insan hayatının değersizliğini bugün tekrar öğrenmeme sebep olan adam öldürme olayı.
yaşadığım sokakta bir market bir fırın ve bir ayakkabı mağazasının sahibinin oğlu 18 yaşında bir genç. amcaları kapı komşumuz. 1 aydır kayıp haberlerini izlerken dün cesedi bulunmuş. 17-18 yaşında bir genç, ailenin tek oğlu belki de en kıymetlisi -her gün gördüğüm biriydi muhtemelen-. bıçaklanmış, pantolonuyla boğularak öldürülmüş. evindeki acıyı tahmin bile edemiyorum, çok çok büyük. insanlık daha özgecan olayını unutamadan daha onun üzüntüsü geçmeden bir kez daha öldü. kime güvenebileceğini şaşırmış durumda herkes eminim kimse evladını gönül rahatlığıyla okula bile gönderemeyecek artık.
cinayet genellikle birbirini tanıyan şahıslar arasında gerçekleşmektedir. ortada faili meçhul bir cinayet
var ise dünyanın en gelişmiş kriminal araştırma birimleri bile delil toplarken sadece olay yerinde buldukları
biyolojik deliller ile yetinmekte eğer öldürülen kişi yani kurban ve katil birbirlerini tanımıyorlar ise büyük
olasılıkla bu cinayet dosyası rafa kaldırılacaktır.
reytinglere kurban gitmiş bunun sonucunda günü değiştirilmiş izlenebilirliği yüksek dizi. pazar günü saat 23:15'e almışlar saatini. bari kanal yönetimi, dizi setine c4 yerleştirseymiş daha kesin ve kökten bir çözüm olurdu.
--spoiler--
Sarah Lund, Kopenhagda yaşayan ama isveçli erkek arkadaşının yanına taşınacağından Stockholme transfer olmak üzere olan bir detektiftir. işyerindeki son gününde, bir genç kızın kaybolduğu haberi gelir. Gerçi akşama veda partisi vardır ama yerine geçecek olan dedektif ile birlikte olaya el koyar. Daha sonra ikili, genç kızı vahşice öldürülmüş bir şekilde bulur. ipuçları, Kopenhagın belediye başkanlığına oynayan bir politikacının kampanya ekibine kadar uzanmaktadır
--spoiler--
nurgül yeşilçay ve engin altan düzyatan'ın hatta maalesef goncagül sunar'ın yapmacıklıktan yıkıldığı dizi. bir de neden nurgül yeşilçay abi, nurgül yeşilçay'mı kaldı yıl olmuş 2014.
oturup izleme ihtimalim sıfır, eminim bin saate yayıldığı için iç bayan tipik bir türk dizisi olur, muhtemelen 13-26 bölüm arası dayanır kalkar sonra yayından.
ancak hanzo hanzo konuşulduğunu görünce kan beynime sıçrıyor.
yahu bu dizi bir yeniden çevrim, yasal gereklilikleri de yerine getirmiş bir uyarlama. yeniden çevrimin de şartlarını yerine getirdiğinizde ayıbı günahı yok. kalkıp hemen elde tuzluk "eke eke çakma çakma çakma bölö bölö" diye nara atmanın temeli var mı?
the killing çakması diyor bir de... ulan the killing, forbrydelsen denen dizinin amerikan uyarlaması değil mi? bilmeden konuşmaya ne meraklısınız hıaa.
Yazık nurgül yeşilçay uğursuzluğundan bi haber olamazlar, asmalı konaktan beridir, belki azıcık eğreti gelinden beridir ne bir dizisi tuttu ne bir filmi, dizileri üç ayı zor doldurdu, hepsi yayından kaldırıldı, paralar çöpe gitti,
Hele killing, bilemiyorum esasında başarılı dizidir ama konu tam türk diilerimiz gibi ağır mı ağır gidiyor, hava sürekli kapalı, hep bir uğultu, hep bir yağmur şıpırtısı, bir memlekete güneş hiç mi doğmaz. Nerede çekiliyor ne bu hep yağmur. Yine sevene iyidir hoştur, ikinci sezona bakamadım, merak edemedim,
Ama cinayet, nurgül yeşilçay, batar o iş, uğursuz o.
Kanal D ekranlarında yayınlanacak olan ''Cinayet'' dizisi daha başlamadan büyük ilgi görmeye başladı. Dizinin ana karakterini canlandıracak olan oyunculardan Engin Altan Düzyatan ve Nurgül Yeşilçay yer almaktadır. Dizimizin fan sitesi aşağıda yer almaktadır. Detaylı bilgi için fan sitesini ziyaret ediniz...
toplum baskısinin etkisi büyük.
abd de katolik baskınin sonucu seri katil furyası çıktı.
şimdi türkiye de de çöplere yeni doğan bebekleri atma, diri diri gömme başladı.
bunu sosyolojik değerlendirmeye tabi tutmak yürek el vermiyor.
her insanın doğasında bulunan öldürme eğilimi sonucunda ortaya çıkan olay. kimi zaman kazayla kimi zaman mecbur kalarak kendini müdafaa ederken ve kimi zamanda sırf zevk uğruna işlenir. birde bunun hunharcası var keserek biçerek yapılan cinsten. canavarca his saikiyle adam öldürmek.......
mesela tabanca ile tek mermi kafadan sıkılarak öldürülür vatandaş bunda canavarca his yoktur amaç öldürmektir kişi en fazla 1 dakika içinde hakkın rahmetine kavuşur ancak şarjörün tamamı kafasına sıkılırsa bu canavarca his saikiyle öldürmeye girer. münevver karabulut cinayeti böyledir mesela otopside çıkan sonuçta münevver'in daha ölmemişken kafasının gövdesinden testereyle ayrıldığı raporlarda mevcuttur.
birde sema karakoca cinayeti var 2011 mart ayında dere kenarında bulunan kız. rahmi alınmış göğüs kafesi parçalanmış ve bacakları kesilmiş şekilde bulunmuştur. Bu kızın katilleri halen bulunamamıştır. Olayın jandarma bölgesinde gerçekleşmiş olması bunun sebeplerinden biridir. cinayet zanlısı şüphesiyle gözaltına alınan ve soruşturulan 101 kişi ve ilk başta tutuklanan 6 kişi hakkında mahkeme takipsizlik kararı vermiştir. benim anlamadığım nokta ise birden fazla kişinin işlediği belli olan bu cinayette 1 adım ileri dahi gidilememiş olması ve mezarında yatan 19 yaşındaki bir kız yaptıkları yanına kar kalan dışarıda gezen psikopatlar.
bu olay olduğu andan itibaren soruşturma polise verilmeliydi. Jandarmada işlerin nasıl yürüdüğünü ve teknolojinin emniyetten kat kat geride olduğu bilinirken katillerin kaçmasına olayın hasır altı edilmesine resmen göz yumuldu. ne kadar bürokrasi aşığı insanlarız arkadaş sanki her şey kurulana göre memlekette. ceset jandarma bölgesinde bulundu diye illa jandarma bakacak!...
ha birde bu kızın görükle de takıldığı bir bar/kulüp tarzı bir yer var bu olaydan hemen sonra kapatılan ve sahiplerinin ortalarda gözükmediği. jandarma ilk yakaladığı muzaffer şahin'i paket edip "aha katil bu" dedi ancak ellerinde delil yoktu 3-5 telefon konuşmasından başka. buralara neden hiç bakılmadı?