o gün, bugün...
ama hala değişen bir şey yok hala suriye ile düşmanız.
hala türk,kürt kavga ediyor.
hala kardeş kardeşi vuruyor,
bunlar sadece takvim yaprağı üzerinde kalmış değişen bir şey yok kabul edelim artık.
o gün, bu gündür. savaşı kim sever ki; insanların çıkarı uğruna katledilen milyonlarca insanın anısına değer katmak için bugün seçilmiştir. barış günü 1 gün olmamalıdır. bence hergün barış günü olmalı huzurlu bir yaşam sürmelidir insan oğlu.
BUGÜN 1 Eylül Dünya Barış Günü... Mü acaba?
Türkiye' ye göre Dünya Barış Günü 1 Eylül de, dünyanın geri kalanını buna inandırmamız gerekiyor.
Çünkü Birleşmiş Milletler' e göre Dünya Barış Günü 21 Eylül.
1981' den bu yana, tam 30 yıldır 21 Eylül' de Barış Çanı çalınıyor BM' de falan filan.
BM savaşların sona ermesi hakkında demeç demeçliyor, kâğıt üstünde el ele tutuşup sevgi çemberi oluşturmamız gerektiğini duyuruyor âdet yerini bulsun diye.
Peki 1 Eylül nereden geliyor?
1939' da Nazi birlikleri Polonya' yı 1 Eylül' de işgal ediyor.
Doğu Bloku ülkeleri de faşizme karşı direnişin başladığı tarih olarak gördükleri bu tarihi Dünya Barış Günü olarak kutluyor.
Ne zamana kadar?
SSCB, dolayısıyla blok dağılana kadar.
Artık sadece Türkiye' de ve yavru vatan Kıbrıs’ta geçerli bir tarih 1 Eylül.
Bu tarihte kutlayan başka bir yer daha yok haritada.
Askeri operasyonları ''gol'' efektiyle yayınlayan televizyonların bulunduğu, konjonktürün/hükümetin nabzına göre bir açılımlanan bir şahin kesilen borazanların biteviye öttüğü, ülke tansiyonunu pusuların, baskınların alçaltıp yükselttiği, gencecik evlatların tabutlarına kapanan acılı insanların ''Artık yeter'' cümlelerini silah seslerinin boğmayı hep başardığı, ''Diyalog çok mühim'' diyenin iki gün sonra kendi gibi düşünmeyeni açıkça hedef gösterdiği, bir kardeşe Barış adı verilirken diğerine kafiye olsun diye Savaş isminin verildiği (Tolstoy hayranlığı da olabilir tabii!) bir memleketiz.
Ha 20 gün önce, ha 20 gün sonra...
Barışı önce kalpten isteyelim, takvimi ayarlamak kolay iş.
Barış Günü' nüzü kutlarım.
ister bugün kullanın bu tebriki, ister saklayın 20 gün sonra kabul edersiniz.
--spoiler--
Kadıköy kutlamalarında ortalığın cehenneme döndüğü gündür.
Onlarca durağın camı indirilmiş.
Kamuya ve belediyeye ait binalar tahrip edilmiş.
Polisin kurduğu barikatlar denize atılmış. Ben gittiğimde deniz polisi bunları denizden çıkarmakla meşguldu. Yerdeki cam kırıklarından dolayı otobüsleri kullanan insanlar yaralanıyordu hala.
Bankamatiklere molotof atılmış.
Bazı vatandaşları tutup denize atmışlar.
Atatürk büstünü aydınlatan projektörler paramparça.
Yerde ise apo ve dtp bayrağı gördüm. Şöyle kuvvetlice tükürdüm üzerine.
Polis ise bunlara gaz bombası atmış. Bu kadar mı? insan hakları insanlar içindir. Miting'e molotofla, taşlarla , sopalarla gelindiği nerede görülmüş? Bu insanların beceriksizliği malum, kendilerine yetiyorlardı ancak artık bize de zarar veriyorlar. Çok isterdim kadıköyde bunlara iyi bir meydan dayağı atılsaydı şöyle en temizinden. Tepede uçan helikopterden de çekselerdi de bizde isleyebilseydik.
Eklemek istediğim birşey daha var. Kadıköyü bilenler bilir. iskele, duraklar ve büfeler yanyanadır. Haydarbaşa garının hizanın başlayıp kıyı şeridi Atatürk büstüne kadar harap edilmiş. Edilmeyen yerler var. Nereler mi? Kürt kökenli vatandaşların çalıştığı balık ekmek ve döner satan büfeler. Al bir de buradan yak.
yine o saçma sapan günler kavramından biridir. dünya barış günü dünya bilmem ne günü dünya öyle olmadıktan sonra ben o günü kutlamışım da ne büyük bir şey olmuş.
her zamanki gibi rus kızlarını yere göğe sığdıramayıp kürtleri yerin dibine geçirmekle meşgul olan sözlük ahalisinin hiç de bi yerinde olmayan gündür. kutlu olsundur. ırk etiketlerininden arınık, başka bir coğrafyada ve renkte doğduğu için kimsenin 'öteki' sayılmadığı zamanlarda da kutlamak nasip olur umarım...
dostluklar kurulsun insanlar gülsün
barış güvercini uçsun dünyada
yok olsun kötülük düşmanlık ölsün
barış güvercini uçsun dünyada" yaşasın dünya barış günü.
(bkz: yurtta sulh cihanda sulh)
yaşasın dünya barış günü. kapitalizm ve sömürgecilik yüzünden çıkan savaşlara ve ölen insanlara inat yaşasın dünya baarış günü yaşasın halkların kardeşliği.
her kavramı bir güne tıkıştıralım gerçeğiyle uğraşmayalım anlayışının günüdür.
anneler gününü kutlayalım, sonra annemizi camdan atalım durumu.
(bkz: anneyi camdan atma isteği)
1 eylül günü kutlanan gündür.işin ilginç yanı bugün 1939 yılında 2.dünya savaşı çıkmıştı.onun anısına savaştan sonra bir daha kan dökülmesin diye ilan edilmiş bir gündür.fakat yalan olmuş gündür.ne yapalım işte "umut fakirin ekmeğidir"diye boşuna dememişler.bizde böyle kutluyoruz bugünü canlar.
pek bi ortada kalmış gündür, kara mizah gibi birşeydir böyle bir dünyada barışı düşünmek. Güzellik yarışmalarındaki adayların world peace demesi gibi...
yaşasın barış, kahrolsun bilmem ne sloganlarının türlü çeşitli amaçlar ve ayrımlar için atıldığı, "kutlamalarında" her daim kavgaların yaşandığı, kendine faydalı-kendine anlamlı, acıklı, çaresiz ve tarihi savaş tarihinden ibaret olan dünyada şaka gibi günlerden biri.
hiçbir şey olmamasından daha mı değerli: belki. ama bu vicdan rahatlatma kolaycılığı, bu ucuz anlam arayışı, bu belirli günler ve haftalar anlayışı...yine de yılda bir gün değil de her gün hatırlamak gerekli efendim barışı!