halkın oylarıyla getirilen sistemdir. sıradan basit evrakları malum zihniyetin aylarca bekletip sistemi durdurma noktasına getiren sistemi yerine reisin daha hızlı işlemlerin yürüğü sistemi monte etmiş işler hızlı yürür hale gelmiştir. şimdi burada istemezük diyen kamiller yarın kendileri iktidara gelirse aaa ne güzelmiş deyin çökme yapar kaldırılmasını istemezler. gerçekten çok yazık..
derhal parlamenter sisteme dönülmesi gerektiğini düşünüyorum. herkes sorumluluk almalı, her karar tek kişinin yetkisine bırakılırsa işte o zaman aksama olur, çift başlılık diye eleştirdikleri sistemde herkesin bir görevi vardı.
pademide 5 er tane maskeyi dağıtamayanlar için "işlemler hızlansın diye getirdiler" diyen bazı aklı evvellerin savunduğu sistemdir. he amk başkanlık geldiğinden beri hiçbir iş aksamıyor. sanki cumhurbaşkanı başbakan varken arayıp ona soruyordu "ahmet/binali şu işi nasıl yaparız" diye. onlarda "olmaz o işi öyle yapamazsın sayın erdoğan" diyorlardı. veya meclise danışıyordu şu kanunu geçirmemiz lazım diye. şu yaşıma kadar çok aptallık gördüm ama bu malum parti seçmeninin bir kısmı kadarını bırak benim görmemi dünya tarihi bile görmemiştir..
bir de sistemi halk seçti sindireceksiniz diyorlar. hangi halk ? şu "resmi gazeteye inanmayın yalan onlar" diyen halk mı yoksa akp içerisinde hiç fetöcü olmadığına inanan halk mı. yoksa sırf birilerinin inadına oy veren halk mı. yoldan çevir referandumda evet oyu vermiş her 10 kişiden en az 8 tanesi neye evet dediğini hala bilemiyordur. biliyorum diyenlerde bizim buradaki sivri zekalılar işte. evrak işleri hızlanmış çift başlılık ortadan kalkmış işler daha hızlı yürüyormuş. lan eskisinden daha yavaş yürüyor işler çünkü en tepede oturup her şeye karar veren adamın dünyadan haberi yok. çözüme ulaşması gereken bir mevzuyu ona izah edene ve onunda karar vermesine kadar mevsimler değişiyor.
Sistemin 4. yılını geride bırakırken uçuş raporuna şöyle bir göz atalım.
` Ekonomi zorda
`
2018'de dünyanın en büyük 17. ekonomisi olan Türkiy
e, 2021 yılı sonu itibarı ile 21 . sıraya geriledi. 891.8 milyar dolar olan milli gelir 793 milyar dolara düştü. Milli gelir, 98 milyar dolar kayba uğradı. Kişi başı milli gelir 10.694 dolar iken 9.374 dolara indi.Merkez bankası, borçlar düşüldükten sonra net 36 milyar dolar rezerve sahipken, tek adam rejiminin ardından eksi 54.5 milyar dolara geriledi.
2018 Haziran'da 1 dolar 4,60Tl iken bugün 17,21, 1 Avro 5,35 TL iken bugün 17,56 TL oldu. Akaryakıta zam yağdı. 6,24 TL olan benzinin litresi, bugün 25,32 TL'ye, 5,69 TL olan motorinin litresi , bugün 24,74 TL'ye yükseldi. 1 TL olan 200 gr ekmeğin fiyatı 4 TL'ye yükselerek 4 kat arttı. 58 TL olan kuşbaşı etin kilosu, bugün 136 TL'ye satılıyor.
Yıllıķ enflasyon 2018'de % 20,3 iken, TÜiK rakamlarıyla yıllık 78,85 oldu. Yaşam pahalılığında Venezüela, Sudan, iflas etmiş Lübnan , savaştaki Suriye, Zimbabve'nin ardından dünyada 6. sıradayız.
2018 sonunda Hazine'nin iç ve dış borçları toplam 1 trilyon 67 milyar 115 milyon TL iken bugün 3 kattan fazla artarak 3 trilyon 363 milyar 604 milyon TL'ye yükseldi. Yurttaşların Haziran 2018'de bankalara olan borcu 526 milyar lira düzeyindeyken 2022 Mayıs'inda 1 trilyon 284 milyar TL'ye yükseldi. % 237 oranında arttı. KOBi'lerin borcu 550 milyar TL iken 1 trilyon 506 milyar oldu. Borç üçe katlandı.
Türk-iş, Haziran 2018'de dört kişilik ailenin açlık sınırını 1.714 TL olarak hesaplamıştı. Bu rakam, 6.319 TL'ye yükseldi. 2018 sonunda icra dairelerinde 18 milyon 680 bin olan dosya sayısı, 1 Temmuz 2022 itibarı ile 23 milyon 826 bine çıktı.
2018'de 49 milyon 43 bin 763 kutu olan antidepresan kullanımı, 2021'de 59 milyon 641 bin 14 kutuya yükseldi.Antidepresan kullanımı 5 milyon kutudan fazla arttı.
Türkiye, 2018'de Dünya Hukukun Üstünlüğü Endeksi'nde 113 ülke içinde 101. sırada yer alıyordu. 2021'de ise 139 ülke arasında 117. sıraya geriledi. 210 ülke ve bölgenin karşılaştırıldığı Dünya Özgürlükler Raporu'nda haklar anlamında "özgür olmayan" üljeler kategorisinde yer alan Türkiye'ye, son raporda da yine aynı kategoride yer verildi.
Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk kabinesinden bugüne dek pek çok isim ya "görevden affını" istedi veya görevden alındı. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, Çalışma, Sosyal Hizmetler ve Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Cahit Turhan "görevden affını" isteyen ve görevden alınan isimler oldu. Sistemin ilk kabinesindeki 7 kuşi gitti. Hatta Beat Albayrak'ın yerine gelen Lütfi Elvan da görevden affını istedi.
CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut'un yaptığı "Tek Adam Rejimi'nin 4. yılı Raporu'nda" kanımca eksik olan adli vaka özellikle de cinayet rakamları. Bu değerler de raporlansaydı değerlendirme daha sağlıklı olurdu.