neredeyse her cuma rast geldiğim ve ben gibi bütün namazlarını aksatmayan gerçek müslümanları derinden yaralayan tatlı su müslümanlarının içler acısı hareketidir. bir insan düşünün müslümanım diyor ve her cuma camiiye gidiyor duasını ediyor bilmem ne yapıyor ama iş öğlen namazına gelince hoooop bir bakıyorsun firarı basıveriyor. işte bu münafıkların bir an önce fişlenmesi ve afişe edilmesi kesinlikle çok mühim ve elzemdir.
şimdi ben kalkıp izmir'de sayısı iki elin parmaklarını geçmeyecek olan camiilerden birisine girsem allah korusun sinirden ve taşikardiden küt diye giderim. çünkü birincisi ulu önder recep tayyip erdoğan'ın yakın zamanda feth edeceği bu laikçi şehirde kişibaşına malesef bir camii bile düşmemektedir bu da yetmezmiş gibi bu şehirde cuma namazları bu gibi nedenlerden ötürü yarım yamalak kılınıp geçilmektedir. bu da biz gerçek müslümanların her geçen gün daha da hırslanıp büyümesine vesile olmaktadır.
cuma namazından sonra zaten öğle namazı kılınmaz diyerek araya girilir.
şöyle ki; cuma namazından sonra ilk kılınan 4 rekat zühr-i ahir, sonraki 2 rekat ise vaktin son sünnetidir.
cumanın farzından sonraki 4 rekat da zaten cuma namazının son sünnetidir.
yatsıdan sonra sabah namazına kalkmayan münafık. tarzında çoğaltılabilecek saçma genellemelerdir. kimin ne kadar müslüman olduğuna kulların değil allahın karar verdiğini bilmeyen insan söylemlerine bir başka örnektir.
gerçek bir müslüman olmak sadece ve sadece allah'ın bileceği iştir. gerçek müslüman bir insanın ilk bilmesi gereken şeylerden birisi iman etmenin de namaz kılmanın da sadece ve sadece niyet ile ilgili olmasıdır. bir cuma namazı kılıp ve takiben öğle namazını kılıp bir gözünle de öğle namazını kılmayanların camiden çıktığını takip ediyorsan emin ol ki sen cuma namazını da , öğle namazını da kılarak boşa vakit kaybetmişsin. çünkü namaz kılmanın insanda yarattığı ilk güzel şey ruhunu arındırmak ve hoşgörü kazanmak olmalıdır. bir taraftan namazı kılıp bir taraftan da milletin ne yaptığını kontrol etmek ve sonucunda bunlara öfkelenip saçmalamaktan kazanacağın sevap sevap değildir...
bir kere denk geldi nihat hatipoğlu ile yan yana cuma namazı kılıyorum, cumayı kıldık genelde genelde farzı kılmadan kaçarım, dedim yanımda hatipoğlu var farzı da kılayım cumadan sonra konuşuruz hem. bi baktım hoca benden önce gitmiş. belki acil işi vardır dedim bi baktım dışarda cemaatle sohbet ediyor. neyse vardır hocanın bir bildiği. *