bak, ne kadar hızlı yazıyorum
bak yazıyorum
ellerim
bak
sen istemiyorsan yazma
istemiyorsan
bakma da, yazma da
bir de sakın ha kızma
bekliyorum diye
bekleyecektim nasılsa...
bu durağın adı: bekleyeni şaşkın.
özlerken, belki de birkaç günü aşkın.
bakma! yazıyorum.
ilk cümlem ne saçma
anlamsıza sapladığım eğri kanca
yok yazmanın hızı, yok yazmamanın hızı
yok sevenin sevmeyene ters orantısı
burda diilim, saçmalıyorum
haritada denizi bulamıyorum
deniz?
yağmurda ipi kopuk bir balon
belki de uçan halıda karanlık bir salon
cihangir'den kiralanmış
gökyüzüne sıralanmış...
sevgilim, arkadaşınla karşıya mı geçtin?
ben mi?
ben de bugün peşinden uçmayı seçtim.
bulutlara bak, huuu, deliriyorum
aşağıya yanına inemiyorum,
dünkü çaylaktan...
yediğin dayaktan,
rüzgardan
adımı silemiyorum.
silmek için ne yapılır bilemiyorum.
arabanda, evinde ışıklar
kalabalıksın, misafirin var,
yerim yok, yokum, haklısın.
ben deliyim, benden farklısın.
rüyalarını bilmiyorum ki
niye davet bekliyorum ki
ve tattığım kadarı ile sanki:
ah o sarılmanın hızı
ah o terk edişin tarzı
öpücük sonrası boy abdestin farzı
benim için diil.
sadece yağmurdu
ama sıkı yağıyordu
bir balonun ipi koptu
duydu
dedin ki:
?bir anlamı yoktu?
aşağı inemedi
seni silemedi
bak ne kadar hızlı ?unutamıyorum?
bak ?unutamıyorum?
öyle ki: ?unutamıyorum?
bak aşkım, istiyorsan sen unut
unut o zaman
istiyorsan unut
dün unut
emir alamazsın ya sevgilim sen.
demeyeyim diye önceden
vazgeçmişsindir benden
unutmuşsundur evvelki günden.
grupvega.net diye bir site vardı bin yıl evvel. Orada taşikardi başlığında deniz'in onlarca şiiri vardı. Ben de o zamanlar oralardan bulup, çıktı alıp, duvarlarıma asmıştım. Özellikle bu başucumda asılıydı. Kelimelerin gücüne çok inanırım. Karşıma çıkan kelimeler ve takiben onları kullanma sıklığım hepsini bir şekilde tek tek karşıma çıkardı. Bu şiiri de olası beklentilerimden uzak da olsa sahne sahne yaşadım sonrasında. Ben kelimelerin gücüne gerçekten çok inanırım. Dünyaya ne bırakıyorsam sıcak, yumuşak, umut dolu ve bağışlayıcı olsun isterim bu yüzden. Gündelik hay huy yüzünden herkese benzeyip kıran, kırılan, sert sözler dökülüyor bazen dilimden. Hemen üstüne güzel bir söz söylemeye çalışıyorum. Bu yazdıklarımla çok kırılgan göründüğümün farkındayım ama aslında çatlaklarımı çok güzel dolduruyorum. Bu inşa eski halinden çok daha sağlam şimdi.