tek sosyalleşme alanı "sözlük" olan müptezellere göre kalitesi sözlükte hakkında entry girilmemiş olmasıyla doğru orantılıymış. vay be akla gel...
ha bir de hayallerinden monolog uydurmakta üstüne yoktur bunların, önce "puyol'la karşılatır"dık, şimdi de güya(!) mehmet topal'ın arkasından "aman memedim amaan" diye çığırmışız. kaynak yok!? tek çalışan yeri kıçı olanın kaynağı da kıçı oluyor haliyle!
aslancık, kaplancık laflarından kültür seviyesi daha net anlaşılıyor zaten!
uzatmaya lüzum yok:
cris: daha önce de söylendiği üzere zorunluluktan transfer edilmiş iyi bir defans oyuncusudur. hiç kimsenin kendisini avrupa'nın en iyi defansı falan sandığı yoktur!
süleyman seba' nın askerlik arkadaşı walsh ve brezilya' dan 35 yaşında gelen orta saha oyuncusu simao' yu unutanların yaşını eleştirdiği, şampiyonlar liginde oynamaya alışmış tecrübeli stoper.
popescu etkisi yaratmayacağı kesin ama bir almaguer transferinden daha isabetli olduğuda kesindir.daralan stoper rotasyonu için günü kurtaracak çapta bir transferdir.
yegane kaynağı kıçı olan zekasızlarca mehmet topal üzerinden eleştirilen futbolcu.
bir de webaslan diye bir siteden kimin yazdığı belli olmayan yazılarla "aman mehmet amman" tarzı savunmalarla kendi futbolcularını yüceltmeler falan. yazıyı galatasaray kulübü mü yazmış, galatasaraylı köşe yazarları, eski futbolcu, tribün lideri vs. falan mı yazmış? webaslan dediğin yer antu gibi bir mal yuvası olduğu için kimsenin takmadığı bir mecra. ama kaynağı olmayanlar için google'da aratıp güç bela kaynak yaratılmaya çalışılan bir yermiş demek ki...
üslubu apaçiden hallice olanların söyledikleri de bir o kadar boş elbette. önce kendi akıllarınca "puyol'la kıyaslıyolla" diye bir yalana giriştiler, yüzlerine vurulunca da ne halt yiyeceklerini bilemeden ellerinde tuzlukla koşmaya başladılar.
tek kaynak ve referans olarak gösterebildikleri "uludağ sözlük" olunca, haliyle sosyalleşebildikleri, haber edinebildikleri alan da bu oluyor. bugüne kadar cris hakkında sözlük'te fazla entry girilmemiş olması bu zerzevat için tek referans. sonra da zekasına hakaret edildiği için ağlar bunlar...
sözlük o kadar önemliyse senin için sözlüğü açar bakarsın mehmet topal hakkında neler yazılmış diye. zira galatasaray'ın en kötü zamanlarının aktörlerinden biri, orta sahanın pasif elemanı, ne takımdan ayrıldığında kimsenin umrunda oldu, ne başka bir yere gittiğinde:
hiç avrupa futbolu izlememişsen açar haber sitelerine bakarsın, yabancı kaynaklara bakarsın, webaslan'da çakma haber araştıracağına taraftar forumlarına bakarsın. sözlük'ten başka okuyabildiği mecra olmayanlar için olympique lyonnais taraftar forumları aşağıda. şimdi bu kaynakları okuduktan sonra o paketleri de cebine mi sokarsın haber uydurduğun yerlerine mi sen karar ver:
kendisini doğru düzgün tanımayanlara, adını ilk defa sözlük'te girilen entrylerden öğrenen asosyallere göre neredeyse yobo ayarında, hatta mehmet topal kalitesinde ilan edilecek futbolcu.
hem 12 numaranın, antu'nun saçmaladığını kabul et, hem de webaslan'ın saçmalamasına dört elle sarılıp "haber buldum" diye elinde tuzlukla millete koş, negzel lan! serhat geyiği yapmadan önce de paylaştığımız forumların olympique lyonnais'e ait olduğunu, linkte sadece cris ile ilgili taraftar görüşlerinin bulunduğunu, antu gibi webaslan gibi isimsiz yazılar yazılan skindirik siteler olmadığını anlamanızı isterim. tabi okuması olana, okuyup da anlaması olana!
son gün zorunluluktan yapılmış bir transferin üzerine bu kadar düşüp, üstelik hiç kimse de "ooo avrupa'nın mükemmel defansı" falan demezken, herhangi bir iddiada bulunmazken, kendi kulübünden çok bunlara kafa yormanın, yatıp kalkıp galatasaray'da oynayan futbolcuları, transferleri rüyasında görüp kan ter içinde sözlük'te entry girmenin altında da psikanaliz yordamıyla araştırma yapmak gerekir. bir gün cris'tesin, bir gün furkan öçal'da, bir gün kaka'da! belli ki küçüklükte yaşanmış bir takım travmalar mevcut, inşaata kaçan toplar falan...
ha anlaması olan yazılan onca şeyden kendine pay çıkarır. şu yazılanları şöyle baştan aşağı okuyanlar da bazı insanların "rakibe bok atayım" hevesiyle nasıl rezil duruma düştüğünü kolaylıkla görebilir. laf anlatılır, kaynak da verilir, hem de itinayla. bu kadar da küçük düşürmeyin kendinizi, üç kuruşluk geyik için lüzum yok.
sözleşmesine göre bu sezon 25+ maç oynarsa otomatikman sözleşmesi 1 sene daha aynı şartlarda uzayacak. yani galatasaray'da 37 yaşına kadar oynayacak gibi duran stoperdir. iyi oynasın yeter ki... bugün kartalspor maçında gayet diri gözüken stoperdir ayrıca.
bunu aldı diye yönetime tek bir kelime etmeyeceğim. zaten alındığı zaman da olumlu şeyler yazmıştım transferiyle ilgili. futboluna pek değinmemiştim, yenidir, tecrübelidir. bilgisi yeter diye ama arkadaş tam bir kamyon.
28 eylül 2012 orduspor galatasaray maçında bunu gördük. fatih hoca, tecrübesinden yararlanmak adına bir semih, bir dany'yle oynatıyor ama bu arkadaş türkiye ligi'nde kontraya dayalı, geriye yaslanan takımların hızlı ya da akıllı forvetlerine karşı oynayacak bir arkadaş değil. bin bir türlü kademe hatalarına rağmen dany bugün yerine oynasaydı bu maç kaybedilmemişti belkide.
yaşlı. yaşlanmış. yavaş. zaten izlerken de "semih mi lan bu hay amk semih senin yaa" dedirtiyor yanlış yerde. antremanda tecrübesini aktarsın genç yetenekli stoperlerimize. izlemek istemiyoruz.
hee, ihtiyaç varsa sakat ujfa'yı yedek kulübesine alın bundan daha iyi oynayacaktır.
değil ilk 18 tribüne alınmaması gereken adam, o kadar yavaş ki, oraya bile geç kalır bu dangoz. tek başına ofsayt bozar, çalım yer faul de yapamaz, topu kullanması ise yan toptan ibarettir, galatasaray'a patlayan adam olmuştur.
defansta galatasaray'ın çok fazla açık vermesine neden olan futbolcu. galaasaray'a ısındıkça, beraber maç oynandıkça iyi olacaktır diye düşünüyorum. galatasaray'lı olmaya aday bir futbolcu.
25 yaşındayım, 15 yıldır galatasaraylıyım ve 10 yıldır da avrupa futbolunu filan izliyorum. bu kadar yavaş bir stoper görmedim hiç. servet de ağır bir stoperdir, dönüşleri filan felakettir ama uzun mesafede depara kalktığında en azından rakip uzayıp gitmezdi yanından bu kadar. cris ile birebir kalan her oyuncu topu ileri vurup peşinden koşuyor ve topu aldığında cris bıraktığı yerde oluyor neredeyse ya da şöyle anlatayım; oyuncu hızına güveniyorsa ya da karşısındaki adamın yavaşlığına güveniyorsa onu karşısına aldığı anda topu arkasına atıp peşinden koşar ya hani, işte cris' i gören cris' in yavaşlığına o kadar güveniyor ki onu karşısına almaya gerek dahi görmeden cris' i gördüğü anda topu onu arkasına vurup koşuyor.
