Zorla oynatmak , pastayı değişik şekil ve figürlerde yemeye zorlamak, takı takılırken tanıdık tanımadık kim varsa elini öpmek ( verdik parayı öp bakalım der gibi gülümseyerek yüzünüze bakarlar aynı şekilde sizde genelde o tavırdasınızdır), bir türlü bitmek bilmeyen istekler zinciri. Köprü bitmek bilmiyor yaniii.
olmaz aga olmaz böyle damatların hakları da düşünülmeli ve sevişme eylemi düğün sabahına alınmalı. yoksa kimse bizden düğün günü dalgın ve huysuz olmamamızı beklemesin.
" gelinin ve damadın yakın akrabalarını piste alıyoruzdan.. " sonra oluşan hengamedir.
baba : zürafa ! hadi oğlum bak zahide ablanın düğünü, kalk oğlum.
zürafa : yoqkh !
anne : hadi züroşum gel, abu gucu cici canım oğlum benim.
zürafa : züroş kim lan ?!
abi : kalksana lan ! hırt !
zürafa : ben gidiyom. içecem bahçede hadi kolay gele.
sen ne zaman evlencen sorusu
kalk oyna diye dürtükleyen uzaktan akraba
kafalarında bir yığın joleyle tip tip bakan oğlanlar
bayık bir yaş pasta
ve ter kokusu eşliğinde çeşit çeşit parfüm.
takı törenidir.
ay garibim gelinle damat dikilirler de dikilirler.
bir sürü insanı öpmek zorundasındır.
bir de sevdiğin sevmediğin herkesle fotoğraf çektirirsin.
ayyyyy...
hem o kadar sıkıntı çekip düğüne gidicem. hem altın takıcam. hem de sırada beklicem. bir de o merasim sırasında hiç bir hareketlilik olmaz. insan geçici süreyle bir halay neyin başlatır insanlar eğlensin diye. Efendim paraya kıymaz 2 dansöz göstertir. yok kalmadı böyle ince düşünceler.
taki töreni sirasinda ya mahalleden ya aileden birinin cikip berbat sesiyle sarki söylemesi. birde biz küccükken elinde sopasiyla piste atlayan cocuklara vuran adamlar vardi. (bkz: lütfen cocuklarimizi pistten alalim)
kimin ne taktığını takip etme çabası. kamera sistemi çıktığından bu iş kolaylaştı. akşam evde izleniyor, yorumlar yapılıyor.
-pintiye bak, biz onun oğluna küçük taktıydık.
-bütün çocuklarını evlendirdi ya, geri gelmez diye artık para da takmaz.
-vay benim biricik halamın oğlu nasıl da takıyor burma bileziği.