cumhurbaskanini halkin secmesi

entry101 galeri0
    101.
  1. Hangi halk denilmesi gereken mevzubahis.Yok yani göbeğini kaşıyan adamları halkdan sayıyorsanız sandığa gitmeye hiç gerek yok.
    3 ...
  2. 100.
  3. dağıtılacak çuval çuval kömürlerin,paket paket erzakların habercisidir.
    1 ...
  4. 99.
  5. bilip bilmeden herkesin konuştuğu konu. burada size anyasa hukuku anlatmayacağım şimdi, ki istesem anlatabilirim, ama bilmeniz gerekn bir kaç nokta var.

    -öncelikle, parlementer rejim de cumhurbaşkanını halkın seçtiği ülke finlandiya falandır. yani uyduruk, ufak, siyasi olarak mülyaim ülkeler... ha bir de fransa var o yarı başkanlık rejimi yani çok değişik bir şey ama bizimki de ona benzeyecek. ki bu rejim fransa da kriz yarattı mı, yarattı. şimdi işliyor ama adamların ağzı ayndı işletmesini biliyorlar.
    şimdi siz soracaksınız sorun nerde? ben size diyeyim, cumhurbaşkanı makamı gereği sorumsuzdur ve bundan dolayı yetkisizdir, ama halkın seçtiği... yani seçim meydanlarından gelen bir cumhurbaşkanı yine siyasi olarak sorumsuz olur mu? olmuyor işte. anlamadınız mı? detaya girmiyorum özel mesaj atınız.

    -sonra bir de uygulamada bir sorun göreceğiz efendiler. bu cumhurbaşkanı az önce değindiğimiz gibi meydanlardan geleceğinden muhtemelen her siyasi partinin bir adayı olacaktır. ki partinin cumhurbaşkanına aday göstermesi zaten gariptir o ayrı mesele. neyse işte bu siyasi partinin adamı meydanda seçim propogandası yapacak mıdır? evet. yani vaadler verecektir, oysa yetkisi yok. e o zaman, adam göreve gelince haddini aşacak mıdır? yes the patates. peki parlementer rejimde öngörülen, tarafısız hakem niteliğindeki cumhurbaşkanına ne olacak?*
    yani işin kısası cumhurbaşkanını halkın seçmesi yararlı bir şey olsaydı parlamenter rejim tarihe karışırdı. unutmayın ki yarı başkanlık rejimi "ucube" bir rejimdir ve fransa haricinde çok da yararlı olmamıştır. başkanlık rejimi ise muhlefetin olmadığı appayrı bir parti sisteminin olduğu amerika dışında başarılı olmamıştır. hatta başkanlık rejimini deneyen latin amerika ülkeleri bol bol darbe görmüştür.

    evet canlar siz siz olun bilgi sahip olmadan fikir sahibi olmayın, ha ben çok mu biliyorum? efendiler konu hakkındaki en taşşaklı görüşler bunlar. ve bunların mimarı ben değilim hukuk otoriteleri. ha ben hukuk okuyorum da biliyorum siz bilmiyorsanız çok atıp tutmayacaksınız.
    1 ...
  6. 98.
  7. bunuda biz yaparsak millet vekilleri ne iş yapacak?
    2 ...
  8. 97.
  9. halkı cahil gören kesimin kabullenmekte zorlanacağı durumdur. halkın seçeceği cumhurbaşkanı halkın içinden olacaktır ve halkın seviyesine inmeyi bilecektir, işte halkın seçmesi bunları sağlayacaktır.

    öbür türlü ne olmuş bir bakalım;

    10. cumhurbaşkanı ahmet necdet sezeri ele alırsak kendi memleketi afyonda deprem ziyareti için gidiyor, arabadan inmeye tenezül bile etmiyor.. şimdi buna bakıp da bu cumhurun başkanı bu adam diyebilir miyiz? deriz ama pek bir biçimsiz durur be..
    cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle seçilmiş kişi cumhuriyeti unutup saltanat sürmeyecek.
    0 ...
  10. 96.
  11. eğer yarı- başkanlık ya da başkanlık sistemi öngörülüyor ve bu yüzden cumhurbaşkanını halk seçecekse bu parlamenter sistemin dışına çıkmak demektir. yani mevcut sitemi kaldırıp yerine başkanlık sistemini getirmek gerekir. bu tartışılabilir. ama bunun için yargı daha bağımsız ve daha güçlü olabilmeli, gerektiğinde bu adam tehlikeli değiştirin diyebilmelidir. uygulanan ülkelerde yargı bunu daha önce diyebilmiştir.
    evet türkiye'de diyemeyecek oluşu sadece bir öngörüdür. ama eğer ülke başkanlık sistemine götürülmek isteniyorsa bunun ilk adımı cumhurbaşkanını halkın seçmesini sağlamak değildir.

    eğer cumhurbaşkanını halkın seçmesi böyle bir amacın ilk adımı değil de "meclis 367 nedeniyle cumhurbaşkanını seçemiyor o yüzden böyle bir çözüm bulduk" çıkmazı ise bu bulunan çözüm sadece ve sadece çözümsüzlüktür.

    yalnızca atama, yasa kabulu ve resepsiyon düzenleme gibi yetkileri bulunan bir cumhurbaşkanını halkın seçmesi sadece ve sadece gülünçtür.

    buna "işte demokrasi", " egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" gibi söylemlerle destek veren kişilerin de o kelimelerin anlamlarını, içerdiklerini incelemeleri gerektiğini düşünüyorum. populist söylemlerin ardına takılıp evet-hayır denemeyecek kadar ciddi bir durum olan bu oylama bir evet- hayır yarışması değildir.

    kendi adıma mevcut parlamenter sistem devam ettiği sürece, herhangi bir yetkisi bulunmayan ve herhangi bir vaadde bulunamayacak olan cumhurbaşkanını halkın seçmesine gidip hayırı basıcam ve bundan sonraki mevcut sistemle devam edecek olan hiçbir cumhurbaşkanlığı oylamasına katılmıycam. ve evime gidip akıl sağlığıma bir kez daha şükredip uyuycam.

    mevcut sistemde cumhurbaşkanını seçmek benim işim değil. benim meclise gönderdiğim vekilin işi.
    1 ...
  12. 95.
  13. olası anayasa değişikliği ile yetkileri kısıtlanacak ve sembolik bir makam haline gelecek cumhurbaşkanlığı seçiminin halk tarafından yapılması ile gereksiz ekonomik maliyet yaratacak durum .
    1 ...
  14. 94.
  15. ekim ayı içerisinde ülke referanduma gidecek herkesin bildiğini umduğum üzere. ancak çeşitli sorunlar şimdiden çıkmaya başladı ortaya. öncelikle bu referandum 11. cumhurbaşkanını halk seçsin mi ya da seçmesin mi sorusuna cevap olacak. büyük ihtimalle halkta evet diyecek bu referanduma. lakin hayır diyince kendini akp ye muhalefet yapıyormuş gibi hissedebilir. referandum eğer evet olarak çıkarsa abdullah gül ün cumhurbaşkanlığı düşecek. ancak 11. cumhurbaşkanı zaten seçilmiş olduğu için halk kimi oylayacak? diğer bir olay ise 1 kişi 2 defa cumhurbaşkanlığı yapamayacağı için gül tkrar cumhurbaşkanı adayı olamayacak.

    akp nin yangından mal kaçırır gibi yasa çıkarması, ringonun ahırında yaşayan mahluklar gibi kafasına göre takılması ne kadar hoyrat bir şekilde devlet yönettiğinin bir göstergesidir. peki şimdi ne olacak bu abdullah gül ün hali?
    0 ...
  16. 93.
  17. 92.
  18. cumhurbaşkanlığı her ne kadar görev ve yetkileri sınırlı da olsa bir denetleme ve onay merciidir. bunun dışında adının da getirdiği bir sorumlulukla biçim makamıdır. dolaysıyla bütün makamların üzerinde bir duruşu mevcuttur. bu duruşu sağlayan güven birazda o makamın meclis tarafından seçilmesinden ileri gelmektedir.

    eğer cumhurbaşkanı halk tarafından seçilirse bu olayın ister istemez siyasete dönmesine neden olur. cumhurbaşkanı adayları arkalarındaa bir halk kitlesi toplayabilmek için siyasetçilerden ayrılmaz bir tutum içerisine girerler ki bu durum makamın saygınlığını ve seçilen adayların kalitesini aşağıya çekecektir.

    ayrıca göreve gelen cumhurbaşkanı arkasında hatırı sayılır bir oy kitlesi bile alsa bir mütabakatın sonucu o mevkiye gelmemiş sadece oy çogunluğuyla yetkiyi kazanmış olur ki bu durum da büyük bir kesimin cumhurbaşkanına muhalefet olması demektir.

    cumhur başkanı arkasına aldığı oy çoğunluğundan feyz alarak kendi siyasetini yapmak isteyecektir.*

    son olarak meclisin bir bağdaşım sonucu bir adayı bu mevkiye getirmesi hem adayın saygınlığını artıracak hem de meclisler ve hükümetlerle uyum içerisinde çalışmasına olanak tanıyacaktır.
    1 ...
  19. 91.
  20. erkan mumcu nun cumhurbaşkanı seçiminin tartışmaları bile başlamadan çok çok önce getirdiği makul çözüm önerisiydi. demişti ki; "kimin seçildiği değil, kimin seçtiği önemlidir. mühür kimdeyse süleyman odur."

    cumhurbaşkanı kendi görev ve yetkileriyle seçilecektir. iki başlılık olur iddiaları bu nedenle saçmadır.
    0 ...
  21. 90.
  22. gayet gereksiz olacak bir seçim yöntemdir. zira cumhurbaşkanlığı gibi siyasi yönden kısıtlı bir makam için, parlementer demokrasiler, cumhurbaşkanlığını sadece bir sembol olarak kabul ettiğinden, sadece yetkilerinin kısıtlanması "önemli bir makam" olması vaziyetini de ortadan kaldıracaktır. ancak türkiye gibi gubik bir anayasası olan ülkeler için "367 şartı" gibi hukuk katliamları vatandaşı "cumhurbaşkanını halka seçtirme" nahoşluğunda mecburiyetlere sürüklemekteler.
    0 ...
  23. 89.
  24. eğer cumhurbaşkanını halk seçecekse bu parlamenter sistemin değişeceği anlamına gelir. ya yarı başkanlık ya da başkanlık sistemine geçilir. özellikle başkanlık sistemine geçişte daha geçen günlerde leyla zana nın yapmış olduğu "ankara, türkiye yi eyaletlere böl, kürdistan eyaletini kur" cümlesi hayata geçirilebilir. bu açıdan "halkın önünde hiçbir engel duramaz, gelin halka soralım dedik,kaçtılar" gibi demogojilere gerek yok. eğer gerçek niyetin başkanlık sistemine geçiş ise çık delikanlı gibi söyle. halk da kendini birşey zannedip havalara girmesin. biliyoruz ki bu halkı zerre kadar sallamıyorsunuz. halka birileri bunları anlatmalı. yarı başkanlık veya başkanlık sistemine geçersek şunlar şunlar olur diye söylenseydi belki de bazılarının seçim tercihi değişebilirdi.
    0 ...
  25. 88.
  26. sözün artık milletin olduğunun açık göstergesidir.
    isteseniz de istemeseniz de halkı s*kenler cumhurbaşkanı olamayacaktır..
    0 ...
  27. 87.
  28. Halkın seçtiği başbakanı görünce "aman aman kalsın" dediğim durum.
    3 ...
  29. 86.
  30. akepenin biz seçeceğiz diye diretip hiçbir şey beceremeyince ortaya attığı saçma fikirdir.madem seçtircektin 367 olayı olmadan önce niye seçtirmedin.ne değişti o günden sonra.

    planları parti olarak 1 aday çıkarıp diğer adayların oyları bölmesi sayesinde kendi kafalarında bir adamı cumhurbaşkanı yapmaktır.

    (bkz: cin olmadan adam carpmak)
    1 ...
  31. 85.
  32. Bundan sonra sol görüşlü birinin bu ülkeye cumhurbaşkanı olmaması anlamını taşımaktadır.
    0 ...
  33. 84.
  34. referandumun ardından belli olacak durumdur. cumhurbaşkanını halkın seçmesi konusunda dikkatimizi çeken şey iktidarın da muhalefetin de söylemlerinde dürüst olmayışıdır. efendim ne diyor iktidar? cumhurbaşkanı cumhur tarafından seçilmelidir, böylelikle en uygun uzlaşı yaratılmış olur. peki buna karşılık muhalefet hangi argümanları öne sürüyor? cumhurbaşkanını halkın seçmesi rejim değişikliğidir. başkanlık sistemi demektir, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi yetkilerini artıracaktır ve uzun vadede meşruiyet sorununa kadar uzanır vs. cart curt bok püsür...
    imdi; dışarıdan bakılınca olay gayet net. chp - sezer ikilisi olaya tamamen teorik açıdan yaklaştıkları ve anayasa kitapları harıştırdıkları belli. akp cephesi ise topu halka atarak ciddi bir destek almıştır hatta seçimlerde göreceğiz ki son hamlesi oylarını da bir hayli artıracaktır. zira dün açıklanan anayasa mahkemesi kararı ise sezer ve chp'yi göt kıvamına sokmaya yetmiştir.
    dürüstlük dedik, esas mevzuya dönelim çok tıraşladık değil mi efendim. chp - sezer ikilisi (buna ankara-emekli memur-asker-bürokrasi çevreleri diyebiliriz ki aynı bokun laciverdidir) halkın seçeceği cumhurbaşkanından korkmaktadır. çünkü şunu bilmektedir ki; halkın seçeceği reisicumhur ne nemrut ismet paşalarına ne suratı sirke satan sunay'a ne evren'e ne de meymenetsiz sezer'e benzeyecektir (hababam sınıfından hafize anayı hatırlayın ne diyordu ben ne akile benzerim ne paşa nuri'ye ne de kel mahmut'a). yeni reisicumhur anadolu - köylü kökenli - muhafazakar bir kimliğe sahip olacaktır. bu da çok sevigili bürokrasimizi korkutmaktadır. çünkü bürokrasi kaderini halkın ellerine teslim ettiği her dönem kaybetmiştir. zaten demokrasi halka bırakılmayacak kadar ciddi bir meseledir? tehlikenin farkında mısınız ağalar?
    gelelim akp'ye. akp de 5 senedir sürdürdüğü kadrolaşma hareketinin son hamlesini de bu şekilde yapacaktır. ancak bu sefer arkasında ciddi bir halk desteği ve kapı gibi anayasa mahkemesi kararı vardır.
    gönül isterdi ki, yılların anayasacısı sezer, görev süresi sona erdiği için yerini geçici olarak meclis başkanı'na bıraksın. özal anayasayı bir kere delsek ne olur demişti bizimki çaktırmadan deliyor. eh ne de olsa özal halk adamıydı, patavatsızdı, düşündüğünü söylerdi (biz buna dürüstlük deriz). bürokrasi ise hala çaktırmadan yutturmaya çalışıyor.
    1 ...
  35. 83.
  36. o bu değil bu olay referanduma gidince halkın %81'inin evet(cumhurbaşkanını halk seçsin) diyeceği kesin olan hadise.amma ve lakin ,maalesef türk halkı bu seçimlerde keşke kendisi seçebilseydi cumhurunu.e noolcak halk seçmicek mi cumhurbaşkanını? hayır efendim durum şu onun (halkın)önüne konulanlardan birine ancak hee diyecek en fazla.*
    (bkz: bu ne biçim hikaye böyle)
    0 ...
  37. 82.
  38. 81.
  39. anayasa mahkemesinin verdigi 367 gibi bir sacma karari verdikten sonra gelecek olan krizleri a$mak icin anlamli bir karardir.
    1 ...
  40. 80.
  41. halkin iradesinin cumhurbaskanina cok buyuk yetkiler vereceginden zararli olacak karardir. fakat cumhurbaskanligi krizini ortadan kaldiracak bir karardir.cunku 180 millet veklini a$acak bir muhalefette yeniden bir kriz dogacaktir. hangisinin daha iyi olduguna karar vermek ki$isel bir yorumdan ibarettir.
    1 ...
  42. 79.
  43. akepeye oy vermedim vermemde.ama bu süreç bende akepeye karşı bir sempati uyandırmıştır.
    0 ...
  44. 78.
  45. 77.
© 2025 uludağ sözlük