eski gösterileri çok mu bel altıydı da gülüyorduk bilmiyorum. ancak bunda olmayan, oturmayan bir şeyler var gibiydi.
oldukça fresh bi modda girdim sinema salonuna. roma dönemi arenalarını andıran bir salondu. ses sistemi harikaydı. ısısı da güzeldi. arkadaşlarla gelindiği için de ortam cem yılmaz'a ve altına sıçarak gülmeye çok uygun bir ortamdı. Açıkçası hepimiz onu istiyorduk.
bir anda belirdi, ilk giriş her zamanki gibi vasattı. kadınlar ve erkekler konuşuldu. oldukça klasik ve yetersiz birkaç espriden sonra açıldı cem. yavaş yavaş suratımızda gülümsemeler beliriyordu.
uzunca bir zaman "gülümseme"de kaldık. birbirimizi gaza getirme amaçlı kahkaha atmaya çalışıyor, yanımızdakine vurarak onu da dahil etmeye çalışıyorduk. cem yılmaz kendisi öğretmişti çünkü bunu bize. ancak çoğu kez nafile sonuçlar.
ilk yarı bittiğinde cem yılmaz 0, izleyiciler mecburen 0'dı. gurmelikten açılan bir muhabbet geldi. ve sonunda ilk kahkaha... filmin ilk saatinden sonra ilk kahkahanın gelmesi bizler için sevindiriciydi. hayretle birbirimize bakıyor ve "kahkaha attık lan" diyorduk gözlerimizle.
arada Antalya'daki restoranda yanlarına gelen alkollü müşteri esprisini duymak nostaljinin zirvesine çıkarsa da bizi, ilki kadar güldürmediği aşikardı.
yumurcaklar, penis taklitleri ortalamanın üstünde reaksiyonlar aldı.
ara sıra normal seviyelere inse de iki buçuk saatin hakkını veren, doya doya güldüren cem yılmaz gösterisidir. iki kere izlemiş biri olarak, finale yaklaşırken karnınızın ağrıyacağına garanti veririm.
kendisini maslak tim'de ve harbiye açık hava sahnesi'nde izletebilen, gösteriyi 2 defa canlı izlediğimiz yetmezmiş gibi bir de sinemada izletecek olan müthiş gösteri.
"bir tat bir doku" efsanesi bir yana zaten, askerlik anıları gösterisinden daha az komik geldi. sona doğru çok gülsek de ortalarda uyuduk bi ara. hadi bizim grup arada gülüyor falan da, yan koltuktan itibaren 4-5 kişilik bi grup vardı ki adamlar sırıtmadı bile. çok komik bi an oldu böyle sinema yıkılıyor, yanımdaki adam hafif tebessüm ederek ve sessizce "amınakoduum" dedi. o kadar... önümüzdeki ergen grup ise 13 tl değil de 130 tl vermişçesine güldü. kimin ne kadar güldüğünün çetelesini tutuyormuşum gibi oldu ama şunu söylemek istiyorum: çok çok büyük beklentiye girilmezse keyfi çıkar.
bugün izleme fırsatını bulduğum gösteri. hala cem yılmaz'ın eline su dökecek adamın bi 15-20 sene çıkmayacağını düşündüm ister istemez. ulan ilk defa bu kadar güldüm, başım,karnım,yüzüm falan heryerim ağrıyor. verdiğim paranın kuruşu kuruşuna helal olsun. iyiki varsın cem yılmaz! inşallah birgün uçakta alırsın en kral uçağa binersin *
turkiyenin en zeki espirili insani olarak gene dokturmus hicbir an gulmeden durmadik ama biraz belalti fazla kacmis sanki cunku millet esi ve ailesi ile gitse pek hos olmayabilir.genede guzeldi.
verdiğin bütün parayı son kuruşuna kadar hak eden yapımdır.
ilk 30 dakikası harika, ancak ikinci yarı başladığında gerek ülkem insanının çok fazla ingilizce ile haşır neşir olmaması gerekse soft geçiş sebebi ile pek güldürücü değil, ancak son 10 dakika için bir şey söyleyemiyorum, güldük mü, ağladık mı, mide spazmı mı geçirdik, harika bir performanstı.
Gösterisine yer bulamadıysanız, ücreti fazla geldiyse, fırsat bu fırsat gidin 2,5 saat gülün eğlenin. Belki ortada milyon dolarlık bir yatırım yok ama sanat var.
ancak bugün gidebildiğim muhteşem gösteri. hayatımda hiç bu kadar uzun süre güldüğümü hatırlamıyorum.
--spoiler--
"abime ne vereyim?" esprisiyle bütün salonun hakkına girmiş olabileceğimi düşünüyorum. keza koltuklara vura vura güldüm.
--spoiler--
2. bölümünün %90'ı ingilizce esprilerle geçtiği için, orada pek gülmeyen vardı. o esprileri anlamadığın için bok atma lütfen. yabancı dilini geliştir.
cem yılmaz bunların olacağını düşünerek sonuna o tabut konusunu koymuş ki, kötülemesinler. afferim cem'e.
aga cem yılmaz bu işin piri olmuş, mümkünse sevgilinizle gidin, olmazsa yakın arkadaşlarınızla gidin, size unutulmaz bir anı olsun. baştan sona güleceksiniz, gösteri bittiğinde yerinizden zor kalkacaksınız, dayak yemiş gibi olacaksınız,
10 liraya 2 saaat boyunca gülme garantisi veriyor, gidin mutlaka. bu arada hala yanaklarım acıyor.
atalay demirci'ye kahkahalarla gülüp cem yılmaz'ı eleştiri bombardımanına tutanların izlememesi gereken gösteri. hem ne gerek var dimi? nasılsa atalay demirci her hafta star tv de beleşe. zevkler renkler tartışılmaz eyvallah da, gülerken düşünmek ve inceden yargılamak gerek değil mi ama.
amcanın bir tanesi karısı çoluk çocuğuyla gelmiş. amk adam gülemedi bile. anlıyo söylenenleri ama anladığını çocuklara çaktıramamk için 10 yıllık ömrünü orda verdi vay amk. tek gitmek en iyisi. bağıra bağıra güldüm allahıma.
bugün cevahir de gittiğim gösteri. 2 saat boyunca ağzım yüzüm yer değiştirdi, bir ara salonda gülmekten tepinenler vardı
2 saat boyunca güldürdü ama son 15 dakika iyice yardı tepinenler bile oldu yüzüm ağrıyor artık gülmekten. sonuçta bir 2008 değil,
seyirciyle biraz daha atışmasını beklerdim ama tamamen kendisi yardırdı herif bir de yaşlanmış ama sonuna kadar parasını hak ediyor.
2 saat boyunca aralıksız güldüğüm müthiş gösteri. yiyecek ve içecekle girmemenizi tavsiye ederim. önümdeki adam kola içerken kahkaha attı üstü başı kola oldu. arkadaşım gülmekten yerleri tekmelemeye başlamıştı ki gösteri bitti. Gülmek istiyorsanız mutlaka gidin pişman olmazsınız.
--spoiler--
are you disco? are you cola? what are you?
--spoiler--
''çok bel altı şakası vardı amına koyim bik bik bik küfürle güldürüyor bik bik bik hep aynı şakaları yapıyor bik bik bik tebessüm ettim sadece bik bik bik'' diyenler bunu da dedi:
çok güldürür. tim maslakta canlı olarak izlememe rağmen gittiğim ve yine yine güldüğüm adamın gösterisi. çıktıktan sonra araba kullanamadım bir müddet. varın siz düşünün nasıl bir etki yaptığını. sigarayı bırakmaya karar veriyordum yemin ediyorum ciğerlerim ağzımdan çıkacaktı. neyse gençler izleyin. izlettirin. ben beğenmedim abi diyen gelsin parasını benden alsın.
dün gittiğim ve baya bi güldüğüm, eğlendiğim yeni bir cem yılmaz efsanesi. özellikle penisin erkek vücuduna etkileri ve kadın psikolojisi hakkında yardıran tespitleri olmuş yine.