insan maneviyatına dair bir saptamadır. kişi davranışlarını altında yatan hakiki sebebler isimli çalışmamızın bir bölümü. anlatılanlar çoğumuzun ilim ufkuna deniz feneri tutacak. artık siz de yolunuzu kaybetmeden gidebileceksiniz. (bkz: persona ilim ve irfan vakfı)
evet daha evvelinde çilek yememiş bir kişinin, çileğin tadını ve rayihasını tecrübe etmediği için asla canı çilek çekmeyecektir. bu gerçek ışığında insanoğlunun seksüel yaşantısını inceleyelim. daha evvel hiç halvet tecrübesi olmayan bir hanımın da, daha evvel lezzeti idrakına varamadığı için canı çekmeyecek, bu mevhumu özlemeyecektir. ve dahi erkek kişi de daha evvel milli yahut ümit milli bir tecrübe yaşamamışsa eksikliğini çok az duyacak, hatta hiç duymayacak.
dul kalmış insanların yahut evliyken bir sebeb ile ayrı kalmış çiftlerin aldatma-sevişme istatistiğine bakacak olursak, bekar olanlarından daha fazla olduğunu görürüz.
bu bağlamda bekaretini yitirmiş bir bireyin, bunu daha kaç kez arzu edip kaç kez tekrar ettiği hep müphem olarak kalacaktır. bekaretin sağlıklı insanlar için var olan önemi buradan ileri gelir.
