Neredeyse 0 maliyetle yapılan, giden insanları gülmekten altına işeten siyah tişörtlü olan komik adam cem yılma ın gösterisi.
Bkz. Little little in the mittle.
tamam güldük, eğlendik. ama öyle de karnımıza ağrılar girmedi. katıla katıla gülmedik. ortada bir emek var, saygı duyarım. sizde takdir edersiniz ki sinemadan çıkarken birçok ergenimizin aklında kalan yer çekimsiz ortamdaki muz ve faruk eczanesiydi. dillere sakız oldu. tadı kaçtı. naber dediğim bir arkadaş cevap olarak faruk eczanesi dedi. ölür müsün? öldürür müsün?
cem yılmaz ın hazır cevaplılığının, muhteşem ve kıvrak zekasının samimiyetini, mesleğinin profesyonelliği yüzünden gölgelendiği şovudur, izlediğim de samimiyeti ve sempatikliğinden çok mesleğini yapan ve birazdan gidecek olan biri gibi göründü gözüme.
fakat yine de harika gözlemleri ve kelime oyunlarıyla benzersiz mimikleri ve sempatikliği ile fazlasıyla güldürmüş, türkiye de tek olduğunu kanıtladığı gösterisidir.
sinemada gösterime sunulduğu ilk gün gidip, beğendiğim cem yılmaz gösterisi. özellikle sonlara doğru daha çok güldürmekte, gösteriyi zirvede bitirmektedir.
meymeletsiz dayım bile güldü amk hemde defalarca siz neden bahsediyorsunuz? adam en son ilkokulda birdiribir oynarken yanlışlıkla duvara çarpan arkadaşına gülmüş bide dün bu gösteride. bi daha ne zaman gülersin dedim bilmiyorum dedi.kısmet artık beklemedeyiz. huhhuhuhh gülermi bir insan? ahaahaha diye güler amk. en çokta kadınların uplate edilmesine gülmüş. birebir yaşamış yengeyle.
bütün esprileri buraya döşenmiş gösteri... ve çoğuda yanlış, garip bir şekilde buraya yazılmış...insanlar gülmüş ama neye gülmüş haberleri yok... nereleriyle izledilerse artık... ayrıca güldürmeyen, tebessüm ettiren ve bir zaman sonra sıkan bir gösteri.