cumhurbaşkanına suikaste soruşturma açılamaması

entry2 galeri0
    1.
  1. öncelikle; (bkz: akp destekçilerinin andavallığını gösteren başlık)

    akp'nin kişiye özel çıkarmak istediği kanunla, hukukun ırzına geçmesi ile mümkün olan durum.

    yeni çıkarılacak mit yasası ile doğrudan başbakana bağlı mit görevlileri;

    “hangi suçu işlerse işlesin haklarında bir şey yapılmayacak. suç işlemek amacıyla örgüt kurarlarsa bunlar yargılanmayacak. devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmak soruşturma konusu olmayacak. devlete karşı savaşa tahrik soruşturma konusu olmayacak. düşman devlete maddi ve manevi yardım soruşturma konusu olmayacak. cumhurbaşkanına suikast ve fili saldırı soruşturma konusu olmayacak. silahlı örgüt soruşturma konusu olmayacak.
    sayın cumhurbaşkanının dokunulmazlığının tek istisnası vatana ihanet. ama bu çete vatana ihanet etse soruşturma konusu olmayacak. cumhurbaşkanına sağlanmış haklardan daha fazlası bu çeteye sağlanmış olacak. bunun altına kim imza atacak, parlamentoda hangi milletvekili parmağını kaldıracak, vatan hainliği değil midir bu?” * *

    edt:imla
    1 ...
  2. 2.
  3. bir başbakan, istediği "herhangi bir kişiye", mit üyesi olsun veya olmasın, bir görev verebilir. bu kişi de, bu görevi yerine getirirken suç işleyebilir. veya bu görev, doğrudan suç işleme talimatıyla ilintili de olabilir. bu durumda, başbakan bu suç işleyen görevli veya görevli olduğunu iddia ettiği başka kişi veya kişiler hakkında soruşturma izni vermeyebilir. çünkü, bu soruşturma izni, kendisinin suç işlediğinin ortaya çıkmasına yol açabilir. yani, izin vermemek,onun menfaatine uygun olur.

    bu durumda, başbakanın izin vermeme kararı "idari bir işlem" olarak, idari yargı denetimine tabi olur. bu karara itiraz edilebilir.

    ama, zurnanın zırt dediği yer de tam burasıdır; bağımlanmış bir yargı başbakanın kararına karşı durabilir mi ? bu kararı bozabilir mi ?

    sistem kendi mecrasında çalışsa, kılıçdaroğlu'nun endişe duymasına yer olmazdı. hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı, sistemi böyle anormal durumlardan uzak tutardı. ama, artık bağımsız yargıyı bırakın, yargı bile yok. çünkü, yürütme organı veya erdoğan, kendisini denetleyecek hiçbir kuruma, 2002 yılından bu yana giderek kendisinde daha fazla bulduğu bir güvenle, katlanamıyor ve teker teker ele geçirip, etrafına bir koruma ve gerçek anlamda bir dokunulmazlık zırhı örüyor. artık sadece, adı yargısal olan görevlere getirilmiş hükümet komiserleri veya her türlü tehdit altında istenen kararları vermek zorunda olan "memurlar" var.

    bu yönden bakılırsa, mit yasasındaki beklenen değişiklik, pratikte, başbakana sınırsız suç işletme yetkisi verir. bir yetkinin sınırları, o yetkilinin insafına, karakterine ve otokontrolüne bırakılamaz. demokrasi, alınan oy oranı bahane edilerek sınırsız güç sahibi olunması demek değildir. özelliği gereği, kurumların, ülkeyi değişik alanlarda birlikte yönetmesidir. işte, "elitlerin hukukunu yıkmak" yaygarasıyla yıkılan bu anlayıştır; hukuk devleti ve demokrasidir.

    bu yasaya evet demeyi düşünen vekillerin bin defa düşünmeleri, ülkenin zaten kararmış olan geleceğini, kapkara yapacağını görmelerini ve milletin vekili gibi hareket etmelerini bekliyoruz.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük