çocukluk döneminde yapılan davranışlarla arkadaşlara hava atma durumudur. okulu asmak, gıcır ayakkabı giymek, yakalamacılık oyununda son yakalanan olmak önde gidenleridir. zira bu karizma yapma olaylarının tehlike saçan modelleri de vardır; arı yuvasına saldırmak, bisikletten bodoslama düşüpte ağzı yüzü kanveran haldeyken yok birşeyim demek yiğitlik olur. amerikan stil saçlarla patene binmek ve orijinal bir futbol topuna sahip olmak da başı dik yürütür çocukları.
kuyu olsun mors olsun tüm misket oyunlarında mahallenin tozunu attırmak. cepler patladı patlayacak vaziyette evin yolunu tutmanın da verdiği haz başkadır ha.
hep özenmiştim. diğer çocuklar giyiyordu. ben neden giymeyecektim ki ? ordan içimde kalan buruklukla zamanında anneme ısrar edip forma takımı aldırmıştım. böyle tozluğundan şortuna kadar galatasaray forma takımı. öyle orjinal lisanslı ürün falan da değil. pazar malı. sevinmiştim. hiç unutmam o formayla sokağa çıkıp top oynamamı. mutluydum. kendimce de bi karizmam olmuştu. yani ben öyle sanmışım. çocukluk işte...
Işıklı ayakkabılarım, castello guardian bisikletim, g.i. Joe un her türlü oyuncağım, bir adet fox isimli alman kurdu köpeğim ve tüm trakya bölgesinde sınavla alan çavuşoğlu kolejine ilk 3 te girmişliğim vardı.