Varlıklarına dair tek bir somut kanıt olmayan canlılar hakkında ortaya atılan iddaadır.insanlar beyninin ne kadar güçlü oyunlar oynayacağının farkına varsa bu dünya daha mantıklı bir yaşam alanı olacak."Aman olm şunu yapma musallat olurlar" tarzında korku aşılıyorlar.Korku en güçlü duygudur.Sonra o korkulardan bazı hayaller oluşturuyorsunuz.Yetmiyor o hayalleri somutluğa döküp musallat ediyorsunuz(!) Ulan öyle varlıklarız ki evrenin ucunda toz zerresi kadar yer kaplayıp tüm canlıların bizlere bela getireceğine inanıyoruz.Uzaylılar bizi bulacak,cinler bize musallat olucak falan.Aynen.Aman gece aynaya bakmayın,ayakları ters bir varlık karşınıza çıkabilir.Hayırlı kandırılmalar(gülücük).
Akşam ezanıyla beraber bizim dünyamızla birleşirler , bu nedenle büyükleriin "gece su dökme , tırnak kesip atma , bezi çırpa" demelerinde ki neden budur... Bizi görüyorlar fakat biz göremiyoruz... Sabah ezanı okunana kadar da bizle olurlar , sabah ezanıyla giderler... Yaşayan varsa bilir zaten.
"Onlar sizi, sizin onları göremediğiniz yerden görürler." bu aslında açıkça cevabıdır. gece görüş azalacağın gezinebilecekleri alanda olabildiğince genişleyecektir. hal böyle olunca vakalar da artıyor tabii ki.
çünkü karanlık çağlar boyu insanlar için tehlikeli olmuştur. içgüdüsel olarak karanlıktan haz etmeyiz. karanlıkta kalınca sanrılar başlar. biz cin görürüz amerikalı uzaylı görür. askerde acemi eğitiminde intikallerde araziye gece insana benzeyen çalılar dikerler. askerin gözü alışsın diye. beyninize çok güvenmeyin sizi aldatır.