*küçüklüğümde, ağaca çıkamayan ya da geride kalan çocuğun bir ya da bir kaç arkadaşı ağacın tepesine ulaştığında ağızlarını ve ceplerini doldurdukları sırada, hem o çocukları tırsıtmak hem de bahçe sahibine haber vermek maksatlı yaptığı yüksek sesli puştluktur efenim..
söyleniş şekli ise hemen her ilde, genel olarak önce dalınan* meyve ismi, sonra "dalan var" ifadesi şeklindedir.Örneğin ;
çağlaya dalan var, duta dalan var, eriğe dalan var,bahçeye dalan var... şeklinde.
her ne kadar kötü bir şey gibi tanımlasam da bu ünlem şekli aslında bir eğlence aracıdır. bahçe sahibinin elinde sopa ile çıkmasını sağlayıp boğa önünde koşan ispanyol kalabalık tarzında bir atraksiyona sebebiyet verir. bazen iş bittikten sonra karınlar erik,çağla,elma,armut,ayva,çilek,böğürtlen... dolduktan, stoklar sağlama alındıktan sonra yapılır şen şakrak depar atılır. bazen rakip takımı dağıtmak için kullanılır. rekabet ama eğlence için o da. elma bitecek diye değil. eğlence budur be dostum. ve hayatımın en eğlenceli zamanlarıdır. bu şekilde bir çocukluk geçiren biri bunları asla unutmayacaktır.
şimdi nerden esti de aklına geldi diyeceksiniz, biraz önce gene yaptım bunu. evka-3lüyüm ben, eve giderken bir armut ağacı gördüm, ama tam armut değil, bilen bilir çördük deniyor -armutun küçüğü-.dalında görünce nasıl canım çekti. arkadaşıma dedim adetttir sen gözcü olacaksın. çıktım dala hiç armut yememiş kadar zevkle yiyorum. gırgır şamata. sonra gözüm bahçenin içinde bir öbek teyze olduğu gerçeğini seçiyor. fena utanıyorum. ee ben şey teyze mmm. teyze ne kadar özlemle armut yediğimi görünce yi yavrum yi diyor. ama bana ne bağışladığının aslında farkına varmadan. öpesim boynuna atlayasım geldi.
özlerim o günlere gitmek isterim.
çördükle ilgili bir de görsel vermeden biritirsem ayıp olur şimdi ;