eğer kendisi 98 de değilde 96 da gelseydi,o kadro avrupada başarılı olmaya 98 de değil de 96 da başlayacaktı.tarihe geçecek başarı 2000 yılında gelmeyecektide,1997 ve 1998 de gelecekti.en kötü 1999 da gelecekti.çünkü o yokken kalede mehmet bölükbaşı,volkan kilimci,mehmet duymazer,hayrettin demirbaş,cengiz dülger gibi kaleciler arasından seçim yapıyorduk.kendisinin 1998 dünya kupasından sonra transfer etmemiz,bizim için çölde vaha etkisi yaratmıştı.kurtarışları,oyunu okuması,oyunu kurması,soğukkanlılığı,zekası,sezgisi üst seviyedeydi.sadece yanlardan gelen toplar zaafıydı,inanmayan juventus maçlarını izlesin..ne muslera,ne mondi,ne friedel onun kadar iyi kaleci değildi.(simovici canlı 1 sezon izleyebildim,onda da çok küçüktüm,banttan izlediğim kadarıyla çok iyi kaleciymiş ama ben canlı izlediklerim içerisinde yorum yapıyorum).kendisi gibi kaleci zor gelir galatasarayıma.
Galatasaray başında çıkıp kazandığı maç sonrası Türk futbolu ve futbolcusu hakkında çok değerli bilgiler paylaşmış Galatasaray kaleci antrenörüdür.
Cesare Prandelli'nin taktik ve fizik çalışmalarına ağırlık verdiğini ve Türkiye'de futbolcuların bu şekilde çalışmaktan hoşlanmadığından bahsetti. Türkiye'de daha çok futbolcularla özel olarak ilgilenilmesi ve motivasyon konuşmalarının başarıyı getirdiğini açıkladı.
Vicente Del Bosque, Jean Tigana, Roberto Mancini, Luis Aragones, Cesare Prandelli gibi rüştünü ispat etmiş hocaların Türkiye'de neden sıkıntı yaşadığına ışık tutmuş oldu.