devamında çok açık bir şekilde filmin konusu anlatılıyor. izlemediyseniz okumayın.
--filmin konusu--
anti kahramanımız dakota (bkz: eileen april boylan) küçük bir kasabada ailesi, arkadaşları ve bir müzik grubunda çalan erkek arkadaşıyla mutlu mesut yaşamaktadır. tek derdi insanların söyledikleri bütün yalanları anlayabiliyor olmasıdır. erkek arkadaşına tanıdığı insanlar arasında en az yalan söyleyenlerden biri olduğu için katlanabilmektedir. arkadaşlarının ise kendini düşündükleri için yalan söylediklerini biliyordur. tam bu sırada kasabaya erkek arkadaşının en yakın arkadaşı jonah (bkz: ian nelson) gelir. jonah dakota'nın kafasını fazlasıyla karıştırır çünkü dakota onun yalanlarını anlayamıyordur ya da jonah hiç yalan söylemiyordur. dakota zamanla bu ikincisinin doğru olduğuna inanır ve jonah'la aralarında gizli bir ilişki başlar. taa ki dakota jonah'ın bir yalanını yakalayana ya da yakaladığını sanana kadar.
filmdeki dakota da jonah da pek tekin karakterler değiller çünkü en basitinden sevdikleri insanların arkasından iş çeviriyorlar. ayrıca klasik güzel, düzgün çocuk- kız tanımına da uymuyorlar. geri kalan karakterlerin de film boyunca söyledikleri yalanları duyduğumuzdan kimsenin birbirinden hiç aşağı kalır yanı yok. ancak film bütün bu anti duruşuna rağmen eğlenceli bir film. her şeye sakince ve gerçekçi bir şekilde yaklaşıyor ve mutlu sonla bitiyor.
--filmin konusu--
boş bir zamanda eğlenceli ve sıcak bir film izlemek isteyenler için tavsiye edilebilecek, görüntüleri de oldukça güzel bir gençlik filmi.
dakota isimli genç kız, yalanları anlayabilme kabiliyetine sahip, genellikle mutsuz, gelecekten umutsuz bir teenagerdır. hayatla ve getirdiği zorluklarla mücadele etmeye çalışan bir süper kahramandır o. ama kendisinin de dediği gibi her süper kahramanın bir düşmanı vardır ve onun düşmanı ise jonah adlı tatlı bir keştir. sevgilisi, jonah ve okul arkadaaşlarıyla yaşadığı gel-gitleri konu alan müzikleri hoş bir filmdir.
