cinsellik

entry172 galeri3
    42.
  1. Bazı durumlarda tehlikeli olan ilgi alanıdır. (bkz: liseli ve cinsellik)
    0 ...
  2. 41.
  3. sağlıklı bir yaşamın parçasıdır. tadında bırakıldıkça...
    0 ...
  4. 40.
  5. bekarlıkta ateş ise evlilikte sudur, kısacası.
    0 ...
  6. 39.
  7. erkekler kadar olmasa da kizlarin beynini de bir hayli mesgul eder.

    (bkz: yeme bizi)
    0 ...
  8. 43.
  9. 42.
  10. ülkemizde konuşulmaktan kaçınılan fakat eylem düzeyinde sonuna kadar yaşatılan bir olgudur.
    1 ...
  11. 41.
  12. Kelimenin tam anlamıyla paylaşımdır cinsellik iki ayrı cinsin duygularını aynı paydada buluşturan sevidir. Fazlası zarardır sevişmelerin yani kafidir kalp istedikçe yapılması, kalp kalbe karşıyken. Ne çok kirlettik oysa sevişmeleri.
    1 ...
  13. 40.
  14. tüm hayatımızın nihai hefefi. iş, kariyer, eğitim, fizyolojik beğenirlik, aile gibi kavramların oluşmasının yek sebebi. çok para kazanmak istemenin temelini; daha iyi kadın ve erkeklere sahip olmak, daha iyi kıyafetler giymenin temelini; bireyin kendini daha çok beğendirmek isteyişi, dolayısı ile cinselliğe ulaşma ereği. kültürlenmenin temeli cinselliğe ulaşmada bir araç yaratmak, bir kadınla arkadaşlık kurma çabalarının temeli cinsellik.. tüm her şeyde, cinsellik vardır. onun için yaşarız.
    1 ...
  15. 39.
  16. insanın, kendisinde olmayan insan uzuvlarına şehvetle istek duymasıdır. ismide buradan gelmektedir. kendi cinsinde bulunmayan insan uzvuna ihtiyaç duymak. yoksa kadınlardaki göğüslerin seks için hiç bir fonksiyonu yoktur, ama cinsellikte önemli yeri vardır. çünkü erkeklerde bulunmayan bir kadın uzvudur.
    3 ...
  17. 38.
  18. yaşadığımız ülkede yıkılamayan bir tabudur.
    0 ...
  19. 37.
  20. 36.
  21. 35.
  22. 34.
  23. Aşık olunan insanla yaşanıldığında dünyadaki en zevkli şeydir.
    1 ...
  24. 33.
  25. cinsellik, insanlık tarihinin en değerli sanat eseridir.ve kadın, bu sanatın sanatçısı, bir nevi yaratıcısıdır.

    kadın cinselliğe sanat gözüyle bakar.onun için çok özel ve değerli bir konudur.nasıl ki bir sanat eserini anlamak ve sanatçısına hak ettiği değeri verebilmek için, kişinin bir altyapısı ve donanımı olmak zorundaysa, kadın için de cinselliği yaşamak için altyapısı ve donanımı olan böyle bir eş gereklidir.onun sanatını anlamalı ve kendisine gereken değeri ve önemi vermelidir.

    o yüzden önüne gelenle yatmaz kadın, paylaşmaz cinsellik sanatını..herhangi bir erkek gibi..herkese sunmaz sanatını..bir sanatçının toplumun geneli tarafından anlaşılamadığını bilir..ve bir sanatçı edasıyla "özel adam"ı arar.

    sadece fiziksel bir aktivite olarak algılamaz.ister ki, vivaldinin mevsimlerini yaşasın.yayın tellere vuruşuyla birlikte, önce heyecan verici ilkbaharı, ardından yazın hararetini, sonbaharın serinliğini ve son olarak da kışın soğuğunu..

    pagannininin piyano tuşlarına dokunurkenki özenini ister kadın, dokunuşlarda.yalnız bedenine olan dokunuşlar tatmin etmez onu..

    picassonun "güernica" sıdır cinsellik kadın için..güernica'yı herkes anlayamaz..herhangi biri için anlamsız geometrik şekillerden oluşan "alelade" bir resimdir o..onu anlamak için ispanya iç savaşını bilmelidir kişi..ya da franco faşizmini..ve kübizmin ne olduğunu kabataslak da olsa anlayabilmelidir..ve en önemlisi picasso'nun yaşamdaki duruş yönünü..işte o zaman "güernica" mükemmel görünür kişiye..bir şaheserdir artık..ve yaratıcısı picasso el üstünde tutulması gerekendir..hayran olunan..sevilen..değer verilen..

    cinsellik kadın için bir beethowen eseridir..ya da bizet..neruda şiiridir bir bakıma..bazen bir diego rivera çalışması olur bazen onun diğer kutbu olan fridanın..

    kısacası, kadın için cinsellik "ay ışığı sonatı" ise, erkek için cinsellik "dam üstünde un eler, tombul tombul memeler" den ibarettir..
    7 ...
  26. 32.
  27. herşeyin olduğu gibi ülkemin çoğu bireyi tarafından laşka hale getirilmiş mahremiyet duygusunun yok olmaya yüz tuttuğu yapanin değil yapmayanın saçma bir tuhaflıkla karşilandiği maalesef çoğu kez helallik dişinda uygulanan hattta ve hatta helal ilişkilerin konuşulmasının bu kadar rağbet görmediği günümüz dünyasının bir numaralı aksiyonu bir numaralı yaşam felsefesi bir numaralı beyin ile bacak arasının yer değiştirmesi...
    0 ...
  28. 31.
  29. hayatın içinden, yaşanması beden ve ruh sağlığı için önemlidir. ancak bunu bir yaşam felsefesi haline getirmek tehlikelidir.
    1 ...
  30. 30.
  31. aşk bir pastaysa cinsellik bu pastanın kremasıdır.
    1 ...
  32. 29.
  33. yedinci neslin gözdesi olmuştur efendim kendisi. hayırlı olsun. herkes jinekolog olmuş haberimiz yok.
    1 ...
  34. 28.
  35. bir projeksiyon işidir. onda kendinizi görürsünüz. Kendinize çok değer vermeyin, verirseniz o da aynı değeri kendine vermeli ki yakın şeyler hissedesiniz birbirinize. Basit adamlarla beraber olmayın, basite indirgenirsiniz.
    0 ...
  36. 27.
  37. içgüdüsel dürtü yumağıdır.
    ya çözülür ya kördüğüm olur.
    partnerine bağlı yani.
    1 ...
  38. 26.
  39. duyguların somut hale dönüşmüş finalidir.
    3 ...
  40. 25.
  41. yemek içmek,nefes almak gibi her canlının ihtiyacıdır.
    1 ...
  42. 24.
  43. zevki doruklarında yaşayabilmektir, yaşatabilmektir.
    1 ...
  44. 23.
  45. montaigne cinsellik yönümüz denemesi.

    tanrılar, der Platon, bize buyruk dinlemez ve zorba bir organ vermişler. Azgın bir hayvan gibidir bu organ, amansız iştahıyla her şeyi kendine kul etmeye kalkışır. Kadınlarda da öyle obur, doymak bilmez bir hayvandır o; zamanında yiyeceği verilmezse deliye döner, beklemek bilmez, bedenlerini kudurtur, damarlarını tıkar, soluklarını keser, türlü dertlere yol açar, ta ki ortak arzunun meyvesini içlerine çeksinler, rahimlerinin dibi bol bol sulanmış, tohumlanmış olsun.

    Yasa koyucularımız bunu böylece bilip ona göre gereğini düşünmelidirler: Cinsel gerçeğin erkenden öğretilmesi daha iffetli ve daha verimli olmasını sağlar, yoksa herkes onu hayal gücünün keyfine ve ateşine göre bulmaya kalkar. Kimi kadınlar, arzu ve umut peşinde, gerçeğin yerine ondan kat kat daha acayip, olmayacak şeyler koyarlar. Platon bunları düşünmemiş midir kadın erkek, yaşlı genç her kesin cimnastik yaparken çıplak gören Kızılderili kadınlar hiç olmazsa göz duygularını soğutmuş oluyorlar. Büyük Peru Krallığında kadınlar bellerinden aşağısına önü yırtmaçlı bir kumaş sararlar; öyle dardır ki bu etek, ne kadar edepli olmak da isteseler, her adım atışlarında edep yerleri gözükür. Gerçi kadınların bunu erkekleri kendilerine çekmek için yaptıklarını, çünkü o ülkede erkeklerin kendi cinslerine düşkün olduğunu söylerler; ama şu da denebilir ki, bunu yapmakla kaybettikleri kazandıklarından fazladır, çünkü tam bir açlık, hiç değilse gözle doyurulan bir açlıktan daha zorludur. Livia da der ki, namuslu bir kadın için çıplak bir erkek bir resimden fazla bir şey değildir. Lakedemonyalı kadınlar, ki evliyken bizim kızlarımızdan daha bakireydiler, her gün şehirlerinin delikanlılarını çıplak güreşir, yarışırken görüyorlardı; kendileri de yürürken bacaklarını kapamaya pek önem vermiyorlardı; çünkü, Platon'un dediği gibi namusları, uzun eteksiz, yeterince örtüyordu onları. Ama Augustinus'un sözünü ettiği birtakım adamlar çıplaklığı öyle akıl dışı bir baştan çıkarma gücü olarak görmüşler ki, kadınların mahşer günü kendi cinsellikleriyle mi, yoksa, o kutsal ülkede bizi baştan çıkarmamak için, erkek olarak mı dirileceklerinden kuşkuya düşmüşler!

    Kadınları türlü yollardan aldatıp azdırıyoruz, kısacası. Durmadan hayallerini coşturuyor, dürtüklüyoruz, sonra da dişiliklerine lanet okuyoruz. Doğrusunu söyleyelim: Biz erkeklerin hemen hepsi kendi günahlarından çok karısının günahlarından gelecek ayıptan korkar, kendi vicdanından çok karısının vicdanı üstüne titrer (Aman ne fedakarlık!); tek karısı ondan daha iffetli kalsın da hırsız olmaya, yemin bozmaya, karısının adam öldürmesine, aforoz edilmesine razıdır herkes...

    Kötülükleri ne haksızca değerlendirmek bu! Kadınlar da biz de cinsel taşkınlıktan daha zararlı, daha insanlık dışı binbir ahlaksızlığa düşebiliriz; ama kötülükleri doğaya göre değil kendi çıkarımıza göre ölçüyoruz, bu yüzden de tutarsız türlü biçimler alıyor kötülükler. Ahlak kurallarımızın sertliği kadınların cinsel düşkünlüğünü doğal niteliğini aşan daha azgın, daha sapık bir hale getiriyor ve böylece düşkünlüğün sonuçları nedenlerinden daha kötü oluyor. Bilinem Caesar'ın, iskender'in kazandıkları savaşlar daha mı çetin olmuştur, genç ve güzel bir kadının, bizim gibi beslenen, gün ışığına, dünyaya açılan, bunca ters örnekler gördükçe gören, durmadan azgın saldırılara uğrayan bir kadının iffetini savunmasından! Hiçbir kuşatma bu dayatmadan daha netameli, daha çetin olamaz. Ömür boyunca zırh taşımak bir bakirelik perdesini taşımaktan daha kolaydır ve bakireliğini tanrıya adamak fedakarlıkların en zoru olduğu için en yücesi sayılır. Diaboli virtus in lumbust est, şeytanın gücü beldedir, der...
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük