dünyanın tam orta yerinde kendilerine mekan kurmuş cinlerin, bir taraftan tecavüz ettikleri kadınlardan peydahladıkları "yarı insan, yarı cin"leri kullanarak, diğer taraftan dünya liderlerini satın alarak dünyayı yönetmeleridir. çok acı bir durumdur maalesef.
işte bu yer, cinlerin, toparlak mafyasının, illuminatinin, her bi ibnenin bizden saklamaya çalıştıkları yer. bak burayı şu tarihi haritalarda da görebilirsiniz.
burası aslında agartha, lemurya, mu kıtası. adına ne derseniz, dünyanın ortasındaki gizemli yer burası. neden burası? çünkü agartha efsanelere göre dünyanın ortasında. ve dünyada derinlik olayı çok fazla olmadığı için, daha mantıklı başka yer kalmadı. zaten haritalarda görülüyor.
burada resimle göstereyim daha iyi. şimdi şu "rupes altifsima" yazan yer aynı zamanda adem'in gönderildiği "cennet", aynı zamanda agartha, lemurya, vesaire. hepsi aynı şey. şimdi şekilde de anlattım, orta dünyayı sel basınca, bilge kağan ve diğer krallar lemurya'yı terk ediyor. kala kala nuh aleyhisselam ve tebası kalıyor. ona da emir gelince o da gidiyor. kala kala adada sadece cinler kalıyor. işte ondan sonra cinler iyice sapıklaştılar arkadaşlar.
atlantis niye suya battı? atlantis, nuh tufanı, bilge kağan'ın mu kıtasından ayrılışı hep aynı olaylar. sadece "agartha" orada kaldı. çünkü o, cinlerin ülkesi ve havada duruyor.
şimdi agartha'nın piramit şeklinde olduğu görülüyor. bir çok kaynakta, uçan, kristal bir piramit olduğu ve güneş, ay ve yıldızların bunun manyetik çekimiyle yörüngede durdukları anlatılıyor. şimdi şu piramitlere kısaca göz atalım:
en altta, çamurdan yaratılan insan, ve en sağda da ateşin dumanından yaratılan cin. cin, ışıktan yaratılmamıştır. melekler ışıktandır ancak cinler ateşten yaratılmıştır. insanın ham maddesi de aslında ateştir. şöyle ki. lav yer yüzüne çıkar, sonra soğur, sonra toprak olur. insan topraktan yaratılmıştır. insan soğuk ateştir, cinse sıcak ateştir. eğer cin soğursa katılaşır ve insana nüfuz edebilir. ve bu resimdeki gibi, ara ırklar oluşabilir.
dünyayı cinler yönetiyor, ve başlarında da şeytan vardır. işte bu yüzden işimiz ras gitmiyor. işte bu yüzden kendilerini haritada gizlemeye çalışıyorlar.
işte bu yüzden dünyanın düz olduğu gerçeğine karşı var güçleriyle çarpışıyorlar. tek amaçları var, büyük tufan sırasında ellerinden kaçan köleleri geri getirmek. işte bu yüzden bunca baskı, bunca zulüm, bunca savaş, başımızda bunca firavunun kılıcının dolaşması.
bunların hepsi cinler tarafından destekleniyor. işte bu yüzden bazı insanlar, hiç ummadığınız ve "ulan bu adam mı ki" dediğiniz insanlar için ölümüne mücadele ediyorlar. çünkü onlar cinlerin büyüsü altındalar.
ancak allah, bunlara karşı insan oğluna yardım vaad etmiştir. yeter ki bizler neyle mücadele ettiğimizi bilelim.
Kardeş türkçe kelimeler okunduğu gibi yazılır demişsin de sen yanlış okuyorsun zaten. Aşağıda diye yazılıp okunuyor o. Madem telaffuz cahilisin o zaman en azından başkalarına ahkam kesme.
önceden dünyayı düz sandıkları için minyatürlerden arakladığı resimleri göstermiş, diğerleri ise kültürlerin tapınakları. mayalardan bir tane gördüm, mısırdan gördüm, yunanı göremedim. zigurat neden yok?
ben böyle şeylere bayılırım ama bunun cinle periyle ilgisi yok.
ayrıca mısır piramitlerinin ilerisinde işçi mezarları bulunmuştur.
şu yanlıştır bu doğrudur diye ahkam kesilecek bir şey yok. tüm yazılanlar farazi ama bir yerlerden bazı çıkarımlar yapmak elbette mümkün.
Bu çıkarımlarında yapılacağı yerler belli. birincisi Kuran diğeri arkeolojik kazılar sonucu ortaya çıkmış nesneler ve coğrafi bilim.
gok kubbeye kadar yolu varın bahsettiği Hz. adem'in yaşadığı yer yanlıştır. Bu noktada kesinlikle bilim ve islami öğretiler neredeyse mutabık gibidir.
islami öğretiler arap yarımadasının batısını işaret eder insanlığın başlangıcı olarak. Bilim ise afrika kıtasının batısını. Yani arada sadece Kızıldeniz var ve işaret edilen iki noktada birbirine çok yakın.
Tarihler konusuna hiç değinmeyeceğim konu iyice sulanacak ama ama hangi dünya tarihi kitabını elinize alırsanız alın mö 4000 yılında başladığını görürsünüz. hiç değişmez ve şaşırmaz. gerçeğin bu kadar basit olmadığını siz de bende gayet iyi biliyoruz. bu gün kazılarda bulduğunuz çekiç de karbon testi yapılıp mö 12000 yılında kullanıldığı ortaya çıkıyorsa gökten zembille mö4000 yılında dünyaya gelmiş olamayız. birşeyler var bilmediğimiz belli ki, tarih kitaplarına yerleştiremediğimiz.
2 kıta var. eskiden var olduğunu coğrafi keşifler sonucu ispatlanmış hatta kalıntıları bugüne kadar yaşamış.
Lemurya dan bahsedecek olursak onun bugüne kadar süregelen en büyük kalıntıları dağınık düzendeki volkanik Hawaii adalarıdır. yazarın paylaştığı lemurya haritası doğru yerinde değildir. bilgi kirliliğinin önüne geçmek amaçlı mu kıtasından bahsedilen ile lemuryanın aynı şey olduğunu belirtmek isterim.
Lemuryanın varlığı coğrafi olarak Atlantis kıtasından daha muhtemeldir ki hali hazırda inca ve mayaların atalarının da olduğu söylenmektedir.
üzerinde yaşayanlar cindir şeytandır gibi söylemler kanıtlanabilir bir şey olmadığından bu konuda ne denirse denilsin işkembeden sallamak olacaktır.
bu noktada asıl muamma Atlantis olmuştur.
Atlantis hakkında o kadar çok şey yazılıp çizilmiş ve bir o kadar da araştırma yapılıp eller boş dönülmüştür ki konu resmen arap saçıdır.
coğrafi keşifler lemurya kıtasında olduğu gibi Atlantis kıtasını desteklemez. dolayısıyla okyanus altı araştırması yapılması zorunlu kılınan insanoğlunun bu kıta hakkında keşifleri ise bir hayli sınırlı.
herhalde bunun en önemli öncülerinde biri de edgar cayce.
bundan 40 senen önce atlantisi bimini adası etrafında aramalıyız diye ortaya laf atınca araştırmacılar dünyanın bu noktasında odaklanmıştı.
araştırmaların tamamında bulunan bilgiler bir şekilde ya yarım bırakılmış, bıraktırılmış yada örtbas edilmiştir.
tüm araştırmalarıın en azından bir kısmını yazılı orijinal metinlerini bile ufak bir araştırmada bulabilirsiniz.
konu olan 2 kıta da bir efsane yada bir destan falan değildir. var olduğu bilinen bir gerçek ve kalıntıları da vardır.
ama bunların nedense ortaya çıkarılması istenmez çünkü sahte ve eksik dünya tarihi baştan sona değişmesi gerekecektir.
bu aralar ergencilik iyice meşhur oldu. piramitlerin mimari, oradaki gözün tarihi, yeryüzünün jeolojik açıklaması var ama anarşist yavrular yine gidip ezoterik saçmalıkları islami sosa bandırıp yemeye bayılıyor. bari şu saçmalıklara hz adem i, hz nuh u bulaştırmayın. mağara trolleri sizi.
konuya katkısı yok ama yazarların müsadesiyle bir açıklama yapacağım. bu konuyu 3 günde hazırladım. ilk 2 gün, bir şeyler, özellikle göremediğim, dişi bir şeyin bana musallat olduğu hissine kapıldım. öyle ki sanki böyle içimin sıvıları içten içe gidip yok oluyordu. oturduğum yerde anlamsız şekilde terlemeye filan başladım. tırstım gerçekten. sonra üçüncü günüsü felak ve nasın olduğu bir kağıdı katlayıp cebime koydum. ondan sonra da 2 gün geçti, 2 gündür rahatım. endişesi olan varsa bunu deneyebilir.
kızın biri geldi cin aşağı cin yukarı cin de demiyor 3 harfli diyor... Neyse efendim bir bakıma o deniz keyfinin aq du. Tabii zaten gıcığım hurafelere inanan 21. yy insanına dedim
"ben cine mine inanmıyorum aq!" ergeniz o zaman sert çıkıyoruz. kız da sert mizaçlıydı zaten.
bana demez mi "o zaman sana göndericem bu gece bir sürü"
ben de dedim ki.
"alayını gönder hepsini s.kmezsem adam değilim!"
Kız bozuldu tabii ama bizim arkadaşlar altına sıçtı gülmekten..
ertesi gün ve onun ertesi günü ve onun ertesi günü kızı hiç görmedim. dahası kızı bir daha hiç görmedim.
öyle atar tutarsan cin çarpmıştan beter olursun işte...