Belki hatayı o an için düzeltebiliyor ancak sonrasında bakınca oradaki o daksilin bir fazlalık olduğu ve ortada bir hatanın olduğu anlaşılıyor. Bazı şeylerde böyle, hata yapsanız da anlaşılır. Üstünü örtseniz de fark edilir. Hatayı yapıp üstünü örtmek için uğraşmaktansa bazen hata yapmamak için uğraşmak daha iyidir.
ne kadar şerit daksil daha temiz bir iş çıkaracakmış gibi gelse de daha yarısı bile bitmeden ribon içeride döner veya sıkışır dolayısıyla atmak zorunda kalırsınız.
tükenmez kalemle yazılması farz olan sınavlarda 1. dereceden hayat kurtarıcıdır. kullanması zevklidir. çabuk kuruyanı makbuldür.
kokusu güzeldir yalnız solvent içerir. solunması sağlıksızdır.
bir de oje ve şerit şeklinde olmak üzere iki kardeştirler. yalnız şerit versiyonundan hiç kullanmadım. nasıl bişeydir, onu da bilmem.
oje şişesi gibi şişeli olup fırçayla sürülenlerinin artık sadee çok dar gelirli ofislerde bulunduğu, azıcık daha kaliteye önem veren yerlerde şerit versiyonlarını görebileceğimiz yazı düzelttirgeç. *
henüz bilgisayar, yazıcı gibi teknolojik nimetler ortada yokken, yani insanoğlunun yegâne yazı aracı(kalem dışında) daktilo iken, yapılan yanlışları düzeltme imkanı veren büro malzemesi. Daha çok daktiloda yapılan yanlışları düzeltmek için kullanıldığından olacak, adı "daktilo silgisi" ifadesinin ilk hecelerinden oluşmaktadır(dak-sil). Fakat ne acıdır ki yurdum insanı, özbeöz Türkçe olan bu sözcük yerine artık "tipeks" garâbetini kullanmaktadır.
dün gece sana verdiğim sözü tuttum bilmesen de. yazacağım dediğim mektubumu tamamlayabildim en nihayetinde. gözyaşlarıyla sırılsıklam olmuş, her satırında ellerimin kokusunu doya doya içine çekebileceğin hasret dolu mektubum. sana ulaştırmak için can attığım.. postahaneye gitmeden önce tekrar okudum, tekrar.. kabarıp coşan selden farksız duygularımın da tesiriyle içimden gelen her şeyi olduğu gibi aktarmayı başarmışım, her kelime sen kokuyor.. bir çok yazım hatası yapmışım, kıyamadım daksil kullanmaya.. her kelime sendin, seni silemezdim. hatamdın sen benim, hiç bir zaman düzeltmeyceğim, hiç bir zaman ders alamayacağım..düzeltmedim sen sandığım hatalarımı, daksil siler sanarlar, silmez o. hataları daha da yüzüne vurur insanların, sümen altı edilmiş hataları su yüzüne çıkarır bakmadan gözünün yaşına. biliyorum, silinmez yaşananalar, geri alamam hatalarımı, sen yine de olduğun gibi kal.. hatalarla ve yanlışlarla dolu..
Eskiden sıklıkla lazım olan, şimdiyse stajyerlerin fotokobi çekmedikleri zamanlarda kağıt üzerinde sanatsal aktivitelerde bulunmasına imkan tanıyan, güzel kokulu modası geçse de ofislerden eksik olmayan büro malzemesi
dolma kalem tükenmez kalem gibi silinmesi imkansız görünen kalemlerle yanlış yazıldığında imdada yetişen kapağında fırça içinde beyaz yapışkan * bir sıvı bulunan ufak şişe şeklinde bir icat nam-ı diğer tipp-ex!