Neden yaralı bunlar, kurşun yeseler ölmeleri veya daha ağır şekilde yaralanmaları lazım. Kurşun yiyen birinin de ameliyata alınması lazım yaşaması için. Demek ki adamlar bir parkur tamamlamış. hendekçi gavatlar sizi.
Bugün hakkarinin en tehlikeli karakollarından birinde görev yapan asteğmen arkadaşımla telefonda konuştum. Adam resmen bana, nasılsın kardesim tehlikede değilsiniz insallah dedi. Bu soruyu benim ona sormam gerekmiyomuydu sizce de ?
Burdan anlayın, bu kahpeler taktik değiştirdi. Artık dağda bayırda bi işleri yok şehir merkezlerinde ellerine geçen her fırsatı kullanıyorlar.
Buda o fırsatlardan biri işte. Uydurma bi kaç resim medyada sosyal ortamda yayıp, dövlet sivil kotliom yopir diye yangın çıkarma peşindeler. Adama sormazlar mı ulan, Ambulanslara bomba atıp yakıp da ambulans beklenir mi ?
Algı yönetimi tamamen. insanlari devletin katliam yaptığına inandırma, o düşünceye sevketme ve kaos peşindeler. Allah fırsat vermesin. Amin.
https://youtu.be/6hsq_t8BbR0
Buyrun size masum sivil halk, yalanınıza sokiyim orospu çocuğu vatan hainleri,size inanıp acıyan türk değildir olamaz,allah korusun sizin gibilerden.
Merhamet, insanlık, barış ve yaşam hakkı sadece sen öldürüldüğünde ağzında olmayacak arkadaş!
Elinde silah, bomba, molotof ile hendekler kazıp pusular kurarken hiç bunları duymadık ağzından.
Elbette çocuklar ölmesin ama bir polisinde çocuk kadar değeri olsun kardeşim!
Çocuk diye eline verip molotofu sallatmakla çocuk sevgisi gösterilmez.
Sormaz mı kimse ne işi var o çocuğun o kadar silahlı adamın içinde?
Sen çocukları kalkan yapacak kadar alçak olacaksın ama çocukların hesabını utanmadan benden soracaksın.
Belediye başkanınızın dediği gibi "hassssstir" diyorum.
MIT'te lisans ve yüksek lisanstan sonra, Stanford'ta doktorasını bitirip, 5 yıl sahada çalışan inşaat mühendisi Ş.B.A, Türkiye'nin en büyük inşaat firmasına iş başvurusunu yapmış ve mülakata çağrıldığı gün, tesadüf şirkette olan şirketin en büyük hissedarı ve yönetim kurulu başkanı, insan kaynakları müdürüne mülakatı kendisinin yapmak istediğini söyler ve mülakat başlar:
y.k.b: Hoş geldiniz... Ne kadar ücret istiyorsunuz?
ş.b.a: aylık 10.000. Amerikan doları.
y.k.b: Peki. Başka?
ş.b.a: Yılda 4 maaş ikramiye.
y.k.b: Peki. Başka?
ş.b.a: Mümkünse boğazda bir villa.
y.k.b: Peki. Başka?
ş.k.b: Mümkünse, bir de tüm masrafı şirkete ait son model bir araç.
y.k.b: Peki. Başka?
Bu isteği de kabul edilen ş.k.a. biraz ikirciklense de, karşısındaki çok ciddidir.
ş.b.a: Eeee... Eğer, takdir ederseniz, şirketin yıllık karından %1 oranında ayrıca ikramiye istiyorum. der ama, haddini çoktan aştığının da farkındadır.
y.k.b: Peki.. Başka?
ş.b.a: Yok artık!.. Şaka yapıyorsunuz... deyince,
yönetim kurulu başkanı, gayet sakin "Ama siz başlattınız." der.
YukaRIDAKi FIKRA, Pkk'nin son başlattığı şehirlerde devrimci halk ayaklanması ile Türkiye'nin buna tavır koyuşuna benzemiyor mu?
Sanırım Türkiye "Ama siz başlattınız." dedi.
yaralıymış. defolup başka yerde ajitasyon yapın amipler. onlar yaralıyız bize yardım edin diye ambulans çağırıp sonrada o ambulansı tarayacak kadar sağlam. o piç kurularının, vatan haini kalleş teröristlerin leşi çıkacak oradan leşi.
