cin denilince geldikleri inancından dolayı yıllardır yapılan saçmalık. hiç gitmediler ki. farklı boyutlarda ama aynı yerde yaşıyoruz işte. biri cin dedi diye cinlerin hemen boyut atlayıp söyleyeni çarpması düşünülemez. o zaman onlar insan desin de ben de bi astral seyahate çıkayım ne zamandır gitmek istiyordum.
petek dinçöz programında "şimdi burda söylemek istemiyorum, bugün 3 harfli başında c sonunda n olan varlıklardan bahsedeceğiz" diyerek farklılık yaratmıştır.
yakın zamanda t.d.k. sözlüğüne girecek kadar dilimize yerleşmiş bir kalıbı kullanmaktır, halk tarafından benimsenmiştir artık. gerekli veya gereksiz olduğu meselesi ayrı bir konu. korkutmayayım şimdi sizi. (kahin gibi olduk iyice)
cin demekten çekinen insan bünyesinin bulduğu kod addır. pek yaratıcı değildir. konuyla ilgili olarak eski bir zaytung haberi yarmıştır:
--spoiler--
diyanet işleri başkanlığı: 3 harfliler dendiği zaman cinlere hitap ettiğinizi artık onlar da anladı, biz başka bir kelime bulana kadar bahsetmeyiniz.
--spoiler--
dilde yerleşmiş deyimlerin genelde bir hikayesi vardır. ortada paranormal birtakım tecrübeler var. bilim buna iç merkezli yani zihnin bir yanılsaması diyor halk ise dış merkezli birşeyler olduğuna inanıyor. hatta inancıyla da örtüştürmüş. mesele yaşanan sıkıntı. dışarıdan ya da içeriden fark etmez. demek ki insanlar o kadar sıkılmış, tedirgin olmuş ve korkmuş ki adını bile anmak istemiyor sıkıntıyı yarattığına inandığı dıştaki şeyin. hem eski bir inanca göre isimlerin bir tılsımı, gücü vardır. birini anmak onu çağırmak anlamına geliyor aynı zamanda. o nedenle neyi anacağına dikkat etmen gerekiyor. sebebi bu.
2 veya 4 harfli demekten daha mantıklı eylemdir vesselam. Ama bir söylenti vardır ki adlarını anınca "bana mı seslendin" deyip gelmesi yönünde. Zaten işin düşse gelmezler...