büyüyen, olgunlaşma yoluna giren bünyenin, çocukluğuna özlem duyması, çocukluk yıllarında yapılan her eylemin
daha tat bırakır olmasının hatırlanmasıdır, büyüdükçe hayatın yavan olduğunun anlaşılması sonucudur.
büyüyünce bayramın; sorumluluk, trafik, masraf vs. haline dönüşmesi, çocukken ise anlamının; şeker, harçlık, yeni kıyafetler, gezmek, sülalenin diğer çocukları ile tepişmek gibi alayı pozitif hadiseler yumağı olması sebebiyle normal olan durumdur
(bkz: nerde o eski bayramlar)
(bkz: büyüdük ve kirlendi dünya)
(bkz: biz eskiden eskiden su içerdik testiden)
bayramla beraber gelen; vefa, hayıhahlık, merhamet, iffet gibi güzellikler artık bayramı yalnız gönderiyorlar. böylece bayram bir zaman dilimi olmayı aşıp, bir zaman dirimi olamıyor. bize de "nerde o eski bayramlar" ağlatısı kalıyor.
çocukken bayram sadece harçlık almaktan, güzel ve yeni elbiseler giymekten, bol bol şeker yemekten, komşuların kapısına dadanıp şeker toplamaktan, bazen şeker yerine belki para veririr diye beklemekten ibaretti. misafir geldiğinde kolonya ve şeker tutmak hep evin küçüğününü göreviydi, nedense ondan hep zevk alınırdı. evet çocukken bayramlar çok farklıydı, bayram sadece bunlardan ibaretti. büyüdükçe her şeyin değiştiği gibi bayramların tadı da değişti.
Hayır. Çocukken bayramlar daha güzel değildi . biz daha masumduk.
Her şeye iyi niyetle yaklaşır, belki bir çikolataya belki de çikolata parasına memnun olurduk. gezmeyi severdik, yeni elbiselerimizi giyince heyecanlanırdık. Şeker toplardık ve arada para verenlere hayran kalırdık .
Şimdi öylemi
Bayram hafta sonuna mı geliyor diye takvimlere haftalar öncesinden bakıyoruz. Off bi bayram gelse de dinlensek diyoruz .
Değişen bayramlar değil biziz .