neo-ittihatçilerin yapacağı eyleme katılmayacak yazardır.katılmaması için katılmasından daha çok sebebi vardır ve bunlar:
-add başkanı ve eski Jandarma Genel Komutanlığı ünvanları bulunan iki defa darbe girişiminde bulunmuş biri olan şener erygur
-bilim ve öğrenci düşmanı yökün halef ve selefi olan teziç ve gürüz arkasında yürümemek,yökün kuruluş tarihinde protesto eden öğrenciler şimdi onlarla omuz omuza bu nasıl bir beyin lezyonudur.
-avrupanın götünü yalamak için türkleri barbarlıkla şuçlayan muhammed ismine tahammül bile edemeyen çydd başkanı türkan saylan
-siyaset-medya işbirliğini göz önüne seren eski mitçi 3 milyon dolarlık adam tuncay özkan
işte bu nadide şahsiyeletlerin arkasında yürümeyi midesi kaldırmayan yazarın yapacağı eylemdir.daha sayamıcağımız nicesi vardır bunların içinde.ne laiklik ne cumhuriyet düşmanıdır bu yazar sadece bu adamlara prim tanımak istememektedir.
e: mitinge katılan eleman
e2: mitinge katılan başka eleman.
o: ofkeli kalabalik
e: geliyor musun mitinge ?
o: niçin gidiyorsunuz ?
e: oluuuum, bir sürü kız da gidiyo sen de gel.
o: hmm
e2: pşşt, yarın otobüsle gidicez ankaraya sen de gelsene.
o: sınavlarım var benim, gelemem.
e2: olsun lan yatıya gitmiyoruz ya, döncez hemen. Hem bak çok kız gidiyor bizim fakulteden.
o: ooof, off!!
Şimdi söyleyin, bu diyalogları yaşayan kaç yazar gider ki ?
kimse kimseyi zorla mitinge çağırmıyor,dolayısıyla herkes özgür iradesiyle karar verebilir gidip gitmemeye.
fakat başlık hem anket olması açısından can sıkıcı, hem de açıkça mitingi düzenleyen kurum ve kuruluşları ve hatta mitinge katılacakları aşağılaması ve kışkırtması açısından gereksizdir.
o zaman sen de evinde çay iç ve bu ülkenin hali ne olacak diye düşün yazarlarıdır. arkasında ne olursa olsun bu bir tepkidir, saygıyla karşılanmalıdır. bunu beğenmiyorsak başkalarını da yapalım. bizi yönetenleri bizim hakkımızda karar verenleri meclis duvarları içerisindeki insanlar olmaktan çıkaralım. ya da onlara kendimizi hatırlatalım lütfen.
belkide "katılma" eylemini düşünsel yönde bile yapmayacak yazarları sorgulayan başlıktır. mitinge düşünce olarak, kafa olarak katılmakla, fiziksel olarak katılma arasında fark yoktur. bu farksızlığı anlamak için okur yazar olmak kafidir.
Ayrıca, mitingin cumhuriyet ile alakasını sorgulamak abesle iştigaldir. mitingde karşıt düşünceleri konu edilecek herşey ve herkesin Atatürk ilkelerine karşı olduğu bilindiğine göre, mitingin konusu otomatik olarak yine cumhuriyet olmaktadır, dikkat çekilir.
özgür iradelerine en çok saygı duyulması gereken kişiler topluluğudur. katılacaklardan hiçkimse çıkıp da katılmayacaklara "sen niye katılmıyorsun , tepkisiz mi kalacaksın?" diyemez. bunu diyenin zaten cumhuriyetle bir işi olamaz. cumhuriyet tanımında, amacında hür iradeyi barındırıyorsa tabi. çünkü bu ülke maalesef "cumhuriyeti savunup, laikliğe toz kondurmayıp, hür iradeye tecavüz eden insanlarla" da doludur.
yapılacak mitinge katılımı vatandaşlık görevi addetmiş, herkesi kendileri gibi düşünmek zorunda bellemiş, vatanseverliği ipotek altına almış beyinlerden olmayan yazarlardır.
kesin başka planları olan, ankaraya otobüs bileti bulamamış, o gün sınavı olan, hasta olan... vs insanlardır. *
gerçi bu ülke "anıtkabire hükümeti yıkmaya mı gidiyorsunuz" ya da "anıtkabire 29 ekimde gidilir mi, çaput bağlamaya mı gidiyorsunuz" diyen, diyebilen insanlarla doludur.
bu ülke "aman bekleyin ordu el koyar nasılsa, bir mitingle mi düzelecek herşey" diye düşünen insanlarla doludur.
bu ülke "tepki vermesek de olur, ne olacak ki" diye düşünen insanlarla doludur.
bu ülke "yüzde bilmem kaç oy almış bir hükümete böyle yapılmaz canım arkadaşım" diyen insanlarla * doludur.
bu durumda katılmayacak insan mı, çoktur. tepki gösteren insan sayısı mı, diz boyudur. sabote etmek insan mı, bir doludur.
bunların hiç biri değil, önemli olan, her daim kıç cebinde, çantada, cüzdanda taşınılan nüfus cüzdanındaki bayrağıma bakarken yüzü kızarmasın diye katılmalı insan..bir okul önünden geçerken, orda atatürk büstü varsa yüzüm kızarmasın bari diye katılmalı insan..katılmak istemeli, en azından yüreği orda olmalı.
çünkü insan inanmalı : "en kötü tepki bile tepkisizlikten iyidir."
ha herkes özgürdür isteyen gelip yürür milyonlarla birlikte, isteyen evinde televizyon başında helal olsun der ve koşar meydana, isteyen hiç katılmaz "bence samimi değil bu" der, isteyen "ben hükümetimi seviyorum (!)"der..ve büyük bir çoğunluk korkar mitingden, gitmez..ve bir kısmının da yüreği ordadır ama önceden yapılmış planları vardır, uzaktadır, hastadır..vs gidemez.
cumhuriyet'e sahip çıkmayan, "ne yürüyüp yorulacam oralarda" gibi bir düşünceye sahip olan yazarlardır... *
o gün karı/kız peşinde koşma, evde oturup masturbasyon yapma, gece gideceği bar için hazırlık yapma, gece eve atacağı kızı msn de kandırmak için kıç yırtma, alacağı üç kuruşluk maaş için çalışma, lost'un kalan bölümlerini izleme, belki uyumak vs.vs. gibi şeyler yaparak geçirecek yazardır...
ya da hiçbir şey yapmayıp sizin o mükemmel beyinlerinizin kavrayamadığı sebeblerden dolayı evinde destek verecektir...
unuttum; yobaz, şeriatcı, pkk vs.vs. gibi cumhuriyet karşıtı olmalarıda muhtemeldir...
şimdi sen bu mitinge gidince kendini cumhuriyet koruyucusumu sanıyorsun?
ben de zamanında birçok mitinge katıldım ama sonuç yine sıfır, yorulduğumuzla, susuz kaldığımızla yetindik...
siz katılın gençler, hatta kitleler katılsın ama o mükemmel kafalarınıza sokun korumak istediğiniz şeyler yüzünden bu durumdayız...
%34'lük toplamın büyük bir bölümü bu gidişattan rahatsız ama sizler herkesi bir kalıba sokmak hevesinde olduğunuz sürece hiçbir şey daha ileriye gitmez...
Bir de insanları daha hiçbir yorum yapmadan sınıflara ayırmayın...
peşin edit: saçma salak nedenler üretmeyin... kişisel özgürlüktür isteyen katılır, isteyen katılmaz... bilmeden insanları fişlemeyin benim mükemmel beyinli arkadaşlarım....
2007 yılında tüm kamplar yıkılmış, bloklar çökmüş olmasına rağmen her türlü kitlesel eylemi dışlamaya çalışan ve kendi korkularının üzerine gidemeyen güruhtur.
cumhuriyetine sahip çıkmak yerine büyük ihtimalle bir tv şovuna gidip orasını burasını açacak mankenlere, sanat yapıyoruz diyen dansözlere alkış tutmayı yeğleyecek yazarlardır. sözlükten soğuma nedenleridir.
çeşitli sebeplerden katılamayacak yazarlardır.şimdi efendim katılmamak için türlü türlü sebep olabilir...akplisindir veya değilsindir ama cumhurbaşkanlığı seçiminde kimin cumhurbaşkanı olacağı senin .iklemediğin bir konudur olabilir...veya zamanın yoktur provakasyondan çekiniyosundur -ki bunu anlarım- olabilir.ancak yok efendim acıyorum size yok efendim demokrasiyi içlerine sindirememişler işte ben buna .ötümle gülerim.birincisi efendim rte darbeyi ne kadar istemiyorsa ben ondan daha çok istemiyorum..ikincisi demokrasi derken ne tür bir demokrasi...hükümetin ilk 6 ayda yaptığı 267bin devlet kademesi ataması mı demokrasi!?%35le tek başına iktidarı yakaladık bir daha daolmaz bu o zaman ikebildiğimiz kadar .iikelim mantığı mı demokrasi!? şimdi evet adamlar tek başına iktidar tabi istediklerini yapacaklar bunu sindiremiyorsan demokrasiyi sindiremiyorsun demektir diyenlere de neremle güleceğimi şaşırdım şöyle ki:şimdi sırf bunu yapacak yetkileri var diye -üstelik o yetkilerinin bitmesine aylar kala- daha önce kendisi hakkında hazine arazisine villa yapmaktan 11 ay mahkumiyet kararı bulunan,el kadı gibi bir dallamaya ben kefilim diyen,bu millet istiyorsa laiklik tabi ki elden gidecek diyen,şeriatçıyız elhamdülillah diyen,anıtkabirde sap gibi dikilmeye gerek yok diyen bir insanı cumhurbaşkanı yapmak demokrasiyse eğer ve biğz bunu içimize sindirmek zorundaysak,kemal anadolun da dediği gibi anayasa mahkemesine gidildiğinde çıkacak her türlü kararı ve bundan sonraki parlamento nun bu dönem milletvekilleri hakkında alacağı kararları mahkemeye sevkedildiklerinde çıkacak sonuçları,yüce divan süreçlerini ve ortaya çıkacak sonuçlarıda aynı demokrasi çığırtkanları da içlerine sindirmek zorunda kalacaktır.görünmez bazı teamüller vardır sen eğer şimdi çıkıp bunların hepsini yıkıp demokrasinin sonucu olduğunu iddia ederek genel kamuoyunu eğer iplemezsen gün gelir devran döner aynı demokrasi seni üzer...