tüm metal & rock sektörüne kendini feda etmiş grupların bass gitaristlerini izlemektir. onlardan öğrenilecek çok şey var. bu gruplara baktığınız zaman lead gitarist ile ritm gitarist olan arkadaşlar bass'çılar kadar cool olamamaktadır. lead ile ritm gitaristler birbirlerine döner, solo atar, zıplar, yere yatar, garip garip hareketler yapar *. ama bakıyorsun bass gitariste adam konser başından sonuna kadar istifini bozmuyor. kimseyi siklemiyor, geçiyor bateristin oralara vuruyor tuşeye.
-oturaklı olacaksın bu biiir
-az biraz yakışıklı olacaksın bu ikiiiii
-ağzın laf yapacak bu da üçç..ama bunların bir işe yaraması için paralı da olacaksın aga.
cool olmak zibidi olmakla karıştırılıyor çoğu zaman.
cool olmak bazılarının zannettiği gibi hayatı siklememek ya da zibidi zibidi ortalıkta dolanmak değildir.
cool adam, bedeni, ruhu, beyni ve kalbiyle, topyekün özgür olabilen insandır.
cool adam, esaret tanımaz, zincirleri paramparça etmiştir çoktan ve tüm esaretleri zincire vurmuştur.
cool adam, hayattan ve hayatın getirdiklerinden korkmaz, alabildiğine cesurdur.
cool adam, hayata ve kendine yalan söylemez, özünde saf bir pınar gibi, tertemiz çağlar.
cool adam, yaşamı karşıladığı gibi ölümü de gülerek karşılar çünkü yaşayarak, yaşanmadığını bildiği gibi, ölerek ölünmeyeceğini de gayet iyi bilir.
cool adam, bilge adamdır.
cool adam, her şeyi bildiğini zanneden aptalların yanıbaşında ama asla algılayamadıkları bir bilgelikle, hiçbir şey bilmediğine inanarak, her şeyi bilinç seviyesine indirgemiş bir deha gibi yaşar.
tüm bunların ışığında size şöyle diyecektir;
üç altın kural mı? o da ne? ben sana içini kuralsızlıkla doldurabileceğin, içi boş, paslı bir teneke versem olur mu?
