görünürde pek bir işe yaramıyor pek bir yetkisi yok gibi görünen cumhurbaşkanlığı makamının aslında var olan uçsuz bucaksız yetkileridir. yürütme ve kabine başbakanda toplandığı için temel olarak başbakan daha yetkili gibi ön plana çıkmaktadır. aslında başbakanın oturduğu koltuk bile cumhurbaşkanı tarafından tahsis edilmiştir.
cumhurbaşkanı nın bazı yetkilerini sayınca daha net anlaşılacaktır:
- Cumhurbaşkanı vatana ihanet dışındaki suçlardan içeri girmiş herkesi ama herkesi hırsızı arsızı katili suçu her ne olursa olsun tek kelimesiyle af edebilir ve hapisten çıkartabilir. buna ne yargı ne yürütme ne de ordu karışamaz.
- Hükümeti kurma yetkisini istediği kişiye verebilir. Örneğin CHP oyların çoğunluğunu kazandı diyelim. Şayet cumhur başkanı isterse hükümeti kurma görevini değilde en az oy almış olan partiye verebilir. Böylece en çok oyu alan parti yerine en az oyu alan parti başbakanlık yapabilir. Tabi önce güven oylamasını geçmesi gerekir. Bunun gibi gene cumhurbaşkanı istediği kişiye hükümeti kurma görevini vermekte serbesttir. Partinin genel başkanı yerine herhangi sıradan bir milletvekiline bu görevi verebilir. Eğer yeterli güven oyunu alırsa genel başkan yerine o kişi başbakan olabilir.
- Dokunulmazlığı tanrı seviyesindedir. Suç işleyen bir milletvekili için fezleke hazırlanıp dokunulmazlığı düşürülebilir. Ancak cumhurbaşkanı vatan hainliği dışındaki hiç bir suçtan yargılanamaz, alıkoyulamaz. Adam öldürse dahi kimse hesap soramaz.
- Cumhurbaşkanının onayı olmadan yasada değişiklik yapılamaz. Cumhurbaşkanının veto ettiği bir yasayı şayet meclis tekrar onaylayıp gönderirse cumhurbaşkanı teammüller gereği yasayı onaylar. Ancak isterse teammülleri göz ardı edip vetoda ısrar edebilir. Bu durumda konuyu referanduma kadar götürebilir.
- Cumhurbaşkanına hakaret büyük suçlar arasındadır. Sıradan bir vatandaşa veya devlet görevlisine hakarete göre daha farklı ele alınır. Kanunda ayrıca yeri vardır. Doğrudan atatürkün makamı hedef alınmış sayılır.
- Ve bir yetki daha ki her şeyi açıklar. Başbakanı istediği saniye görevden alıp hükümsüz hale getirebilir. Ve yerine yeni bir başbakan tayin edip hükümeti kurma görevi verebilir.
Tabi bu yetkilerin çoğu var olan ama olağandışı durumlarda kullanılan yetkilerdir. Ama neticede yetki yetkidir. Taşaklı bir cumhurbaşkanı yetkisini öyle bir kullanır ki kimse sesini çıkartamaz.
Yasak olan twitter'a girip bunun yasaklanmasının yanlış olduğunu söyleyebilecek karardır. Kim yasakladı, yasağı kim onaylandı, yasak hukuki mi değil mi, benim onayım alındı mı alınmadı mı, Ben bu ülkenin neyiyim diye düşünmek yok tabi.
Sadece vatana ihanetten yargılanabilir gibi gözükse de o bile zordur.
Anayasanın 106.maddesi der ki:
"Cumhurbaşkanı, vatana ihanetten dolayı, Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının en az üçte birinin önerisi üzerine, üye tamsayısının en az dörtte üçünün vereceği kararla suçlandırılır."
Yani bu şu demek oluyor; cumhurbaşkanının vatana ihanet ettiği düşünülüyor diyelim. Önce en az 550/3=184 milletvekili diyecek ki "bu adam suçludur!" Hadi diyelim ki bu 184 kişi bulundu. iş burada bitmiyor. Ardından en az 550x3/4=412 kişinin kararıyla "bu adam suçludur!" sözü geçerli oluyor.
Bu vatana ihanet olayının, makbuz karşılığında ülkeyi satmak olmadığını düşünürsek eğer, Cumhurbaşkanı öyle kolay kolay vatana ihanetten bile yargılanamıyor. Öyle sınırsız bir yetki işte.
