3.sezonu nihayet bugün bitirebildiğim ve aklımda bir sürü soru işareti bırakan dizidir.
Bitmesine üzüldüm ama 2.sezonun sonlarından itibaren saçmalamaya başlamamışlardı desem de yalan olur.
Öncelikle dizinin başından beri girolamo'nun iyi olacağı zamanı bekledim. Adam en sonunda kendini peygamber ilan etti sonra da gitti koskoca papayi öldürdü. devamında neler yaşanacağına ve ona neler olacağına dair soruları sormadan edemedim.
Clarice orsini'nin ölümü beni en derinden üzen ölümdü, vespuccinin ölümünden sonra. Clarice ve muhtesem Lorenzo icin böyle bi son beklemezdim.
Vlad'ın ölümsüzlüğü ve kendini yakan, pencereden atan ha bir de zehirlemeye çalışan bir adama esprili yaklaşımı da güldürdü biraz. Haçlı seferine olan desteğinden bahsetmiyorum bile.
Ortaya çıkan da vinci'nin kardeşi onun da epey zeki bir insan olması, Da vinciyle birlikte kitabi okuyabilecek tek kisi olmasıfalan saçmaydı.
Ayrıca hadi Bayezid'i kurgudan dolayı öldürdünüz. Fantastik dizi diye ona tamam. En azından onu da da vincinin akıllara durgunluk veren icadıyla öldürseydiniz. Diziyi bi şekilde bağlamanız gerekse de bu kurgu aceleye getirilmiş, baştan savma gibiydi. Kötü değildi ama beklentilerimiz yüksekti yani.
Ama en önemlisi 3 sezondur yaprak kitabı diye anlatılan, dünyanın sonunu getirebilecek kitaba ne oldu. Hepsi italyayı kurtarmak için miydi. Koskoca yaprak kitabı italyanın belli bir dönemde düsman isgalinden kurtulması için yazılmıştı da kurtaracak icat tesadufen kayıp sayfaya mi denk gelmisti. Yoksa ihtiyaca göre kendini gösteren bi kitap mıydı o kısmı anlayamadım.
Labirente ne oldu, mitrasin ogullarini savasta katlettiğini farzedersek kazanan labirent olmuş olur en son mimar ortalarda geziyordu çünkü. Malum girolamo da halkın kollarındaydı.
Son sezon olmasa osmanliyla yapilan savaştaki tüm sacmaliklari görmezden gelip yeni sezonda sorularimizin cevaplarini alabilirdik belki.
Obsesif kompülsif gibi takıldığım dizi. Her stresli dönemimde farklı bir şeye sarmam bu sefer bu diziye takık olmamla sonuçlandı. Bazen tamamlamam gereken projeler öylece dururken aşırı vicdan yaptığım için sesini komple kısıp altyazıdan takip ediyor ve kendimi o şekil cezalandırıyor olsam da vazgeçemiyorum. Da vinci rolündeki abimizin porselen gibi parlayan yapma dişleri olmasa daha inandırıcı bulacağım bir de. Stalklar gibi izleyin izletin.
adamlar italyanları ingilizce konuşturmuşlar buna laf yapmıyorsun da türkçeyi konuşturabildikleri kadar yapmışlar uğraşıp buna laf yapıyorsun. bir de o zamanlarda öyle bir türkçe yoktu zaten.
3. sezonun tamamı bir günde yayınlanmış dizidir.
3. sezonun ilk bölümünü izledğimde ağır hayal kırıklığı yaşadım 2 senedir bunu mu bekledik diyerekten. gerisini de izlemedim zaten umarım izlerken hayal kırıklığım yerini pişmanlığa bırakır da o eski tadı tekrar yakalarım.
An itibariyle bitirdiğim ve ''ben şimdi ne izleyeceğim'' sorusunu sormama sebep olan dizi. Güzel diziydi. Erken finaldir falan derken final bölümü dizinin genel seyrine yakışacak kadar iyi olmamış ne yazık ki. Beklentinin yüksek olmasının nedeni dizinin ilk iki sezonunda fazla iyi gidiyor olmasıydı sanırım. Yine de son bölümüyle ve son sahnesiyle en azından beni yeterince tatmin edip veda etmiştir.
muhabbet eder gibi spoiler vermenin ırzına geçenlerin yorum yaptıği dizi. amk 2. sezonun finalini bitirdim demin, "o ne finaldi bee" diye entry girecekken üstteki şahıs sayesinde ne olup bittiğini öğrendim.
komik bir şekilde sona ermiş dizi.
başladığı yere bakıyorum, ilerleyişe bakıyorum ve sonuca bakıyorum... üzücü.
başlangıçta gizli tarikatler, büyüler vs şeklinde girip kafa kesen ışid çakması türklerle devam etmiş.
en komik kısmı ise drakulayı iyi yapmış, yetmemiş, en sondaki yıldırım sahnesi ile bol bol güldürmüştür.
ulan davinci hadi yaptın o uçurtmayı öyle şimşek salladı aşağı ve tam da dediğin gibi türklerin o zırhları çektiği elektriği hadi buraya kadar dediğin gibi olsun.
lan bildiğin 1000 kişinin arasına o derece büyük bir elektrik şoku, yani bildiğin hayvani güçte bir yıldırım düşürürsen davinci can cağızım, o yıldırım öyle bütün iyi adamları aşıp sadece türkleri yani boktan senaryonun kötü adamlarını öldürmez. alayınızı kızartma yapar. cız bız olursunuz evet da vinci herkesi öldürdün.
en sonda al rahim de zırh giymiş ki ölsün en sonda kalmasın diye. şaka gibin lan.
sen bu adamı en başta ne diye pazarladın en sonda ne diye sundun. labirent de boş çıktı, boynuzlu dediğinde yalan oldu. kısacası ne boka yaradığı belli olmayan bir sezon izledik. bir önceki sezondada amerika macerası boktandı. kısacası ilk sezon harici bok gibi bir dizi var elimizde.
tarihteki olayları fantastik şekillerde anlatan ve fantastik sebeplere bağlayan fantastik tarihi dizidir. uzun bir süre ara vermiş ve bütün sezonu internette dolaşmaktadır. fantastik kelimesinin bir cümle içinde kullanmanın bokunu çıkardığımın farkındayım ancak tarihi olaylar örgüsünü fantastik anlatırken 3. sezonla birlikte, özellikle son bölümde tarihi bölümü sallayıp tamamen fantastikleşmiş , fantaziye dönüşmüş dizidir.
türklere karşı çok fazla hakaret etmiş vs vs. lafları saçma bulduğumu baştan belirtmeliyim. adamlar papay sahtekar ,ı oğlancı ve sapkın yapmış , lorenzo medici'yi kardeşinin manitasına kaydırmış , floransa'nın annesini kocasının amcasıyla seviştirmiş , cosimo medici'yi tarikatçı yapmış , ki yeri geldiğinde da vinci'yi de oğlancı yapmışlardı. yani tarihin fantastik kısımları i tarihi olayları fantastik açıklama olarak bunları ele alabiliriz. dönemin papası etkisizmiş çünkü şehvet ve sapkınlık peşindeydi vs vs gibi.. yapraklar kitabı diye bir şey olması veya bunun peşinde da vinci'nin vespucci ile birlikte amerika'yı keşfetmesi de oldukça fantastik. niccolo machiavelli leo'nun çırağı olduğu için böyle parlak bi insan olduya getirmiş olabilirler o da okay. ki tarihte hiç tanışmamış iki kişi oldukları söyleniyor.ya da al rahim ve leo'nun annesinin garavel misali "hoop , burdayım! nasıl tak diye burdayım? saniyede! " diye görünüp durması da örnek olabilir. vlad'ın yanmasına , pencereden düşmesine , kılıç yemesine rağmen ölmemesi de olabilir tabii.. fantastik mantığıyla vlad'ın ölümsüzlüğü dışında hepsi güzeldi. kana ekmek banmakta mı işin sırrı nedir yani fantastik de olsa bir açıklama bekledim..
hepsi bir yana bunların hepsine tamam diyorum da , son bölümle alternatif bir tarih yaratmışlardır ve dizi gördüğüm en berbat finali yapmıştır. abi kıçı kırık escort lucrezia 2. beyazıd'ı nasıl öldürdü amk? cem sultan mı tahta çıktı hayırdır? adamın tarihte uğraşıp yapamadığını sokuk dizi finalinde yaptınız bu durumda ,ruhu rahat uyur heralde artık amk.
bunun yanında soru işaretleri dolu. baya ucu açık , bi bok açıklamamış , sanki aceleyle bitirilmiş sikko sopan bir son ve büyük bir hayal kırıklığı. türklerin leo'ya diz çökmesi , secdeye yatması falan da hoş bi sahne olmamış, ayıp oldu.. riario papa mı oldu nedir amk? medici'nin gücünü sikip gitti medici'ye ne oldu? mitras'ın oğulları ne oldu? labirente ne oldu? leo'nun annesi kitabı buldum diyodu kitaba ne sikim oldu? lorenzo leo dönerse kellesini alıcam dediydi , leo floransa'ya dönüyor?
incide gördüğüm "bu dizide türkleri aşağıloylar yaaa" tarzı bi başlıkla görüp "lan böyle dizi vardı da niye söylemiyonuz" diyerek başladığım dizi.
5 bölüm izledim ve dedim ki "koskoca da vinci yi gitmişler dr who yapmışlar". yani bu da vinci'nin böyle her olaya atlayan, aksiyonun merkezinde bi karakter olmaması gerekiyordu diye düşünüyorum. hatta atolyesinden sadece manzara seyretmek, gizli gizli kız kesmek için falan çıkması lazımdı. ama genede izlenir yani.
3.sezonun tüm bölümleri aynı anda malum ortamlara düşmüş ve bir çırpıda izlenmiş olan dizi. Final sezonu olduğu için öyle olaylar uzatıldıkça uzatılmamış. hızlıca ilerliyor. ya da tüm bölümler aynı anda düştüğü için bize öyle geldi.
gelelim final ile ilgili yorumlara. buradan sonra spoiler var izlemeyen lütfen okumasın.
leo'nun tasarladığı uçurtmalı yıldırım makinesi bir anda türk ordusunu 'allah'ın sopası yok' sözünü hiçe sayarcasına tepelerine yıldırımlar çaktırarak öldürüp savaşı kaybetmelerine sebep oluyor. bu pek olası bir durum değil fakat dizinin fantastik yapısına sığınıp böyle bir son yazmaları normal.
esas kızımız lucrezia'nın ulubatlı hasan misali yediği oklara rağmen son nefesinde uçurtmayı uçurması diziye yakışmayan bir klişe olmuş (bkz: uçurtmayı vurmasınlar)
riario idamdan biraz kolay kurtuldu gibi. yani sadece bi kişi çıkıyor 'bu adam tanrının canavarı bir haberci, kutsal biri' falan dedikten sonra muhteşem lorenzo yanındakine 'hatun kaç bunlar bizi yer' dercesine idam alanından uzaklaşıyor. Hop riario omuzlarda. Bu da pek bi kolay olmuş.
türkler şöyle gösterilmiş böyle aşağılanış kısımlarına hiç girmeyeceğim. dizi ulan bu neticede senaryo.
ayrıca yalan mı? adamların anasını ağlatmışız genişleme dönemimizde (bkz: mamma li turchi)
bu dizi hali hazırda bilmem kaçıncı sezonları devam eden dizilere göre devam etmeyi fazlasıyla hak edecek kurgu, mizah, aksiyon ve merak içeriyorken final yapması kabul edilemez.
Anlaşılan millet altyazı çıkmasını bekliyor ki, buralar dolmamış üçüncü sezonla.
Bu arada, ingilizcem çok da iyi değil beyler. Altyazısız izledim ama %80-85 anladım. Resimlere bakıp kitap okuyan çocuk gibi.
Neyse geleyim spoiler vermeye.
Book of leaves var ya, bulunmuyor. Onun yerine sadece bir sayfa üzerinden gidiyorlar.
Da vinci'nin kardeşi var, kız hem de. Gözler ve gülüş benziyor.
10. bölüme kadar çok da önemli olaylar olmuyor açıkçası. 10. bölüm çok hareketli. Nasıl desem, ölen ölene.
Ve kesinlikle birileri bu adamlara vlad tepeş'i iyi göstermeleri için para ödüyor. Bir filminde, 2. Mehmet'i öldürmüştü, bunda da ölmüyor. Adam melek gibi gösterilmiyor ama bu kadar iyilik de fazla.
4. bölüm çok güzeldi. Yeri çok farklı, hele 10. Bölümden sonra.
Bu arada sayfanın gösterdiği tasarım, çok iyi düşünülmüş bence. Tebrik ederim.
10. Bölümde, senariste, yapımcıya, oyuncuya, herkese küfredebilirsiniz. Ben bol bol ettim.
1 senedir çıkmasını bekliyorduk bir haftada 5 bölüm yayınlandı. yeni sezon başlayana kadar ben diziyi unuttum zaten anasını satayım sen 5 bölüm birden yayınlasan ne?
