bugün

yönetmenin sonunu bağlayamadığı yahut benim sonunu anlamadığım film serisi.
Ilk iki filmini izledim ucu de varmış ama ikincisinden sonra ucu izlemek aptallık olur.
Serinin ilk filmi harika,sıradışı ve çıkışı o kadar gizemliydi ki ikinci fiilmi hic bir zevk vermedi bana.
Hatta kafamdaki küp figürünü mahvettiler.
bir arkadaşımın küp diye bir film izledim hiçbir şey anlamadım demesi ile bu hafta sonu 3 bölümünüde
izlediğim fim.

serideki bütün filmleri izlemeyi bitirdiğim zaman internetde film hakkında bir araştırma yaptım.

benim görüşlerime en yakın bilgileri aşağıdaki arkadaş yazmış.

https://eksisozluk.com/entry/9688236

filmin anlatmak istediği insanın iş hayatında, bürokraside, bireysel hayatında sıkışmışlığı ve bir çıkış araması
olarak da kabul edilebilir ama bence en önemli kısmı insanın biyolojik varlık olarak değil; ruhsal anlamda
bir çıkış arama çabasıdır.

film her ne kadar değişik kişiler tarafından yazılmış, çekilmiş olsada bilinçli veya bilinçsiz olarak filmler arasında
bir bütünlük, ilişki var. ben bu sorunun cevabını filmin 3. bölümünde cube zero da buldum. bu bölümde
kübdeki bir kişi kübden çıkmayı başarıyor. bu insanın kübden çıkışı tanrı inancı olmadan bir çıkışa benziyor. buna
sadece bilimsel tek taraflı düşünen, insana, evrene burdan anlam vermeyi başarmış bir insan gibi de bakılabilir.
neyse uzatmayım. bu insan kübün dışına 3-5 adım atmayla kübden kurtulduğunu sanıyor; fakat hemen böyle
olmadığı boynuna ve ayaklarına geçirilen halka ile hemen anlaşılıyor. 2 soru soruluyor:

1. adın ne?
adam adını, geçmişini hatırlamıyor.

2. tanrıya inanıyor musun?

burda ikinci soruya adam hayır cevabı veriyor. bence adam bu 2. soruya evet desede yine başına gelen gelebilirdi
ama sanırım burda filmi yazanlar bilerek veya bilmeyerek bu seçeneği boş bıraktılar. sadece tanrıya inanan,
aslında inanmasa bile bu ihtimali düşünen insan bu kübden çıkabilecekti ki dizide kübden ancak delilerin çıkabileceği
söyleniyor. aslında gerçek anlamda tanrıyı bilmekde böyle bir şey. tanrıyı bilen tanrıyla bir olur. yeni ben i olur.

benim gördüğüm kadarıyla bu küpden gerçek anlamda sadece bir kadın çıktı.
birinci bölümde çıkan otistiğin başına ne geldiğini bilmiyoruz. kadınla beraber çıkanın durumuda ayrı bir konu.
bu kişi birinci bölümde çıkan kişiydi de üçündü bölümde mi tekrar girdi yoksa farklı kişi mi spoiler vermeyim.

filmi internetde her tarafda var. düşük bütçe ile çekildiğinden sanırım ciddi anlamda telif takibi filanda yok..

çekim sırası
küp 1
küp 2
küp sıfır
Sağlam bisiklet markası.
üç dakika izlemeye zor dayandığım film. basıyor insana.
film basladığı anda insanı izlemekten soğutsada sonuna kadar izlemek zorunda hissedilen ve dakikası dakikasına hakkını veriyor dedirten senaryo...
izlenesi bi film. quintin o beyaz kıza kaysaydı daha da iyi olacaktı ama neyse, şimdi ikinci filmi izlicem. bakalım beni 3 e taşıyabilecek mi.

(bkz: hypercube)
insanı sinir etsede.Çekildiği yıla göre çok iyi filmdir. Fakat serinin ikinci filminde bir sıvama durumu mevcut.
(bkz: küp).
çok da iyi olmayan film. ilkinden bahsettim.
üçleme filmlerden.
birinci film iyi, ikinci film kafa sikiyor. üçüncü filmle beraber seri iyice bütünleşiyor ve birinci filmdeki soru işaretleri cevaplanıyor.
3 liraya mal olmuş filn.
sana 6 tane adam vereceğiz ve 1 odanın içinde film çekeceksin,
1000 kişiye izleteceğiz 1 kişi güzel olmuş derse ,
yani beğenilirse,
sana 100 milyar dolar vereceğiz deseler ,
eminimki 100 milyar doları kazanamayacağıma inandığım ama elin oğlunun 1997 de yaptığı çok güzel bir film.

canım sıkıldı şöyle sürükleyici bi film izleyeyim yahu diyenler için izlenilebilir , kesinlikle zaman kaybı olmayan bir film. ha siz herşeye bi kulp bulan hiç birşeyi beğenmeyen birisiyseniz o zaman ne ya**ak yerseniz yeyin izlemeyin a.q , ben diyeceğimi dedim.

sonunun saçma bittiği doğru mudur? evet doğrudur. çünkü izleyici sonunu çok merak ediyor ve istediği cevabı alamıyor. nede olsa meraklı bi toplumuz. ama sen sonunu bekleyene kadar filmin her saniyesi seni içine çekiyor. sanki sende o küpün içindeymişsin gibi , nasıl çıkarız am**a qodumun küpünden moduna giriyosun. işte biz buna sürükleyici diyoruz. en azından ben öyle diyorum.

filmde saçma sahneler var mı? evet var. okadarda olsun canım film 1997 yapımı. teknolojide okadar gelişmemiş. topaç çevirdiğimiz bilye oynadığımız uçurtma uçurduğumuz ateri salaonlarından çıkmadığımız 90 lı yıllardan bahsediyoruz boru mu?

son olarak. film iki odada çekilmiş. öyle binlerce küp yok yağni. zaten nasıl olsun ki.. dimi?

izleyin izleyin ''cube'' candır....
film gecelerinde tercih edilmemesi gereken, 1997 yapımı olmasından mütevellit oldukça siktiriboktan olan film...
Izlediğim en güzel film serilerindendir.
Korkuyla karışık olarak aksiyon çok azda dram barındırır özellikle serinin birinci filmini mutlaka izlemenizi tavsiye
Ettiğim film serisidir.
çin menşei tablet bilgisayar markasıdır.
alman üretimi bisiklet markasıdır türkiyede çok rast gelinmez ama güzel bisiklet üretir.
the dead zone'dan tanıdığımız, cillop bacaklı Nicole de Boer'un da boy gösterdiği çok ilginç bir bilim kurgu filmi. özellikle de ilk sahnedeki karizmatik kel abimizin dilim dilim olması, ohannesburger haykırışlarıyla izlettirdi kendisini. sinema tarihinin en iyi açılış sahnelerinden birisidir herhalde.
özellikle kazan favori karakterimdi. oyunculuklar kötü olsa da kimin niye yaptığı belli olmayan bu küp'ün gizemi filmi oldukça izlenilir yapıyor.

"i wanna go back to the blue room!"
OYUNCULUĞU GERÇEK KESiTTEN BETERDiR. NERESiNiZ BEĞENDiNiZ ANLAMIYORUM SONU BiLE YOK DOĞRU DÜZGÜN AMINA KODUĞUM FiLMi.
birisi dışkaplamasını yapar, diğeri sistemi yapar, öteki projede güvenlik görevlisidir. insanların ihmalkarlığı, boşvermişliği ve bitse de gitsek havasıyla farkında olmadan kendi mezarlarını kazması anlatılır. günümüzde braşlaşmanın artmasıyla insanların adeta bilinçsizce yaşadıklarını yüzüne vuran, sosyal yabancılaşma temalı, öldürürken düşündüren film.
değişik bir konuya sahip olan başarılı film.
tanım : izlenmesi şart bir film.
--spoiler--
düz mantık insanı : lan mallar son dakikada öküz öküz konuşmasaydınız siz de kurtulurdunuz amk. neymiş dışarıda uğruna yaşanılabilecek bir şey yokmuş. siktir git bi çay koy lan.

--spoiler--

ayrıca eklemeden olmaz : acab
düşük maliyete rağmen başarılı bir filmdir zaman zaman açıp tekrar tekrar seyrederim, özellikle küpün içindeki şifreler, tuzaklar, insanların çaresizliği ve birbirlerine yaklaşımları başarıyla kurgulanmıştır. matematikçi kızımızın soruları tek tek çözmesi heyecanımızı yükseltir.
güzeldir kısacası izleyiniz efendim...
izlenmemesi şiddetle tavsiye edilir.
beni gerim gerim geren filmdir. ayrıca 645'in asal sayı olup olmadığını 5 saniye düşünen bir de hatun içermektedir.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar