cinlerden korkanların kendi kendilerine oluşturdukları durumdur, hiç bir japonun cinlerden kaçtığını duymazsınız, çünkü onların beyni bu korkuyu beslemez, beslediğiniz şey büyür korkularınız gibi...
ek olarak evdeki her haşırtıyı tıkırtıyı çıkartana cin damgası yapıştırmayın, sizinle maddesel iletişim kuramayan ama kurmaya çalışan bunu yapabilmek içinde türlü sesleri çıkartmak zorunda kalan bi çok bedensiz çok boyut varlıkları var...
Cin de çıkar, büyü de bozulur
ikitelli’deki 5 katlı bina içerisinden giriyoruz. Giriş katı danışma olarak kullanılıyor, diğer katlarda yönetim, ‘hocaların’ odaları ile birlikte cin çıkarma bölümleri ve tedavi birimleri bulunuyor. Son kat ise mescide ayrılmış durumda.
‘Manevi şifa merkezi olarak’ anılan mekân kuruluşunun henüz ikinci haftasında. Türkiye’nin ilk cin çıkarma hastanesinde; ‘Büyü bozma, maneviyat, cin çıkarma, Rukye işlemlerinin yanı sıra bio enerji, sülük, bioenerji ve hacamatlı tedavi de yapılıyor.
Cin hastanesinin işletmecisi Lütfü Bulut, Yeni Türkiye’deki bu en acayip serüvenlerden birinin başlangıcını anlatıyor: “Aslında benim de mesleğim gazetecilik. Cinci Bülbül Hoca ile ilgili bir haber yaptım. 100 binin üzerinde kişi okudu. Bu hoca vakti zamanında Kenan Evren’in manevi hastalığını iyileştirdiği iddia edilen kişidir. Ondan sonra vergili cinci hoca dönemi başlamıştır. Haberin altında iki hocanın da yorumu vardı. Biriyle iletişimim oldu. Bana; senin sayende işlerim açıldı, ekmeğini yedim, gel sana gerçeği anlatayım, çevrende içine cin kaçmış biri varsa çıkarayım’ gör dedi. O zaman yanıma muhasebede çalışan bir genç kız vardı. Uyuyamıyordu, banyodan korkuyordu, karabasanlar görüyordu. Onu aldım gittim. Kız tedavi olunca bu hoca bana X-Man, Örümcek Adam, Kaptan Amerika gibi bir kahraman geldi. ilk olarak onunla yola çıktım. 6-7 aylık bir hikâye. Sonra da burayı açtık!”