştu Türkiye üzerinde. Sonu gelmeyen zenginlik, güçlü insanların birbirine oynadığı entrikalar... Hep garibanın yanında yer almasıyla tanınan Türk halkı, nasıl olduysa kötülüğüyle nam salmış JR karakterini çok sevmişti. Ülkemizde zengin ve güçlü olmak için çal çırp, hiçbir kural tanıma felsefesinde JR karakterinde vücut bulan bir olgu olmuştu.