gençliğimi çürüttüğüm gibi yaşlılığımı da çürütmekte olduğum semt. tuhaf bir yerdir. dokusu son 30 yılda ne kadar değişmiş olsa da kendine özgü tazeliğini her zaman korur. fındıklı’ya inen ara sokakları gizli birer hazinedir.
Eskiden memur semtiydi. Tiyatrocular, sinemacılar otururdu. Orta gelirli aileler alt Cihangir olarak bilinen Cihangir caddesi'nin tophane ve fındıklıya doğru olan kısmında otururken, durumu iyi olanlar Sıraselviler tarafına doğru olan üst Cihangir'de otururdu
Şimdi köpek bağlasan durmaz bodrum katında oturmak isteseniz ayda onbin lira kira istiyorlar.
kanuni Sultan Süleyman'ın ölen oğlu adına mimar Sinan'a yaptırdığı camiden ismini alan semt. sakinleri olan yazar, ressam, tiyatrocu, oyuncu, müzisyen tayfasından ötürü sanatçı bölgesi ya da entel semti olarak da söz ediliyor. yakın zamanda entelektüel tartışmaların muhatabı sayılan semtin adı hdp ile sıklıkla anılıyor.
çocukluğumda bir akrabam otururdu, giderdik, misafirliğe.
buranın atmosferi, böyle kibirli, kendini beğenmiş ama parasız pulsuz bir atmosferdir.
görsen havalarından geçilmezdi, o akrabaların ama sürekli bizden borç isterlerdi.
şu an aynı atmosfer mevcut orada.
oradan tanıdığım bütün insanlar kibirlidir.
sıcak, samimi insan bulamazsın.
eskiden de böyleydi, şimdi de.
Rahmetli dayımın tam Kemal sunalın film çektiği apartmanın karşısında evi vardı ama ne bileyim hiç ısınamadım pis bir semt elli sene öncesi gibi duruyor her bina. Halbuki ben de Beyoğlu Abdullah sokak çocuğuyum ama cihangir tarlabaşı falan pislik yerler ya taksimin de olayı kalmadı artık ki lokasyonu güzel diyebilesin. Aynı pislik izmir Konak Ankara ulus meydanı çevresindeki eski hakiki semtler için de geçerli oralar da bakımsız pis ve artık şehirler için pek önemi kalmayan yerler..
çok methedilen, beyoğlu' na yakın mesafedeki yerleşim. yıllar sonra nihayet gidebildim ama yeldeğirmeni ile karşılaştırınca pek de anlatılanı bulamadım. yeldeğirmeni ve moda yeni uğrak yerlerim olacak gibi. maç zamanı istiklal forever, o ayrı...
