galatasaray'a aşık adamları bile soğutan transferdir. yuh dedirtendir, yazıklar olsun, armamıza yazık deme sebebidir.
bende bu aşık olanlardan biriyim fakat delnan ve yönetimi aklını başına alıp adam akıllı işler yapana kadar futbol takımına olan desteğimizi rafa kaldırıyoruz. ne zaman ki bu takımdan adnan sezgin isimli kan emici gider, ne zaman ki onun yaptığı moron transferler takımdan ayrılır o zaman yine futbol takımımızın yanında olacağız.
şimdilik sadece oktay mahmudi ve aslanlarının yanındayız.
böyle rezil bir futbol takımı yönetmek görülmemiştir. utanıyoruz!
annesi kıbrıs'lı babası jamaika'lı, kendisi ingiltere'li olup türk milli takımında oynayan galatasaray'ın son transferi.
bence doğru tercih. galatasaray'da çok iyi işler yapacağına inanıyorum.
herkesin bir ikinci şansı olmalı ve bu çocuk da henüz 24 yaşında...
fenerbahçe'nin bu adamdan kurtulduğuna mı sevinsem, galatasaray'ın böyle bir belayı başına almasına mı sevinsem bilemedim. yetenekli ona lafım yok ama disiplinsizliği her zaman için yeteneğinin daha önünde. bak buraya yazıyorum; misimoviç gibi soğukkanlı adamın bile disiplinsiz ilan edildiği florya var ya bu adamın ayak basmasıyla g.te t.şağa sarar. haberiniz olsun.
--- alıntı --
galatasarayın yeni transferi kazım kazım, takımımızın antalya kampına katıldı.
milli oyuncu, kampa katılmasının ardından galatasaray televizyonuna özel açıklamalar yaptı.
ilk duygularını şu anda bu bir rüya gibi çünkü çok önemli bir kulübe geldiğimin farkındayım. beni buraya çok büyük beklentilerle getirdiler. beklentilere elimden geldiği kadarıyla en iyi şekilde cevap vereceğimden kimsenin şüphesi olmasın sözleriyle ifade eden kazım kazım, dahs sonra şunları söyledi:
şu anda en büyük isteğim ve hayalim galatasaray formasını, tabii önce antrenman formasını bir an önce üzerime geçirmek, takımla birlikte çalışmaya ve oynamaya başlamak. çünkü bana güvenenler vardı ve bu güvenlerini boşa çıkarmayacağımı herkes görecek, bunu kanıtlamak istiyorum."
"şu anda tek konsantre olduğum bu takımın başarısı ve colin kazımın galatasaray formasıyla ne yapacağı, bunu da herkes görecek zaten. şu anda benim için sizin de belirttiğiniz gibi, yeni bir sayfa açıldı. hem benim hem de ailem için yeni ve güzel bir sayfa açıldı. galatasaray gibi büyük bir camiaya geldim. aynı zamanda galatasaray için de yeni bir sayfa açılıyor biliyorsunuz. yeni ve çok güzel bir stada geçiliyor. o yüzden hem benim hem de takımım açısından güzel bir sayfa olacaktır."
"kesinlikle colin kazımın kim olduğunu, nasıl bir futbol oynadığını en iyi şekilde göstereceğim. galatasaray şu anda içinde bulunduğu durumu hak etmiyor. benim de yardımımla mutlaka daha iyi yerlere gelecektir. böyle güzel bir formayı giydiğim için çok mutluyum. tek istediğim şey bir an önce takımda oynamaya başlamak, bir an önce antrenmanlara katılmak. tek isteğim hem ailemin bana gösterdiği özeni, hem taraftarların hem de yönetimin bana olan güvenlerini boşa çıkarmadan colin kazımın neler yapabileceğini kanıtlamak.
-- alıntı --- *
herkesi isyanlara sürükleyen adamdır ama biraz abartılı galiba. neden?
şimdi herkes keitayla misimoviç'ten dem vurmuş.
kardeşim misimoviç wolfsburg'u şampiyon yaptı, kıl yaptı, yün yaptı diye herkes söyledi. iyi güzel de misimoviç galatasaray'da ne yaptı? ne hayrını gördük?
o adam emin olun ki bir sakız yüzünden gönderilmedi, galatasaray yönetimi o kadar ilkeli bir yönetim olsa arda 5-10 kere transfer olmuştu.
misimoviç'in kellesini -bir olay sebebiyle- hagi aldı, bu doğru. ama misimoviç bariz bir katkı yapsa kimsenin göndermeye götü yemezdi biiiir.
keita'ya gelince, keita'nın gönderilmesi en baştan çok büyük hatadır. galatasaray'ın hücumda fark yaratmasının yegane sebebi olan bir atardamarını kesmektir. saçmalıktır, gerzekliktir. ve onun da disiplinle değil parayla alakası vardır tamamıyla ikii.
kazım'a gelince... kazım galatasaray'ı şampiyon yapacak adam değil. ama şu açıdan bakalım formica da değil, biglia da değil, necati hiç değil daha da ileri gidiyorum hagi de değil.
yani şunu anlatmaya çalışıyorum galatasaray'ı kurtarmaya bu saatten sonra kendi çapının yeteceği, kendi kalibresinin alabileceği adamların hiçbirinin gücünün yetmeyeceği de çok açık.
o yüzden bu beklentilerin çoğu beyhudedir, boşunadır.
belki galatasaray yönetimi hala transfer politikası nedir öğrenemedi ama galatasaray taraftarı da öğrenememiş anlaşılan.
geçen sene ara transferde gelen adamların ne hayrını gördünüz güzel kardeşim? bir anlatın biz de bilelim yaa. jo'dan ne hayır gördü galatasaray? giovani'den ne gördü?
kazım'a alemci diye bok atın iyi güzel de onların ne farkı vardı? jo çok mu iyi profesyoneldi?
bilen bilir, haldun üstünel'in galatasaray'a küsme sebebidir o adamlar. ve sadece zarar vermişlerdir. nitekim ara transferde yapılan büyük beklentili transfer yanlış transferdir, gelen adam da çok nitelikli adam değildir.
o ara herkes adnan polat'a transferler yüzünden çok büyük başkan, en büyük başkan diyordu.
şimdi mi aklınız başınıza geldi?
galatasaray yönetimi berbat bir yönetim, berbat bir transfer politikası var. ama günü kurtarmak adına, zarardan az da olsa karlı dönmek adına bir şeyler yapıyorlar. biz paf takımla çıkacağız dese daha mı güzel olacaktı her şey?
kısacası kazım çok fazla şeyi değiştirmez. ama sağ tarafta barış özbek izlemekten iyidir. hırsı iyidir.
zaten bu türkiye'nin ön yargısı ve linç politikası inanılmaz bir şey.
marek heinz'a herkes bi kulp taktı her zaman olduğu gibi. futboldan anlayan, anlamayan herkes bir kabahat buldu, kendi beyinlerinin yettiğince ketçap markası değil mi bu hahohiho falan diye moron moron espriler yaptılar...
adam muhteşem futbol oynamadı ama kritik anlardaki kritik golleriyle şampiyonluğun gizli kahramanı oldu. yine de kimse farketmedi, farketmesini de beklemedim zaten.
kısacası en umutsuz olduğunuz adam bir an umudunuz olabilir.
futbol bir takım oyunudur.
bir de anlamadığım kazım chelsea'ye gol atarken kahramandı da şimdi mi ingiltere 2.lig futbolcusu oldu?
euro 2008'dee canavar gibi oynadığında eşi benzeri yoktu da şimdi mi kabahat bulundu?
milli takımda kazımın yerine koyabileceğiniz kaç tane adamınız var?
fenerbahçe'de kaç tane var?
galatasaray'da kaç tane var?
sağ kanada hiç değilse futbolcu denebilecek bir adamı, türkiye'ye uyum sağlama sıkıntısı olmayacak bir adamı bonservissiz alıyorsun.
tamam beğenme gene de yani bu kadar da karaları bağlamanın alemi ne?
nesi var anlamadım.tamam sorunlu topçu tamam özel hayatı kötü belki ama lan ben bu adamı izliyorum milli takımda,fenerde * on numara top oynuyor hayran bırakıyor.sanki takımda sorunsuz adam varmış gibi serdar özkandan finodan kat kat iyi futbolcudur.şu dönemde *iyi transferdir.
---alıntı--
Bu hayat sırtımıza sırtımıza vururken ahlaklı ve onurlu kalmaya çalışıyoruz ya hani kimimiz... Çocukların boğazından geçeni kazanırken, yeni yetmeliğimizde anne-babanın kazandığından verdiği harçlığı harcarken, bir kale direği kadar dik kalmaya çalışıyoruz ya bu topraklarda. Zengin olmaktan daha zor ve makbul olan da budur...
Futbol fena halde hayata benzer ya hani, Cristiano Ronaldo bu yüzden sevilmiyor işte... Hep bir sahte tarafı var değil mi? Sempatik dediğin Messi oluyor... iyi profesyonel, geceleri en fazla pizza yiyip, Playstation oynayan bir ergen... Taraftar da kendini ceza sahasında yer atanlar yerine formasını terden sırılsıklam olmuş adamlar görmek istiyor sahada. O biletin, o kombinelerin parası kolay kazanılmıyor. Hayata küstah doğmuş adamları kimse görmek istemiyor sevdiği formanın, armanın altında...
Ronaldinho'yu yollayan Barcelona'nın haklı sebepleri vardı. Adriano'dan vazgeçen Inter'in de. Onların futbol yeteneğini tartışan delidir de; yetenekten kime ne! Barcelona eğer Ronaldinho sonrası, Adriano gibi bir adama formasını giydirseydi Katalanların alayı ayaklanır, onun atacağı, attıracağı gollerden vazgeçerlerdi. Şimdi bu iki adamın da yolu aynı...
Kazım ve Galatasaray'ın hikayesi de budur. Bir kulüp zirvelerde de dolaşır, dibe de vurur... Bir takıma sevdalanmak, acıyı da gerektirir zamanı geldiğinde. "Yenilsen de yensen de"dir, "Yağan yağmurda ıslanmadık ki"dir taraftarlık. Bir duruş ister taraftar kulübünden; kupalar gelir, gider, asaletin yeter diye bağırdığında önce kendi inanmalıdır. Galatasaray'ın da yitirdiği budur...
Bir zamanlar Avrupa Gol Kralı olmuş Tanju Çolak'ı, tabanca ile poz verdi, Hülya Avşar ile aşk yaşadı diye kapının önüne koyma cesaretini gösteren kulüp, sadece Kazım ile değil, öncesinde aldığı kararlarla da "Bir Başka Galatasaray" olduğunu gösterdi bu ülkenin futbol tarihinde....
Menajerlik şirketine ortalıktan dolayı federasyondan ceza alan Serdar Özkan ile o gün yollarını ayıramayan, rakibi haince tekme atan Barış Özbek ile yeni sezona giren Galatasaray ile, sezon başında disiplinsiz diye Keita'yı gönderen, otobüste güldü diye Misimoviç'e valiz toplatan Galatasaray aynı Galatasaray...
Ezeli rakibin formasının değerini bilmeyen ve kovulan Kazım'ı alan, resmi sitesinden transfer haberini iki gencin imza haberinin sonuna sıkıştırıp, utancından aynalara bakamayan Galatasaray da, işte bu Galatasaray! Lakin bu Galatasaray, 14 yıl şampiyonluk hasreti çeken, Sefer'ler, Fettah'larla tribünde ömür tüketen, yeteneği kısıtlı, ama adam Cüneyt Tanman'ı kaptan bilen taraftarın Galatasaray'ı değil...
Kaybeden bu Galatasaray değil! Kaybeden "Başka Galatasaray yok" diyenler... Başka bir Galatasaray var, varmış... Birileri bir başka Galatasaray yarattı. Bugün Kazım transferine isyan eden taraftar için acı olan, bu "başka Galatasaray", onların Galatasaray'ı değil... Ve takımsız ve sevdasız kalmak ne demektir; bunu işte kimse bilemez...
--alıntı-- http://acetobalsamico.blo...ir-baska-galatasaray.html
empati kurup, bir galatasaraylı gibi düşününce;
--spoiler--
kazım kazım.. kazım kazım ah ki ne kazım.. bana yeniden küfürler ettiren kazım..
--spoiler--
artık bizim futbolcumuzdur. hayırlı olmasını dilemekten başka yapacak birşey yok. en sevmediğim basketbolculardan biriydi ermal kurtoğlu da. ama canavar gibi oynuyor maşallah.
80 numarayı giyecekmiş. seksand kazım diyebiliriz sanırım.
2010-2011 sezonu için 625.000 Euro ve 15.000 Euro maç başı ücreti,
2011-2012 sezonu için 1.250.000 Euro ve 16.000 Euro maç başı ücreti,
2012-2013 sezonu için 1.250.000 Euro sabit ve 17.000 Euro maç başı ücreti,
2013-2014 sezonu için 1.250.000 Euro ve 17.500 Euro maç başı ücreti alacak.
"4.375.00 Euro" 3,5 sezon boyunca hiç maçta oynamasa bile alacağı toplam para.
"655.000 Euro" 3,5 sezon boyunca her sezon ortalama 10 maç oynaması durumunda (ki gördüğü kırmızı kartlar ile daha fazlası olmayacaktır zaten) alacağı toplam maç başına para.
gerçekten çok güzel bir transfer. hani söyleyecek söz bulamıyorum.
bilindiği gibi colin kazım fenerbahçeden galatasaraya transfer olmuştur geldiği kulüpteki yaşantısı, davranışları ve kötü imajı ile tanınan ve sık sık gördüğü kırmızı kartlarla takımını en hayati maçlarda yalnız bırakmayı alışkanlık haline getirmiş bu oyuncunun teknik direktörümüz georghe hagi tarafından mutlaka alınmak istenmesi kendisi hakkındaki olumlu görüşlerimizi zedelemiştir.
elbetteki galatasarayda transferi teknik direktör ister yönetim hayata geçirir ancak daha kısa bir süre önce disiplinsiz diye kendi evladımız kaptanımız arda turana bile ceza veren, misimoviç, jo, keita gibi uluslararası yetenekleri gönderen yönetimimizin bu transferi gerçekleştirmesine akıl sır erdiremedik. ne colin kazım'ın söz verip "yakında çocuğum olacak ben futbol oynamak istiyorum demesi ne de hagi'ye söz vermesi bu transferin gerçekleşmesini sağlamamalıydı.
tarihi örnek sporcu ve kaptanlarla dolu olan (metin oktay, cüneyt tanman, bülent korkmaz, hakan şükür) galatasaray'ımızın bu oyuncuyu transfer etmesi saydığımız tüm kaptanlara da bir haksızlık olduğunu belirtir, ultraslan olarak herkesi aklı selim davranmaya davet ederiz.
bugüne kadar olan ağırbaşlı ve soğuk kanlı duruşumuz kimseyi yanıltmasın, bizlere galatasaray terbiyesi ve duruşunu öğreten tüm büyüklerimize ve yönetimimize bu öğrettiklerini hatırlatır buna da uygun davranmakları gerektiğini belirtiriz.
serdar özkan'dan hallice olduğu için galatasaray'da iş yapması muhtemel oyuncu.
o değil de serdar özkan'dan hallice dedim elim ayağım titredi.
bu adnanlar ile olmaz anlaşıldı.
kadıköy'de arda ile cristian arasında patlak veren olayda galatasaray'ın evladı aydın yılmaz'ı santrada kedi yavrusu gibi tutup fırlatan futbolcuydu bu arkadaş. ''size küfreden emre'yi kaptan yaptınız yuuuuuuh'' mizacına sevgilerimizi sunarak sorarız; demek ki neymiş? beşiktaşlı duruşu galatasaraylı bakışı falan yok, kendimizi kandırmayalım dostlar; onu ters astığınız metin oktay pankartlarında terkedeli çok oldu.
ps: ultraromantiklerden 'ama biz onu kaptan yapmadık ki' açıklaması geldi, ilkeli yayıncılık gereği cevap hakkı verdiğimiz arkadaşlarımıza teşekkür eder iyi akşamlar dileriz. güntekin?
galatasaray'da asla kaptan yapılmayacak ve hatta taraftar tarafından kabul bile görmeyecek futbolcu, ultraslan gelir gelmez tavrını koydu zaten. duruştan bakıştan bahsetmek için yüz fırın ekmek yemesi gereken çoluk çocuktan öğrenmeyeceğiz neyin ne olduğunu...